Ahmet Aydoğan; HABER-SEN; bütün anti demokratik uygulamalara, baskılara, hukuk dışılığa rağmen, 30 yıllık direniş ve mücadele birikimiyle kendisini bu günlere taşımıştır. Sendikamız, ırkına, siyasal düşüncesine, inancına, cinsiyetine bakmaksızın tüm emekçilerin birliği için mücadele eder.

Haber-Sen Adana Şube binasında gerçekleştirilen basın açıklamasını Ahmet Aydoğan okudu.

Aydoğan sözlerine şu şekilde devam etti;

HABER-SEN; demokratik işleyişi, örgütsel bağımsızlığı, üyenin karar ve faaliyet süreçlerine katılımını esas alan, tek demokratik sendikasıdır.

HABER-SEN; meslek, özlük hakları ve hukuksal alanda yaptığı çalışma ve mücadele ile birçok kazanıma imza atmış bir sendikadır.

Yetkili/yetkilendirilmiş sendika sıfatıyla TİS masasına oturan ancak her defasında biz Basın, Yayın ve İletişim Hizmet Kolundaki emekçileri ekonomik-sosyal ve özlük hak kayıplarına uğratan ve son olarak 2022 yılı maaşlarımız için yüzde 5 artı yüzde 7’lik zam artışına imza atanlar en iyi bildikleri çarpıtma işine devam etmektedirler. BİRLİK HABER-SEN emekçiler arasında eşitlik ve iş barışını sağlamak için değil ayrımcılık, fesat/fitne çıkarmak için çırpınıp durmaktadır. Son olarak malum sendika, sendikamız HABER-SEN’i hedef alan bir kampanya başlatmıştır.

Bütün yöneticilerimiz ve üyelerimizle etkin bir sendikal çalışma yürütmekteyiz ve görmekteyiz ki BİRLİK HABER-SEN çözülüyor, güç kaybediyor. BİRLİK HABER-SEN yönetiminin gerçek umut gerçek sendika KESK HABER-SEN’i hedef alması bizi hiç şaşırtmamıştır. BİRLİK HABER-SEN işverenin/idarenin gücünü kullanarak, gerçekleri çarpıtıp sürekli emekçileri aldatarak varlığını, gücünü korumaya çalışmaktadır. Sendikamız Basın, Yayın ve İletişim hizmet kolunda çalışan bütün kamu emekçilerinin gerçek umudu, gerçek sendikası olduğunu son dönemlerde hızla artan yeni üyeliklerle kanıtlamıştır. Hiçbir yetkilendirilmiş/yandaş sendikanın bunu tersine çevirecek ne gücü ne de kudreti vardır. Sendikamız “Kurtuluş Yok Tek Başına Ya Hep Beraber Ya Hiçbirimiz!” şiarını ilke edinen bir sendikadır. Bu, bütün kamu emekçilerini sefalet ücretine mahkum ederken kendilerine lüks ve konforlu bir hayat kuranların hiçbir biçimde anlayamayacağı bir anlayışın ifadesidir.

HABERSEN’İN PTT Genel Müdürlüğü önünde yapmak istediği basın açıklamasına izin verilmeyip Birlik Haber-Sen’e izin verilmesi ülkede demokrasi, insan hakları, adalet, hukuk kavramlarının içinin nasıl boşaltıldığını göstermektedir.

Gelinen noktada sadece diğer sendikaların yönetici ve üyelerine değil, kendi üyelerine de tepeden bakanların, farklı adlar altında en düşük kamu emekçisi maaşının 10 katına yakın gelir elde edenlerin, kamu emekçilerine vaat edebileceği tek şey daha fazla yoksulluk ve daha fazla güvencesizliktir. Yıllardır hizmet kolumuzdaki emekçilerinin yaşadığı her sorunun parçası olanlar söz konusu sorunların çözüm adresi olamaz.

Malum sendikanın yeni kurulan veya üye sayısı az olan sendikallara “merdiven altı sendikalar” demesi tam da antidemokratik zihniyetlerine yakışan bir durumdur. Biz malum sendikanın “merdiven altı” dediği sendikalarla birlikte mücadeleyi büyütüp bu sendikanın gerçek yüzünüzü teşhir edeceğiz. Emekçilerin birliği sizin gibi düzen sendikalarını ve sendika ağalığınızı sonlandıracaktır.

Sendikamız emekçilerin yararına olan mücadeleyi büyütmek için siyasal partilerin hepsi ile yeri zamanı geldiğinde davet istemiştir. Anayasal düzlemde olan bütün kesimlerle görüşmeye devem edecektir. Bu yandaş sendika sürekli birilerine terörist diyerek kendilerini aklama çabasına girmiştir.

Darbeyi Allah’ın lütfu olarak görüp tüm hukuksuzluklara kılıf bulanlarla sizler yürüdünüz. İhraç listelerini iktidarla birlikte sizler oluşturdunuz. Ülkenin geldiği yer siyasal krizle beraber çoklu kriz hali sizin eserinizdir.

KESK ve bağlı sendikalar darbe döneminde ihraç sayısı en az olan Konfederasyondur. Aynı zamanda Kesk Haber-sen hukukun en temel ilkelerinden biri olan Suçu İspatlanana Kadar Masumdur” ilkesi uyarınca ihraç olan üyelerine sahip çıkar, üyeleri ile dayanışmada bulunur. Bizler ülkenin hukuk devleti olma çerçevesinden baktığımız için bu şekilde bakmayanların KESK HABER-SEN’i anlamaları zordur.

Liyakatli olan ve kurumda yetişmiş yükselmiş hiçbir emekçi kardeşimize sözümüz yoktur. Tam tersi kurumu ayakta tutanlar onlardır. Bizim hedefimizde BİRLİK HABER-SEN yöneticilerinin usulsüz ve gayri ahlaki olarak yükselmeleri, aynı zamanda yönetici olarak seçildiklerinde kendisinden olmayanları düşman gören zihniyetleridir. Kurumdaki zararların sebeplerinden biri de sizsiniz.

Bizimle birlikte yürüyen ve geçmişte şube başkanlığımızı yapan ve onurlu mücadelenin en ön safında yer alanların hukuksuz bir şekilde ihraç edilmesi sendikamızın yönetim kurullarında yer almayacak anlamına gelmez. Hukuki süreç bitene kadar ihraç üyeler mevzuat gereği bizim üyemizdir. Aynı zamanda Genel Başkanımızın da bu şekilde olması bizim için onur duyulacak bir durumdur. Sendikaların varlık sebebi üyesi bir hukuksuzluk yaşadığında ona sahip çıkmak ve yanında olmaktır.

TBMM’de resmi olarak faaliyet gösteren partileri illegal gösteren, onlarla görüşmeyi teröre destek olarak gören zihniyetin posta emekçilerinin sorunlarını çözecek kudreti olamaz. Varlığı AKP iktidarının varlığına bağlı olan sendikanın bütün alanlarda iktidarın imkanlarını kullandığı aşikardır. AKP iktidarı gittiğinde sizlerde eriyeceksiniz ve esameniz bile okunmayacaktır.

KESK Haber-Sen PTT Genel Müdürlüğü önünde neyi talep edecekti? Haber-Sen’in hangi talebinden çekindiniz de PTT Genel Müdürlüğünün önünde basın açıklamamıza izin vermediniz? Sarı, yandaş sendikaya neden izin verdiniz?

Madem çok korkuyorsunuz, taleplerimizi bir kez daha söyleyelim;

Ø  Posta emekçilerin taleplerini dile getiren sendikamızın yöneticilerinin ve temsilcilerinin sürgünleri bir an önce durdurulsun.

Ø  7201 sayılı Tebligat Yasasının gerekleri yerine getirilsin, kurum tarafından; hukuk kuralarına riayet edilsin.

Ø  2018'den bugüne kadar kuruma personel alınmaması doğru bir politika değil, bir an önce personel alımı yapılsın.

Ø  2014'ten beri görevde yükselme sınavı açmayıp kendi yandaşlarını ve sarı sendikanın yöneticileri atamaktan vaz geçilip bir an önce görevde yükselme sınavı yapılsın.

Ø  Kurumda parçalı personel yapısına, performansa dayalı, esnek çalışmaya, angaryaya, sayı dayatmasına son verilsin.

Ø  Liyakatsiz iş bilmez kişilerin idarelere atanmasına son verilsin.

Ø  Usulsüzlük, yolsuzluk, bilinmeyen zararlar incelensin ve şeffaf bir denetim mekanizması ile denetlensin.

Ø  Tetikçi ve sendikal kayırmacılık yapan kontrolör ve müfettişler derhal görevden el çektirilsin.

Çözüm aynı işyerlerinde, aynı sorunları yaşamaya devam eden posta emekçilerinin, ortak talepleri ve mücadelesi için tavanda değil, tabanda birleşmesinden, hakları için kenetlenmesinden geçmektedir.

Haber-Sen olarak hangi sendikanın üyesi olursa olsun tüm kamu emekçilerini insanca yaşam, güvenceli iş, güvenli gelecek için birleşmeye, ortak mücadeleyi yükseltmeye çağırıyoruz.

Editör: Güven BOĞA