Halkların Demokratik Partisi Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Musa Anter davasının zaman aşımı dolmadan aydınlatılabilmesi amacıyla Meclis Başkanlığına bir araştırma önergesi verdi.
Halkların Demokratik Partisi Ankara Milletvekili Filiz Kerestecioğlu, Araştırma Önergesinde şu ifadelere yer verdi.
Gazeteci yazar Musa Anter 20 Eylül 1992 tarihinde, Diyarbakır’da uğradığı silahlı saldırı sonucu yaşamını yitirmiştir. 20 Eylül 2022’de zamanaşımına uğrayacak cinayet davası 30 yıldır aydınlatılamamıştır. 2004 yılında, eski bir itirafçı olan Abdulkadir Aygan faili meçhul cinayetler ve JİTEM hakkında Ülkede Özgür Gündem Gazetesi’nde yayınlanan röportajlarında, Musa Anter cinayetini gerçekleştiren JİTEM timinin içerisinde yer aldığını ve cinayetin Yeşil kod adlı Mahmut Yıldırım tarafından planlandığını anlatmıştır. Kendisinin ve “Hogir” kod adlı Cemil Işık’ın cinayet sırasında bölgede oldukları, tetiği ise Hamid Yıldırım’ın çektiğini söylemiştir. Bu iddialar, ancak 2009 yılında yargı mensuplarınca ciddiye alınmış ve Diyarbakır Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcılığı Abdülkadir Aygan’ın anlatılarını ihbar kabul ederek soruşturmayı yeniden başlatmıştır. Bu kapsamda Abdülkadir Aygan, Cemil Işık ve Mahmut Yıldırım ve Hamit Yıldırım’ın da aralarında bulunduğu kişiler hakkında yakalama kararı çıkartılmıştır.
Musa Anter Davasının, kamuoyunda JİTEM Davası olarak bilinen dosya ile birleştirilmesi sonrasında, Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesinde devam eden yargılamanın 30/09/2015 tarihli duruşmasında mahkeme, İsveç’te bulunan Abdulkadir Aygan’ın (Aziz Turan) SEGBİS yöntemiyle savunmasının alınması için Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’ne yazılan yazıya Aygan’ın ifade vermeyi kabul etmediği yönünde cevap verilmiştir. Bunun üzerine Mahkeme heyetinin, Cumhuriyet savcısının da katılımıyla bizzat giderek İsveç’te savunmanın alınması için Adalet Bakanlığı’ndan talebi olmuştur. Bu talep de Bakanlık tarafından olumlu karşılanmamış, “hazır bulunma talebi olmaksızın” sorulacak soruların yazılı olarak hazırlanarak istinabe talebinde bulunulması halinde bunun uygun olacağı Mahkemeye dikte edilmiştir. Bunun üzerine mahkeme 11/07/2018 tarihli duruşmada, Abdulkadir Aygan’ın savunmasının yazılı olarak alınması konusunda bir ara karar oluşturmasına ve konu hakkında Adalet Bakanlığı’na defalarca soru önergesi iletmemize rağmen Bakanlık tarafından mahkemeye herhangi bir cevap verilmemiştir.
İtirafçı olduktan sonra Türk Silahlı Kuvvetleri ve Jandarma teşkilatı bünyesinde 'sivil memur' olarak çalışan Abdülkadir Aygan, 12 Eylül 2001’de görevinden istifa ederek İsveç’e yerleşmiştir. Son günlerde Abdülkadir Aygan, “Aziz Turan” ismiyle Türkiye’nin İsveç’ten iadesini istediği kişilerin arasında yer alarak yeniden gündeme gelmiştir.
Ancak 2006’da Diyarbakır 7. Kolordu Askeri Mahkemesi’nin Aygan hakkında yakalama kararı çıkarması üzerine, İçişleri Bakanlığı mahkemeye gönderdiği yazıda Abdülkadir Aygan’ın “şehit” sayılarak nüfus kaydının kapatıldığını bildirmiştir. Sonrasında ise pişmanlık yasasından yararlanan Aygan’a Aziz Turan ismiyle yeni bir kimlik verildiği ortaya çıkmıştır. İsveç'e siyasi sığınma talebinde bulunurken asıl ismi olan 'Abdulkadir Aygan'ı kullandığı için şu anda İsveç'te 'Aziz Turan' ismiyle yaşayan biri bulunmamaktadır.
Bu bağlamda Abdülkadir Aygan’a ilişkin kimlik karmaşasının giderilerek ifadesinin alınması, Musa Anter davasının zaman aşımı dolmadan aydınlatılabilmesi amacıyla ivedilikle Meclis Araştırma Komisyonu kurulması gerekmektedir.
