ADANA BAROSU, ALAATTİN ÇAKICI’NIN, ANA MUHALEFET PARTİSİ LİDERİ KEMAL KILIÇDAROĞLU’NA YÖNELİK TEHDİT VE HAKARET İÇERİKLİ PAYLAŞIMI HAKKINDA BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİ.

BARO AÇIKLAMASINDA; “DEMOKRASİYİ, CAN VE HUKUK GÜVENLİĞİNİ TEHDİDE KARŞI DERHAL ETKİLİ YASAL İŞLEM YAPILMALIDIR” DEDİ.

Baronun konuyla ilgili açıklaması şu şekilde;

“Baromuz, organize suç örgütü kurmaktan ceza alan ve infaz yasasından yararlanarak serbest bırakılan Alaattin Çakıcı’nın Ana Muhalefet Partisi CHP’nin Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na yönelik ağır tehdit ve hakaretler içeren söylemlerini sosyal medya hesabından yayınlaması hakkında görüşlerini paylaştı.

“Daha evvel organize suç örgütü kurmaktan ceza alan, devlet düzenine karşı suç işlemiş, kesinleşmiş mahkeme kararı bulunmasına rağmen infaz yasasından yararlanarak tahliye edilen Alaattin Çakıcı, Ana Muhalefet Partidi CHP’nin Genel Başkanına yönelik tehdit ve hakaret içeren mektupları ve söylemlerini sosyal medya üzerinden kamuoyu ile paylaşmıştır.

Böylesine önemli ve ciddi suç unsuru taşıyan, tehdit ve hakaret içeren ağır söylemlere Türkiye Cumhuriyetinin savcıları tarafından derhal işlem yapılmaması ise toplumda infiale neden olmuş; iktidar temsilcileri ve devleti yönetenler de ne yazık ki ısrarla bu vahim duruma sessiz kalmışlardır.

Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarında; Ana Muhalefet liderine dahi böyle pervasızca tehdit yapılıyorsa, devleti yöneten siyasi otorite ve yargı da bu duruma sessiz kalarak, yasal gereğini yapmayarak bu şahıslara prim veriyorsa o zaman kime sığınacağız düşüncesi oluşmuştur. 

CUMHURİYETİN SAVCILARI NEYİ BEKLEMEKTEDİR?

Böylesine can ve hukuk güvenliğinin olmadığı, ülkenin en önemli siyasi figürlerinden birisine tehdidin alenen yapılabildiği, yargının ve savcıların yasal gereğini yap(a)madığı, siyasi kazanç ve beklentiler, aynı zamanda güncel, ekonomik ve yönetememe krizini unutturma amaçlı olarak iktidarın da sessiz kaldığı, hatta keyifle izlediği algısıyla dolu bu  güvensiz ortamda Türkiye’de hukuk, demokrasi ve ekonomi reformları da özde değil sözde kalmaktadır.

Gündemi değiştirme ve siyasal polemik çabasına, açıkça suç içeren yaklaşımlara hiç kimse çanak tutmamalı ve göz yummamalıdır.

Görünen o ki yargının suskunluğu ve işlem yapmaması, bağımsız olmadığının ve iktidara teslimiyetin apaçık bir göstergesidir.

Söz konusu olan aleni tehdit ve hakarete savcılar ve devleti temsil edenler derhal gereğini yapmalıdır. Unutulmamalıdır ki; hukuk bir gün herkese lazım olacak!”

Editör: TE Bilisim