İNSAN HAKLARI DERNEĞİ İSTANBUL ŞUBESİ CUMARTESİ ANNELERİ; "HÜSEYİN GALİP KÜÇÜKÖZYİĞİT NEREDE!" DEDİ.

Cumartesi Anneleri konuyla ilgili açıklamasında;

"Küçüközyiğit Ailesi’nin beyanına göre: Başbakanlık Raportörlüğü görevinden ihraç edilen eski bir kamu görevlisi olan Hüseyin Galip Küçüközyiğit, Ankara’da yaşıyordu. Ailesi ile her gün iletişim halindeydi. Ayrıca iki haftada bir Kocaeli’ne gelip ailesini ziyaret ediyordu. 29 Aralık 2020 tarihinde yaptıkları telefon konuşmasında ailesine, yılbaşını beraber geçirmek için Kocaeli’ne geleceğini söyledi. Ancak kendisinden bir daha haber alınamadı. Kullandığı kardeşine ait 34 FNF 28 plakalı araç da Küçüközyiğit ile birlikte ortadan kayboldu.

Çalıştığı ofisin kamera kayıtlarını kontrol eden aile, kaybolduğu gün Küçüközyiğit’in ofise girişi esnasında kendisini takip ettiğinden şüphelendikleri üç kişinin kamera kayıtlarına takıldığını ve Küçüközyiğit’in saat 17:23’de ofisten ayrıldığını tespit etti.

Hüseyin Galip Küçüközyiğit’in yaşamından endişe eden ailesi 31 Aralık 2020 tarihinde Kocaeli Bekirpaşa Karakolu’na, 1 Ocak’ta CİMER’e, 5 Ocak 2021 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na, 12 Ocak 2021 tarihinde Birleşmiş Milletler'e, 22 Ocak 2021 tarihinde Anayasa Mahkemesi’ne başvuru yaptı. Ancak bugüne kadar bir sonuç alamadı.

Biz gözaltında kaybedilen sevdiklerinin tarifi imkansız acısını yaşayan kayıp yakınları ve bu acıya tanıklık eden hak savunucuları olarak 2016 yılından beri gündeme gelen gizli gözaltı merkezleri, işkence, kaçırma ve kayıp iddiaları karşısında derin endişe içindeyiz.

2016-2020 tarihleri arasında  32 kişinin zorla kaçırıldığı ve kayıp oldukları iddiası  kamuoyuna yansıdı. Bu kişilerden  dördünden hala haber alınamadı. 25 kişi ise çok uzun zaman sonra  Ankara  Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi’nde ortaya çıktılar. Bunlardan Ayten Öztürk altı ay, Zabit Kişi 108 gün, Mustafa Özgür Gültekin 121 gün, Önder Asan 42 gün, Gökhan Türkmen 271 gün ve Mesut Geçer 16 ay boyunca gizli gözaltı merkezlerinde tutulduklarını ve ağır işkence gördüklerini çıkarıldıkları mahkemelerde anlattılar. Diğer kişiler ise başlarına gelenleri anlatmaktan kaçındı.

Aynı şeyi şimdi de Küçüközyiğit Ailesi yaşıyor.

Yaşamlarını tehdit eden koşullar altında kaybolduklarına ilişkin kuvvetli şüphe bulunan bu kişilerin aileleri, kaçırılma ve yasadışı alıkonulma iddiası ile tüm mercilere başvurmuş olmalarına rağmen hiçbir bilgiye ulaşamamışlardı. Aynı şeyi şimdi de Küçüközyiğit Ailesi yaşıyor.

29 Aralık 2020 tarihinden beri kayıp olan Hüseyin Galip Küçüközyiğit hakkında hakikatin ortaya çıkarılması, can güvenliğinin sağlanması ve sağlıkla ailesine kavuşması için   adli, idari ve siyasi makamları göreve çağırıyoruz: Etkin araştırma ve soruşturma yürütülerek Hüseyin Galip Küçüközyiğit’in nerede olduğunun tespit edilmesi ve  ailesinin bilgilendirilmesi acil olarak sağlanmalıdır.

2016’dan beri kaçırılmış ve işkenceye maruz bırakılmış kişilere bu insanlık dışı uygulamayı yapanlar hakkında etkin soruşturma yürütülerek ve failler cezalandırılmalı; kendilerinden haber alınamayan kişiler bir an önce bulunmalıdır.

Zorla kaçırma vakaları ve gizli gözaltı merkezleri iddialarıyla ilgili gerçeğin açığa çıkarılabilmesi için, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu ile İstihbarat ve Güvenlik Komisyonunu göreve davet ediyoruz.

Bir kez daha hatırlatıyoruz: Hakkında hangi suç isnadı bulunursa bulunsun herkesin yaşama, işkenceden korunma, kişi özgürlüğü ve güvenliği hakkı başta olmak üzere tüm hak ve özgürlüklerden eşit ve adil bir biçimde yararlanmaya hakkı vardır. Hiç bir gerekçe bu hakların ihlalini meşrulaştıramaz. Devlet insan haklarına dair her türlü faaliyetini şeffaflık ve hesap verebilirlik çerçevesinde yürütmeli, insan yaşamı üzerindeki baskı ve tehditleri ortadan kaldırmalıdır. Hüseyin Galip Küçüközyiğit'in nerede olduğunu açıklayın, can güvenliğini sağlayın!" dedi.         

Editör: TE Bilisim