Mersin Kadın Platformu, bu yıl 7.si düzenlenen 8 Mart Feminist Gece Yürüyüşüne katıldıkları nedeniyle Akdeniz Belediyesindeki işlerinden çıkarılan, 3 kadın personelin yaşadıkları sürece dikkat çeken bir açıklama yaptı. İnsan Hakları Derneği Mersin Şubesinde yapılan açıklamayı Mersin Kadın Platformu adına HDP İl Eş Başkanı Gülbahar Şofer okudu.

Bugün maalesef yine antidemokratik yollarla alınmış bir kararı tanımadığımızı sizlerle paylaşmak için buradayız.

8 Mart Kadınlar Günü’nde, kadınları gününü kutlama mesajı, kadınlara çiçek sepetleri ve hediyeler yollayan Akdeniz Belediyesi’nin ikiyüzlü yaklaşımıyla, yine aynı 8 Mart Günü Feminist Gece Yürüyüşü etkinliğine katıldıkları için işten çıkarıldılar.

Ne olduysa arkadaşlarımızın yürüyüş etkinliğini sosyal medyada paylaşmalarından sonra oldu.

Daha birkaç gün önce İstanbul Sözleşmesini bir imzayla fesih ettiğini açıklayan cumhurbaşkanının genel başkanlığını yaptığı AKP’nin  Akdeniz Belediye Başkanı, kadın cinayetlerinin ve kadına şiddetin önünü açan bu kararın hemen ardından Feminist Gece Yürüyüşü’ne katıldıkları için 3 arkadaşımızı işten çıkararak adeta İstanbul Sözleşmesi’ni yürürlükten kaldıran zihniyetin bir parçası olduğunu tüm kamuoyuna göstermiştir.

7 aylık bebeği için belediye şirketi müdürünün “Belediyeye mi sordun doğururken? Evinde otur, çocuğuna bak o halde” dediği çocuk gelişim uzmanı olan Fatma Kılıç, 8 Mart Kadınlar Günü’nde Feminist Kadın Yürüyüşü’nü sosyal medyada paylaşımı sorgulanan evde bakım ve temizlik görevlisi Berivan Akın ve 2018’de haksız gerekçelerle işten çıkarıldıktan sonra mahkeme kararıyla görevine iade edilen Akdeniz Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğünde peyzaj teknikeri olan Şükran Tamir arkadaşlarımız asla yalnız değildir.

 İşten çıkarmaların hukuksuzdur. Siyasi iktidar, OHAL kalkmasına rağmen OHAL uygulamalarına devam etmektedir. Devam eden OHAL uygulamalardan dolayı, insanların en temel hakkı olan çalışma ve işe girme hakkı engellenmektedir. Özellikle salgın döneminde işten çıkarmanın yasak olmasına rağmen insan onuruna yakışmayan yollar denenerek ‘kot 29’ ile insanlar işten çıkarılmaktadır. Bu yönetim kabul edilemez. Bu yönteme başvurarak emekçileri işten çıkaran kurumlar da açıkça suç işlemektedir.

İktidarın yereldeki yansıması olan bu zihniyetin altında kadınlara yönelik korkunç bir tahammülsüzlük yatıyor. Hakkını arayan, çarpık düzene dur demek isteyen hiç kimseyi kabul etmeyen bu anlayış; özellikle kadınların mücadelesinin önünü kesmek için orantısız ve usulsüz güç kullanmakta hiçbir şekilde çekinmiyor.

Bu zihniyet İstanbul sözleşmesini feshetmek isteyen zihniyetin uzantısıdır. Kadının hane dışı varlığını kabul etmek istemeyen, sendikal haklarını hiçe sayan ,kadınların kamusal alandan çekilmesi için her türlü gücü kullanan zihniyetin uzantısıdır

 Dün 3 kızını yıllarca istismar etmiş adamın, karar duruşması görüldü.   zaman aşımını bahane ederek beraat ettirecek kadar, bir kereden bir şey olmaz diyerek çocuk istismarını meşrulaştıracak kadar çürümüş ve kokuşmuş olan bu zihniyetten tabii ki adil olması beklenemez.

Ancak biz kadınlar tam da bu sebeple buradayız. Para cezalarınız da, işten çıkarmalarınız da, ıslah etme yöntemleriniz de bu usulsüzlüklerinizi dile getirmemizi engelleyemeyecek.

Haklarımızdan vazgeçmeyeceğiz

Gözümüz üzerinizde. Yaptıklarınızı ve dayatmaya çalıştıklarınızı kabul etmiyoruz. Haklarımızdan vazgeçmediğimiz gibi, bugünleri tarihe dört bir elden not düşüyoruz, anlayacağınız kayıt tutuyoruz.

İşten çıkarılan arkadaşlarımızın bir an önce işlerine geri dönmelerini sağlayana kadar, biz kadınlar gücümüzün yettiği her alanda size ve antidemokratik uygulamalarınıza karşı sesimizi çıkarmaya devam edeceğiz.

Bu usulsüzlüklerinizi her fırsatta, her yöntemle dile getiriyoruz. Sizin iktidarınız, sesi kısılmış medyanız ve atanmış yönetimleriniz varsa biz kadınların dayanışma ağlarımız var.

Bizler Mersin Kadın Platformu olarak bu haksız ve hukuksuz uygulamanın karşısında susmayacağız ve arkadaşlarımızla birlikte bu haksızlığa karşı direneceğiz. Yılmadan ve usanmadan kadın düşmanlarını teşhir etmeye devam edeceğiz.

Bizler burada, İstanbul Sözleşmesini fesih ederek kadın cinayetlerine ve kadına şiddete alenen yol verenleri ve 8 Mart Kadınlar Günü’nde Feminist Kadın Yürüyüşü’ne katıldıkları için 3 kadın arkadaşımızı işten çıkaran Akdeniz Belediyesi’ni ve Akdeniz Belediye Başkanı Muhammed Mustafa Gültak’ı kamuoyuna şikayet ediyoruz.

Mutlaka bilinmelidir ki, biz kadınlar susmuyoruz, korkmuyoruz ve asla itaat etmiyoruz.

Kral çıplak ve biz bu çıplaklığı usanmadan, korkmadan yüzünüze karşı söylemeye yetecek güce ve cesarete sahibiz.

Yaşasın Kadın Dayanışması, Yaşasın Feminist Mücadelemiz.

Editör: TE Bilisim