Adana Barosu 2021-2022 Adli Yıl Açılış Töreni İle İlgili Atatürk Parkında Bir Dizi Tören Yaptıktan Sonra, Basın Açıklaması ve Meslekte 35 ve 30.Yılını Tamamlayan Meslektaşlarına Plaket Törenini Seyhan Otelinde Gerçekleştirdi.

2021-2022 Adli Yılı’nın başlaması nedeniyle Adana Barosu Başkanlığı etkinlikler düzenledi. Atatürk Parkı’ndaki ilk etkinlikte Atatürk Anıtı’na Adana Barosu Başkanı Av. Semih Gökayaz, Yönetim Kurulu üyeleri ve avukatlar çelenk koydu. Törene Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar CHP Çukurova İlçe Başkanı Remzi Ümit Atay, Türkiye Barolar Birliği (TBB) delegeleri Av. Veli Küçük, Av. Sinem Tanrısınatapan, Yönetim Kurulu üyeleri ve önceki dönem Adana Barosu Başkanı Av. Mengücek Gazi Çıtırık da katıldı. Ardından düzenlenen basın toplantısında, meslekte 35 ve 30 yılını dolduran avukatlara plaket verildi. Plaket alan deneyimli avukatlar yaptıkları konuşmalarda, genç meslektaşlarına tavsiyelerde bulundu.

Adana baro Başkanı Avukat Semih Gökayaz 1 Eylül Adli Yıl Açılış Konuşmasında; "12 Eylül darbesinin yıldönümünde Adana Büyükşehir Belediyesi ile Merkez Park Amfi Tiyatro’da Suavi’nin sahne alacağı “Demokrasi, özgürlük ve adalet” konseri düzenleyeceğiz. Bu konsere şimdiden tüm meslektaşlarımızı davet ediyorum" dedi.

Gökayaz konuşmasına şu şekilde devam etti;

Saygıdeğer meslektaşlarım, değerli konuklar ve kıymetli basın mensupları.

2021-2022 Adli Yıl Açılış Törenimize katılarak bizleri onurlandırdığınız için hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum

Ülkemiz ve dünya, yaklaşık 1,5 yıldır, pandemi sebebiyle ağır sorunlarla karşı karşıya kalmıştır. Bizler bir taraftan pandemi ve yarattığı sonuçlarla uğraşırken, diğer yandan pandemi bahane edilerek Baro Genel Kurullarının yapılması engellenmiştir. Barolarımız, genel kurullarını çok rahat bir şekilde 2020 Ekim ayında yapabilecekken, ‘ince ayar’ genelgelerle barolarımız saldırıya uğramış ve güçsüzleştirilmeye çalışılmıştır.

Adana Barosu olarak, 10-11 Temmuz’da gerçekleştirdiğimiz genel kurul ve seçimlerle enerjimizi yeniledik ve çalışmalarımıza başladık.

Değerli meslektaşlarım,

Toplumsal uzlaşı ile yapılması gereken anayasa, 2017 yılında kıl payı sayılabilecek bir oyla geçmiş ve bugünkü kaotik ortamın yasal zemini oluşmuştur. Hukukun egemen olduğu bir sistemin inşası için kuvvetler ayrılığına dayalı güçlendirilmiş parlamenter sistemin hayata geçirilmesi bir zorunluluktur. Bu nedenle her şart ve koşulda kuvvetler ayrılığına dayalı güçlendirilmiş parlamenter sistemi, Adana Barosu olarak savunmaya devam edeceğiz.

Onlarca yıldır, yargının bağımsız olmadığından şikayetçiyiz. Her ne kadar anayasamızda yargının bağımsız olduğu belirtilse de, yapılan anayasa değişikliği ile bağımsızlık tarafsızlıkla süslense de Adalet Bakanı ve müsteşarının, Hakimler ve Savcılar Kurulu’nun doğal üyesi olduğu bir sistemde yargı bağımsızlığından bahsetmeye olanak yoktur. Yargı, bu haliyle yürütmeye bağlıdır. Bağımsız yargı talebimizi her şartta ve koşulda dile getirecek, hukukun egemen olduğu bir sistemin talepkarı olacağız.

Hakimler ve savcıların mesleğe kabulleri yargının en önemli sorunlarındandır. Hakimlik ve Savcılık mülakatlarının ve mesleğe kabullerin liyakata göre değil taraftarlığa göre yapıldığı, şeffaf değil kapalı kapılar ardında yapıldığı, bilgiye göre değil fişlemeye göre yapıldığı bir düzende hakim ve savcıların adalet dağıtması beklenemez. Hakim ve savcılığa kabulde şeffaf, objektif, eşitlikçi, bilgiye ve liyakata dayalı bir sınav sistemi derhal hayata geçirilmelidir.

Ülkemizin bugünkü geldiği noktada, hukuksuzluk konusunda o kadar cüretkar olundu ki, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarının tanınmadığı, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığı, Avukat Selçuk Kozağaçlı ve onunla birlikte yargılanan meslektaşlarımız ile Osman Kavala hakkında tahliye kararı verilmesine rağmen serbest bırakılmadığı, bu kararları veren mahkeme heyetlerinin dağıtıldığı bir hukuk sistemi krizdedir. Bu krizden bir an önce çıkmak için hukuk devletinin temel ilkeleri hayata geçirilmelidir.

Sulh Ceza Hakimlikleri, yargılama sistemimizin en temel problemi haline gelmiştir. Sulh Ceza Hakimlikleri, iktidarın sopası haline dönüşmüştür. Bu düzenle hukuk sistemindeki OHAL düzeni devam ettirilmektedir. Tutuklama ve tedbir mahiyetinde verilen kararların yargısal denetiminin seçilmiş belli sayıda hakimler tarafından değil, aşağıdan yukarı tüm hakimlerin denetleyebildiği bir sisteme geçilmelidir. Yoksa siz, bu ülkenin hakimlerine güvenmiyor musunuz?

Değerli meslektaşlarım,

‘Çoklu Baro Yasası’ Türkiye Barolar Birliği (TBB) ve barolarda çok yaralar açmıştır. Birlik değil, tam anlamıyla ‘bölünmüşlük’ tablosu ortaya çıkmıştır. Ne yazık ki bu nedenle savunma güçsüzleşmiş ve mevcut sorunlara karşı bırakın çözüm sağlamayı, gün geçtikçe sorunlar artmıştır. Hepimizin meslektaşlarımıza karşı sorumluluğu var. Bu bölünmüşlüğü ortadan kaldırmak ve sorunlara karşı hep birlikte mücadele etmek hepimizin sorumluluğudur.

Baroların ve TBB’nin genel kurul süreçlerini bir an önce tamamlaması, kurumsal gücümüzün tazelenmesi gerekmektedir. Ayrıca çoklu baro yasasına karşı meslektaşlarımız en güzel cevabı vermiş, mesleklerine ve geleneklerine sahip çıkmışlardır. İlk fırsatta bu yasa değiştirilmeli ve çoklu baro safsatası ortadan kaldırılmalıdır.

Ülkemizde, hesapsız bir şekilde açılan hukuk fakülteleri en önemli sorunlarımızdan biridir. Bu dönem yapacağımız çalışmalarla ülkemizdeki hukukçu insan kaynağının bulunduğu durumu ortaya koyup, önümüzdeki 20-30 yıl için ne kadar hukukçu insan kaynağı gerekli, kaç hukuk fakültesi gerekli, kontenjanlar ne olmalı, hukuk fakültelerine girişte aranılan başarı sıralaması şartı ne olmalı sorularının cevaplarını hep birlikte arayacağız ve bulduğumuz çözüm önerilerini kamuoyu, barolar, YÖK ve üniversitelerin bilgisine sunacağız.

Hukuk fakültelerinin niteliği konusunda çalışma yapıp, yetersiz ve niteliksiz hukuk fakültelerinin kapatılmasını yüksek sesle talep edeceğiz. Hukuk fakültelerine girişte aranan başarı sıralaması şartının 100 binin aşağısına çekilmesi yönündeki taleplerimizde ısrarcı olacağız.

Pandemi süreci bizleri öngörülmeyen bir durumla karşı karşıya bırakmıştır. Bu süreçte meslektaşlarımızın yanında olmak ve ağır ekonomik şartlar içerisinde olan meslektaşlarımıza destek vermek amacıyla Avukatlık Kanunu 95. Maddesi kapsamında meslektaşlarımıza destekte bulunmaya çalıştık. Fakat bu çabamız bile Adalet Bakanlığı tarafından engellenmiştir. Adalet Bakanlığına 15.04.2020’de yazılan görüş yazısına 04.08.2021 tarihinde cevap verilmiştir. Bu tutum, devlet ciddiyeti ile bağdaşmayan bir tutumdur.

Kıymetli meslektaşlarım,

Yeni dönemde göreve gelir gelmez ilk yaptığımız iş servis ring hizmetine 3. aracı dahil edip, araçların hareket aralıklarını 30 dakikadan 15 dakikaya düşürülmesi olmuştur.  Bu konuda meslektaşlarımızın memnuniyetlerini ifade etmeleri bizleri son derece mutlu etmiştir.

Yönetim Kurulu’muzun aldığı ilke kararı ile yönetim kurulu üyelerimiz CMK ve Adli Yardım görev listelerinden ayrılmışlardır. Bu kararımıza eylemli bir şekilde destek verip görev listelerinden ayrılan meslektaşlarıma ayrıca teşekkür ediyorum.  Gerek mesleki gerekse ekonomik şartlar bakımından zor süreçlerden geçiyoruz. Corona salgını da ekonomik kötüleşmeyi körükleyen etkenlerden biri olmuştur. Bu sıkıntılı zamanı el ele, omuz omuza vererek aşacağız.

Yıllar sonra Yeni Adliye Binasına kavuştuk fakat geride bıraktığımız yaz döneminde bina içerisinde hep birlikte kavrulduk. Adana gibi bir şehirde, bir binanın demire ve betona ne kadar ihtiyacı varsa klimaya, soğutma sistemine de aynı derecede ihtiyacı vardır. Bunun muhakemesi yapılmadan hizmete açılan bir binayı kabul etmiyoruz. Bu konuda yaptığımız basın açıklamasıyla soğutma sisteminin hizmete alınması konusunda çalışmalar hızlanmış ve soğutma sistemi kademe kademe çalışmaya başlamıştır.  

Meslektaşlarımızın evi gibi olmasını istediğimiz Baro Tesislerimizdeki organizasyonların uygun ücretler mukabilinde yapılması ve Digitürk yayınları ile yeni bir anlayış oluşturduk. Mesleki dayanışma ruhunu artırmak amacıyla bu yöndeki çalışmalarımız devam edecektir.

Seyhan Nehri kıyısında ve Sheraton Oteli yanında önemli bir noktada yer alan Hizmet Binamızın projesinde hazırlık çalışmalarımız tamamlanmıştır. Türkiye Barolar Birliği’nin Genel kurul süreçlerinin tamamlanmasından sonra Adana Barosu Hizmet Binasının yapımına hız vereceğiz.

Genel Kurul’da meslektaşlarımıza söz verdiğimiz projeleri hayata geçirmeye başladık. Baromuzun 15 yıldır hayali olan, mesleğe yeni başlayan meslektaşlarımızın hem mesleğe daha etkin uyum sağlamaları, hem de ekonomik olarak desteklenmeleri amacıyla kullanılabileceği Uyum Bürosu’nu hayata geçiriyoruz. Uyum bürosu, yaklaşık 45 avukatın bir yıl süreyle kullanabileceği bir büro olarak hizmet verecek. Uyum bürosunda yer alacak genç meslektaşlarımız yarısı 1. altı ayın sonunda, 2. yarısı bir yılın sonunda olmak üzere toplam 2.000,00TL ödeme yapacaklar. Toplam 320 m2 büyüklükte olan büroda bilgisayar, fotokopi ve mobilya ile donanımı sağlanacak. Meslek üstatlarımızın da düzenli olarak gelerek mesleki bilgi ve birikimlerini aktaracakları büromuz yakın zamanda hizmete açacağız.

Görüşme odalarına ülkemizin ilk kadın avukatı Süreyya Ağaoğlu, Türkiye Barolar Birliği’nin kurucu Başkanı Av. Prof. Dr. Faruk Erem ve önceki dönem Baro başkanlarımızdan Av. Anibal Akdamar’ın adı verilecek.

12 Eylül darbesinin yıldönümünde Adana Büyükşehir Belediyesi ile Merkez Park Amfi Tiyatro’da Suavi’nin sahne alacağı “Demokrasi, özgürlük ve adalet” konseri düzenleyeceğiz. Bu konsere şimdiden tüm meslektaşlarımızı davet ediyorum.

Önümüzdeki süreçte çalışmalarımızı yoğun bir şekilde sürdürecek ve planladığımız projelerimizi birer birer hayata geçireceğiz.

Bu duygu ve düşüncelerle yeni Adli yılın meslektaşlarımıza, yargı camiamıza ve yurttaşlarımıza hayırlı olmasını diliyorum.

Editör: TE Bilisim