DİSK EMEKLİ-SEN MERKEZ YÖNETİM KURULU; “ENGELLİ YURTTAŞLARIN MÜCADELELERİNDE VE HAK ARAYIŞLARINDA AYNI SAFTAYIZ.”

DİSK Emekli-Sen Merkez Yürütme Kurulu, Engelliler Haftası nedeniyle yazılı basın açıklaması gerçekleştirdi.

Emekli Sen açıklamasında; “Dünyada neredeyse her beş kişiden birisi yaşamının bir döneminde bedensel ya da ruhsal fonksiyonlarında “yeti yitimine” uğramaktadır. Araştırmalara göre bugünkü dünya nüfusu kadar insan, savaşlarda ölmüş veya yaşamına engelli olarak devam etmek durumunda kalmıştır” denildi.

Emekli Sen yazılı açıklamasına şu şekilde devam etti;

Bugün ülkemizde 10 milyondan fazla fiziksel, zihinsel ve fizyolojik duyu yitimli ve engelli yaşamaktadır. İş kazalarında ve savaşlarda engelli hale gelen yurttaşların sayısı konusunda ise güncel veriler derlenmemekte ve engelli haklarının sağlanması için yeterli bütçe de ayrılmamaktadır.

Değerli dostlar;

Ülkemiz işçisiyle emeklisiyle zor günlerden geçmektedir. Bir yandan pandemi diğer yandan ekonominin gidişatı hepimizin hayatını güçleştirmektedir. Ancak toplumumuzda dezavantajlı konumda olan milyonlarca engelli yurttaşımız için bu günler çok daha zor ve katlanılmaz bir noktadadır.

Hepimiz biliyoruz ki; ekonominin bu denli kötü bir gidişata sahip olmadığı ve pandeminin var olmadığı koşullarda dahi engelli yurttaşların engelsiz bir yaşam sürmeleri konusunda yapılan düzenlemeler oldukça sınırlıydı. Yalnızca doğumdan itibaren engelli olan yurttaşlar değil iş kazalarından ve meslek hastalıklarından, savaşlardan doğan engele sahip olan işçiler de hem toplumsal yaşamda hem de çalışma yaşamında ayrımcılığa maruz bırakılmaktaydı. Yapılan düzenlemeler ise sorunları ya öteliyor ya sığlığın ve popülizmin aracı haline getiriyor ya da tamamen görmezden geliyordu.

Engelli yurttaşlar kâğıt üzerinde belli haklara sahip gibi görünür, bu yolla sözde sosyal yardımlardan faydalanırken ülkemizde başka birçok konuda olduğu gibi engellilerin de haklarına erişimleri konusunda sorunlar oluşmaya devam ediyor. Her şeyden önce, hem sosyal yardımlara başvuru mekanizmaları hem de diğer haklardan faydalanma koşulları belli bir damgalama sürecini içeriyor. Yani, engelli arkadaşlarımız engellerini çeşitli kâğıtlar ve evraklarla belgelemek ve engelli olduklarını her bürokratik işlemde tekrar tekrar ilan etmek zorunda bırakılıyor. Bu damgalama da bir ayrımcılık, bir ötekileştirme örneğidir. Engelli yurttaşların haklarına erişmekte bu tip muamelelere maruz bırakılmasını kabul etmiyoruz!

Değerli dostlar;

Engelli yurttaşların sosyal hayata ve çalışma hayatına sorunsuz bir şekilde katılmalarının önündeki engelleri yalnızca günlük siyasetle aşmamız mümkün değildir. Yıllardan beri uygulanagelen engelli çalıştırma zorunluluğu işverenler açısından söz konusu engelli işçinin işe gelmeden çalıştırılması şeklinde suiistimal edilmektedir. Böylece engelli yurttaşın hem sosyal hayatı hem de çalışma hayatı bitirilmektedir. Seçim dönemlerinde veya siyasetçilerin yalnızca Engelli Haftalarında hatırladıkları engelli yurttaşlar tam tersine hayatın her alanında hak ettiği yeri almalıdır. Bunun için biz emekliler omuz omuza mücadele etmeye hazırız.

Arkadaşlar;

Engellilerin hakları meselesi görmezden gelinmesinin yanında,  engelliler gözden uzak tutulmaya çalışılmakta ve çoğu sonradan geçirilen bir iş kazası, saldırı, çatışma ve savaş, askeri mühimmat ve mayın patlaması, sağlık ve tedaviye erişimde yaşanan sorunlar nedeniyle karşımıza çıkan engeller için önleyici tedbirler de alınmamaktadır. Bu noktada, meselenin sınıfsal boyutunun bilincindeyiz; engellilik yaratan olayların ve engellerin aşılamadığı durumların çoğunlukla halkımızın yoksul kesiminde yaşanmasının da etkisi olduğunu biliyoruz. Bu anlamda, engelli hakları mücadelesinin demokrasi ve sınıf mücadelesinden bağımsız bir mücadele olmadığının altını çiziyor; engelli yurttaşların hak mücadelesi ve bu haklara erişim mücadelesi bizim de mücadelemizin bir parçası olduğunu belirtiyoruz.

Bu ülkeyi üreten ve var eden işçisiyle, emeklisiyle ve tüm dezavantajlı gruplarıyla biz çalışan ve değer üreten insanlarız. Bizi hangi tür ayrımcı kategoriye sokarlarsa soksunlar hepimiz emekleriyle geçinmek durumunda olan ve alın teriyle onurlu bir yaşam sürme hakkına sahibiz. İnsan onuruna yaraşır bir yaşam hakkını bugün engelli yurttaşların haklarıyla, yarın emeklilerin haklarıyla, öteki gün öğrencilerin haklarıyla savunacağız. Çünkü en nihayetinde aynı gemide değil, aynı sınıftanız.

Bu zor ve belalı günler, hem ekonomik gerekçelerle hem de sağlık gerekçeleriyle evlere kapandığımız bu günler, engellilerin yaşamlarını belki de hiç olmadığı kadar zorlaştırdı. Hepimize yaptığı gibi. Şimdi birbirimizin mücadelesine omuz vermek ve dayanışmak günüdür.

Engelli yurttaşların mücadelelerinde ve hak arayışlarında aynı saftayız.

Yaşasın dayanışma!

Yaşasın insana yaraşır onurlu bir yaşam mücadelesi!

Editör: TE Bilisim