TÜRKİYE’ Yİ YASA BOĞAN YANGINLAR…

6831 SAYILI ORMAN KANUNU VE TÜRK CEZA KANUNUNDA ORMAN YANGINI SUÇU VE CEZASI

Son dönemde sıklıkla yaşan orman yangınları içimizi yaktı…

Oysa ilkokulda öğrendiğimiz en sevdiğim şarkıydı Tohumlar Fidana…

Tohumlar fidana, Fidanlar ağaca, Ağaçlar ormana, Dönmeli yurdumda…

Yuvadır kuşlara, Örtüdür toprağa, Can verir doğaya, Ormanlar yurdumda…

Bizler Doğa Dostu olarak yetiştirilmiştik…

Nasıl kıydınız ormanlara?... Bütün bir ormanı içindekilerle; sevinçleriyle, coşkusuyla, fonksiyonlarıyla ve varlığıyla sonlandırdınız… Toprağa demet demet ışığını ve sevgisini ulaştıran güneş ve ikisi arasına huzurla yerleşmiş her şey, şeytani bir aklın coğrafyasında, yakıldı…

Yaşanan yangınlar sonrası hepimiz yangının çıkış sebeplerini merak ettik…

Orman yangınları ile ilgili verileri incelemeye başladık. Orman Genel Müdürlüğü’nün son 10 yıllık verileri, Türkiye’de her yıl yaşanan 2000’den fazla yangının yüzde 90’nının insan kaynaklı olduğunu gösteriyor. Faillerinin insan olduğu bu yangınların elbette ki cezai yaptırımları var. Yüzde 90'ı insan kaynaklı çıkan orman yangınlarıyla ilgili olarak yargıda yaklaşık 2 bin dosya bulunuyor. 

Av. ASİLE BETÜL YAYLA

6831 Sayılı Orman Kanunu özel bir kanun olması ve ceza hükümlerinin kendi içinde düzenlemesi nedeniyle aynı zamanda Türk Ceza Kanunu sistemi ile de bağlantılı olarak değerlendirilmektedir.

Orman yangınlarının önlenmesi ve yanmış orman sahalarının başka amaçla kullanılmaması konusunda iç hukukumuzda Anayasa olmak üzere diğer kanunlarda katı hükümler içermektedir.

Orman yangınlarına ilişkin 5728 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik ile;

Kasten orman yakma suçunda kanun koyucunun cezanın alt sınırını on yıl olarak belirlemiş ve ceza üst sınırını açık bırakmıştır. Ayrıca yirmi dört yıldan otuz yıla kadar hapis ve para cezası olan terör amaçlı orman yakma suçunun cezası da müebbet hapis ve yirmi bin gün adli para cezası olarak belirlenmiştir.

Bütün bunlara ek olarak orman yangını esnasına ölüm ve yaralanma olması durumunda, bu suçlardan dolayı ayrı ceza verileceği de hüküm altına alınmıştır.

Doğal kaynaklarımızın en önemlilerinden olan ormanlarda çeşitli nedenlerden dolayı meydana gelen yangınlar birçok tahribata yol açmaktadır.

  • Bitki örtüsü dâhil ormanların zarar görmesi,
  • Av ve yaban hayvanlarının ölmeleri veya bir daha geri dönmemek üzere o bölgeden ayrılmaları,
  • Yararlı organik maddeler, mikroorganizmalar ve minerallerin yok olması,
  • Toprağın biyolojik dengesinin bozulması ve veriminin azalması sonucunu doğurmuş,

Yasa koyucu tarafından orman yangınlarının en önemli nedenlerinin; ormanlık alanda ateş yakılması, yakılmış ateşin söndürülmeden mahallin terkedilmesi, ormanlara yanar sigara ve yakıcı maddelerin atılması ve anız yakılması olduğunun saptanması üzerine, 4/07/1995 günü kabul edilip, 8/07/1995 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak aynı gün yürürlüğe giren 4114 sayılı Yasanın 1. maddesi ile 6831 sayılı Yasanın 76. maddesinde yapılan değişiklik ile;

a) Devlet ormanlarında; Orman İdaresince belirlenen konak yerlerinden başka yerlerde gecelemek,

b) Ormanlarda izin verilen ve ocak yeri olarak belirlenen yerler dışında ateş yakmak veya izin verilen yerlerde yakılan ateşi söndürmeden mahalli terketmek,

c) Ormanlarda sönmemiş sigara veya yangına dolaylı olarak yol açabilecek madde atmak,

d) Ormanlara dört kilometre mesafede veya bu Kanunun 31 inci ve 32 nci maddeleri kapsamına giren köyler hudutları içinde anız veya benzeri bitki örtüsü yakmak" fiilleri yasaklanmış,

aynı Yasanın 4. maddesi ile de 6831 sayılı Yasanın 110. maddesi değiştirilerek birinci fıkrasında 76. maddede belirtilen eylemlere aykırılık,

2. fıkrasında ise daha önce TCK’ nın 383. maddesinde düzenlenen tedbirsizlik ve dikkatsizlik sonucu orman yangınına neden olmak suçları bağımsız suç tipleri şeklinde düzenlenerek yaptırıma bağlanmıştır.

3. fıkrasında ise tamamlayıcı bir hüküm getirilerek, yangın sonucu meydana gelen zarar fahiş olduğunda cezanın arttırılacağı, hafif ve pek hafif olması halinde belirli bir oran dâhilinde indirilmesine karar verileceği, yangının bir kişinin hayatını tehlikeye koyması veya ölüm meydana gelmesi hallerinde ayrıca cezanın arttırılacağı öngörülmüştür.

4 üncü fıkrasında ise kasten orman yakma eylemleri yaptırıma bağlanarak, kasten orman yakanların on yıldan onbeş yıla kadar ağır hapis ve beşyüzmilyon liradan bir milyar liraya kadar( yani 500 bin 1 milyon Türk lirası) ağır para cezasına mahkûm edileceği ve yanan orman alanının üç hektardan fazla olması halinde verilecek cezanın bir kat arttırılacağı,

Yangının bir şahsın hayatını tehlikeye koyması halinde ayrıca bir kat daha arttırılacağı,

Ölüm meydana gelmesi halinde ise faile müebbet ağır hapis cezası verileceği öngörülmüştür.

5 inci fıkrasında terör amaçlı orman yakma suçları yaptırım altına alınmış, son fıkrasında ise bu maddede gösterilen cezalar için 647 sayılı Yasanın 4 üncü maddesi hükmünün uygulanmayacağı belirtilmiştir.

Devlet gücüne karşı suç işlemek amacıyla kurulan bir örgüt faaliyeti kapsamında bir kişi orman yangına sebep olursa müebbet hapis cezası ile birlikte 20 bin gün para cezasına çarptırılır…

"Bir ağaç gibi tek ve hür
Ve bir orman gibi kardeşcesine…"
Yaşayabilme anlayış, irade ve zerafetine; akıl, vicdan ve namusla karşılık verebilmeliyiz hep birlikte…

GEÇMİŞ OLSUN TÜRKİYE’M…

                                                                                     Av. ASİLE BETÜL YAYLA

Editör: TE Bilisim