Tarsus Emek ve Demokrasi Güçleri 10 Ekim Katliamının 6.Yılı Nedeniyle Basın Açıklaması Gerçekleştirdi.

Tarsus Emek ve Demokrasi Güçleri adına basın açıklamasını Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Tarsus Şube Başkanı Cuma Erçe okudu.

Erçe; "Bundan 6 yıl önce 10 Ekim 2015’te ülkenin hızla içerisine sürüklendiği savaş oratamına karşı DİSK, KESK, TMMOB, TTB tarafından “Savaşa Hayır barış hemen şimdi “ çağrısıyla Ankara’da düzenlenen “Barış, Emek ve Demokrasi Mitingine emperyal güçler ve onun yerli işbirlikçileri tarafından desteklenen IŞİD çeteleri tarafından düzenlenen bombalı saldırı sonucu 103 canımız katledildi, yüzlercemiz yaralandı" dedi.

Cuma Erçe konuşmasına şu şekilde devam etti;

7 Haziran seçimleri sonrası AKP ilk kez tek başına iktidar olacak çoğunluğu sağlayamamıştı. HDP’nin yüzde 13 oyla barajı geçmesine ve AKP’nin tek başına iktidar olmasına engel olan dayanışma, egemenleri korkutmuş ve karanlık güçler peş peşe katliamları devreye sokmuştu.

7 Haziran seçimlerinden hemen iki gün önce Diyarbakır HDP mitinginde patlayan bomba 20 Temmuz’da Suruç’ta patladı. Kobane halkı ile dayanışmak üzere yola çıkan 33 genç Suruç’ta IŞİD çeteleri tarafından katledildi. Şehirler yerle bir edilirken savaş politikaları ülkeyi her gün daha fazla kan ve kaosa sürükledi. Bir yandan da her geçen gün baskı politikaları artıyor. Gözaltılar, operasyonlar ve tutuklamalarla muhalefet ve basın susturulmaya çalışıyordu.

Dönemin başbakanı katliamın ardından oy oranlarımız arttı açıklaması yaptı.

Ülkenin içinde bulunduğu savaş ve baskı iklimine karşı barıştan, özgürlükten, emekten ve eşit yurttaşlıktan yana olanlar, halkların kardeşliği ve barış taleplerini ortaya koymak üzere Ankara’da buluştu. 10 Ekimʼde saat 10.04’te halaylarla, barış sloganlarıyla toplanan binlerin içerisine elini kolunu sallayarak giren iki canlı bombanın ard arda gerçekleştirdiği saldırıda aralarında Tarsus’tan birlikte yola çıktığımız arkadaşlarımız Metin Peşmen, Leyla Çiçek, Orhan Işıktaş’ın da olduğu pek çok insan hayatını kaybetti. Geçen yaz kaybettimiz Ümit Ender’in de aralarında olduğu yüzlerce arkadaşımız yaralandı. Polisin yaralılara yardım etmek isteyen arkadaşlarımıza yönelik kullandığı biber gazı yüzünden de yaralı pek çok arkadaşımızı kaybettik. Dönemin başbakanı katliamın ardından oy oranlarımız arttı açıklaması yaptı.

Katliamın üzerinden 6 yıl geçmesine rağmen firari sanıklar hala yakalanmadı. 200ü aşkın klasörden oluşan belgeler ve kanıtlar katliamın göz göre göre geldiğini, engellenmediğini açığa çıkarmasına, avukatların kamuoyuna yaptığı açıklamalardan bildiğimiz üzere pek çok belgede IŞİD ile kamu görevlileri arasındaki ekonomik ve siyasi ilişkilere dair kanıtlara rağmen bu ilişkilerin açığa çıkarılması talepleri reddedildi. Katliamın tertiplenmesinde kamu görevlilerinin sorumlulukları açığa çıkarılmadı. Katliamın gerçek sorumluları yargı önüne çıkarılmadı.

Suruç katliamının, Ankara katliamının arkasındaki karanlık odaklar

 10 Ekim katliamının siyasi sorumluları bugün ekonomik ve siyasi kriz içerisinde kendi iktidarlarını korumak uğruna yine nefret politikaları, savaş politikaları ile ülkeyi karanlığa sürüklemeye çalışıyorlar. Pandemide sermayenin çıkarları uğruna emekçileri ölüme süren iktidar, pandemi yasaklarını muhalefeti susturma aracına dönüştürürken, Kürtlere, Alevilere, Mültecilere, kadınlara, LGBTİ+lara yönelik nefreti körükleyerek, toplumu kutuplaştırıyor. Suruç katliamının, Ankara katliamının arkasındaki karanlık odaklar Altındağ’da, Konya’da, İzmirde, Muğla’da halkların bir arada yaşama umuduna saldırıyor. Katliamda yitirdiklerimizin emek, barış, eşitlik mücadelesi ise işçilerin, gençlerin, kadınların, doğasını savunanların mücadelesinde yaşıyor.

Katliamın 6. Yıldönümünde bir kez daha tekrar ediyoruz. 10 Ekim katliamının üstünün örtülmesine izin vermeyeceğiz. Katliamın önünü açanları, yaralıların üstüne gaz sıkanları, oylarımız arttı diye müjde verenleri de kaybettiğimiz 103 barış güvercinini de unutmayacağız. Kaybettiğimiz arkadaşlarımızın hesabını mutlaka soracağız. Bizden aldıkları her bir cana sözümüz var. Eşitliğin, barışın ve kardeşliğin ülkesini hep birlikte kuracağız. Eninde sonunda ama mutlaka halkların eşitlik ve barış mücadelesi kazanacak. Biz kazanacağız. Eli kanlı katiller ve onları besleyip palazlandıran emperyalist güçler kaybedecek. Bu çeteleri bölgemizde barındıran, onlara kol kanat geren yerli işbirlikçiler er ya da geç hesap verecek. Barış güvercinlerine verdiğimiz sözü asla unutmayacağız. Alevi, Sünni, inançlı, inançsız, Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez ve her dilden, her kültürden, her inançtan, her milliyetten Türkiye halkları kol kola barış türkülerini bu meydanlarda söylemeye devam edeceğiz.

  • UNUTMADIK, UNUTMAYACAĞIZ VE ASLA UNUTTURMAYACAĞIZ.
  • YAŞASIN BARIŞ, YAŞASIN DEMOKRASİ, YAŞASIN ÖZGÜRLÜK, KAHROLSUN FAŞİZM
  • KAHROLSUN BARBARLIK, KAHROLSUN EMPERYALİZM VE HER TÜRDEN GERİCİLİK.

                                                                                                                                09/10/2021

TARSUS EMEK VE DEMOKRASİ GÜÇLERİ

Editör: TE Bilisim