Adana Emek ve Demokrasi Güçleri, İnönü Parkı'nda yaptıkları basın açıklamasında katledilişinin 15’inci yılında Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'i andı.

Anmaya Halkların Demokratik Partisi (HDP) Adana Milletvekilleri Tülay Hatimoğulları ve Kemal Peköz ile kentteki siyasi parti ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Anmada, yere serilen Dink'in fotoğrafının üzerine karanfiller konularak mumlar yakıldı.

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını İnsan Hakları Derneği (İHD) Adana Şube Başkanı Avukat Yakup Ataş yaptı. Ataş'ın ardından HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları'da bir konuşma gerçekleştirerek olaya ilişkin çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Av.Ataş ise düşüncesi, dili, inancı aynı olmayanı susturmaya, bastırmaya çalışmak, olmuyorsa öldürerek yok etmek bu zihniyetin alışkanlığı olup, bu zihniyetin Dink'i katlettiğini belirtti. Av. Ataş, "Hrant Dink, Ermeni kimliğini savunduğu için, barışın ve kardeşliğin dilini kullandığı için, özgür, eşit ve adil bir ülke istediği için öldürüldü. Adana Emek ve Demokrasi Güçleri olarak, Ermeni halkıyla dayanışma ile tarihsel gerçeklerin açığa çıkarılması ve toplumsal yüzleşmenin yaşanması çabalarımızı sürdüreceğiz" dedi.

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri adına okunan ortak basın metni şu şekilde;

HRANT DİNK 15 YIL ÖNCE BUGÜN ÖLDÜRÜLDÜ.

HRANT’SIZ 15 YIL GEÇTİ.

ÖFKELİYİZ VE HÜZÜNLÜYÜZ.

ÖZLÜYORUZ BE AHPARİG!

Hrant öldürüldü, çünkü bu zihniyet farklı olana tahammül edememektedir. Düşüncesi, dili, inancı aynı olmayanı susturmaya, bastırmaya çalışmak, olmuyorsa öldürerek yok etmek bu zihniyetin alışkanlığıdır.

Hrant Dink, Ermeni kimliğini savunduğu için, barışın ve kardeşliğin dilini kullandığı için, özgür, eşit ve adil bir ülke istediği için öldürüldü.

Hrant Dink’in katledilmesinden önce devlet, hükümet, yargı, ana akım medya işbirliğinde yaratılan  atmosfer, bugün de toplumsal sorunların demokratik ve barışçıl çözümü yönünde çaba gösteren herkesi hedef almayı sürdürüyor. Bugün de, tek kimlik dayatmasıyla insanları aynılaştırmak isteyen devlet, politikalarına boyun eğmeyenlere karşı her türlü baskı uygulanıyor.

1915’ten günümüze, insanlığa karşı işledikleri tüm suçları inkar etmeye devam ediyorlar. Toplumu, yeniden kurguladıkları resmi hafızanın esiri yapmak istiyorlar. Türkiye’yi birbirinin acısına, hakkına, hukukuna yabancılaşmış, toplum olma vasfını kaybetmiş “topluluklar” ülkesi haline getirmek istiyorlar. Bunun için tüm hak arama kanallarını kapatıyor, barışın toplumsallaşmasını engelliyorlar.

“Ama”sız, “fakat”sız hiçbir ölümü kabullenmeyeceğiz. İnsan hak ve özgürlüklerinin tanındığı, korunduğu ve geliştirildiği bir demokrasi ve barışta ısrar edeceğiz. Bu toprakların kardeşlik ve özgürlük ülkesi olmasını engellemeye çalışanlar kaybedecek, herkes için eşitlik, özgürlük ve barış düşümüz gerçekleşecek.

Hrant Dink, sadece ailesi, dostları ve Ermeni halkı için değil,  barış, kardeşlik, özgürlük ve demokrasi mücadelesini sürdüren Türkiye halkları için de büyük bir kayıp oldu. O, Ermeni halkına yaşatılan soykırıma, sürgüne, yıkıma rağmen, halkların eşitliği ve kardeşliği için mücadele etti. Hrant Dink’in adı ve mücadelesi yaşamın her alanında var olmaya devam edecek. O, her gün, her haksızlıkta, her demokrasi ve özgürlük çabasında yanı başımızda olmayı sürdürecek.

Adana Demokrasi güçleri olarak, Ermeni halkıyla dayanışma ile tarihsel gerçeklerin açığa çıkarılması ve toplumsal yüzleşmenin yaşanması çabalarımızı sürdüreceğiz.

Hrant Dink’in her insanı, her dili, her inancı,  eşit gören barış dilini özlüyoruz.

Bu topraklarda yaşayan tüm Halkların, aynı şeylere sevinip, aynı şeylere üzüldüğünü, bu kadim coğrafyanın bizleri kardeş olarak doğurduğunu Hrant’ın ölüm emrini verenler bir türlü anlayamayacaklar.

Hrant Dink yazdıklarıyla, söyledikleriyle insanlığın ve halkların kardeşi ve dostudur. İnsanlık devam ettikçe de öyle kalacaktır.

Hrant en çok kardeşlikten ve birlikte yaşamaktan söz ederdi.

Hrant yaşadığı topraklara sevgi ile bağlı olan biriydi. Sevdiği bu topraklarda yaşananlar ve yaşanacaklar konusunda düşüncelerini söylediği için öldürüldü.

Hrant kendisini güvercin gibi tedirgin hissediyordu. “Bu ülkede güvercinlere bir şey yapmazlar” diyordu. Koruyamadık, kaybettik Hrant’ı. Daha kalabalık, daha cesur, daha akılcı olmanın yolunu bulmayı görevimiz kabul ediyoruz.

Şimdi ve daima, korkmadan, sinmeden, geri adım atmadan temel hak ve özgürlüklere sahip çıkarak, ülkenin sürüklenmek istendiği karanlığın ve felakete gidişin önüne geçmek için mücadele edeceğimize Hrant’ın anısı önünde söz veriyoruz.

Hrant Dink’i katledilişinin 15. yılında bir kez daha onu ve onun şahsında yitirdiğimiz tüm  barışsever hak savunucularını  saygı ve sevgiyle anıyoruz.

19 Ocak 2022

ADANA EMEK DEMOKRASİ GÜÇLERİ

Editör: TE Bilisim