Türk sinemasının efsane ismi Yılmaz Güney, Adana Demirspor’un  fanatik taraftarlarındandır. Bir arkadaşına mektupta şöyle yazar; “Sevgili kardeşim, Demirspor bu yıl birinci lige geçerse çok sevineceğim. Muharrem abinin çabaları boşa çıkmasın artık. Sivas yenilgisine üzüldüm. Bilirmisin ki, Demirspor’da ben çocukluğumu, ilk gençlik yıllarımı hüzünlü anısını buluyorum. İçimi ezen bir duygu taa tahta perdeli, tel örgülü Adana stadına kadar götürüyor beni, Külahta leblebiÇekirdekZaman gazozuAtom gazozu… ve Torosspor…. SeyhansporKaleci Ferit…. Toroslu kamyon Behçet…. Kaleci Recai…. Seyhansporlu sarı Tahsin… Ve Muharrem abimizin gençliği…Nedir bu boğazımıza düğümlenip gözlerimizi buğulandıran duygu? Geçmiş günlere duyduğumuz özlemin anlamı ne? Nerde benim erik ve badem çaldığım bağlar… Nerde benim top oynadığım çocukluğumuzun arsaları? Çok selam söyle Muharrem abiye… Yürekten başarılar diliyorum…İlerde çıkmak nasip olursa Muharrem abiye ve Demirspor’a faydalı olmaya çalışacağım… Öperim hepinizi… Selam…

Adana’nın futbol tarihi Türkiye futbol tarihinin de çok gerisinde değildir. Adana da ilk futbol takımları 1920’lerde kurulduğu zannedilen Türkocağı ve Gençlerbirliği’dir. Bu iki takım 1928 yılında birleşerek “İdman Yurdu” adını alırlar. 1928’de Beden Terbiyesi Bölge Müdürü Rıza Salih Saray’ın önderliğinde Seyhanspor, üç yıl sonrada Torosspor futbol sahalarına merhaba der. Böylece 1931 yılında  Çukurova ligi kurulur.

Çukurova ligine 1939 yılında Milli Mensucat, 1940 yılında Sümerspor ve Adana Demirspor  dahil olur. Böylece Adana Demirspor’un Türkiye liglerindeki serüveni başlar. Adana’da takım sayılarının artması sonucunda Mersin İdman Yurdu ve Tarsus İdman Yurdu, Çukurova liglerinden ayrılarak İçel Ligini oluştururlar.

Günümüzde olduğu gibi geçmiş yıllarda da futbol, yönetici bazında  belli bir azınlığın ilgi alanındadır. Ancak oyuncu bulmak oldukça güçtür. Bu durum özellikle o yıllarda   küçük kulüpleri birleşmeye zorlar. İdman Yurdu, Seyhanspor ve Torosspor’un birleşerek Adanaspor’u kurma fikri ortaya atılır. Bu istek daha sonraki yıllarda gerçekleşecektir. Böylece Adana’da Adana Demirspor’dan sonra uzun yıllar birbirleriyle rekabet halinde olacak olan iki takım kurulmuş olur.

Cumhuriyet kurulduktan sonraki devlet yapısı nasıl ki yukarıdan aşağıya doğru  devlet politikaları ile oluşturulmuşsa futbol için bu yapılanma ters gibi görünse de maalesef böyle olmuştur. Bu durum Adana Demirspor içinde geçerlidir. O dönemdeki pek çok spor kulübü gibi Adana Demirspor da kurulmasını “Sivil Savunma Mükellefiyeti” Kanununa borçludur. Bu yasaya göre 500 kişiden fazla eleman çalıştıran kamu ve özel  sektör kuruluşlarına spor kulübü kurma yükümlülüğü getirmektedir.

Adana Demirspor 21 Aralık 1940 tarihinde TCDD 6. İşletme Müdürü Eşref Demirağ’ın önderliğinde kurulur. Ve aynı yıl “Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı’nın onayını alır. Demirspor’un kurulduğu yıllarda istasyon ve çevresindeki Cemal Paşa semti tümüyle açık alanlar, bağlar ve boş arsalarla çevrilidir. Atatürk caddesindeki Bossa Apartmanının civarı Adana Demirspor’un çalışma alanıdır. Demirspor gücünü bu alanlardan ve TCDD personelinin mecburi ödentili konumundan almaktadır.

Adana Demirspor’un kayıtlara giren ilk futbol maçı bugünkü adı Sümerspor olan Malatya Mensucat ile yaptığı maçtır. Erzincan depremzedelerine yardım turnuvasında yapılmış olan maçı Adana Demirspor  2-1 kazanır.

1940’lı yıllar henüz profesyonel düşüncenin gelişmediği, bonservis, lisans ve benzeri kavramların yerleşmediği, oyuncu sayısının az olduğu, takım kadrolarının bir türlü düzene bağlanamadığı yıllardır. Takımlar sahaya her hafta hazırladıkları bir listeyle çıkmaktadırlar.

Demirspor ligdeki ilk yılında bu yöntem nedeniyle şampiyon olamaz. 1941 sezonunun son maçında  Milli  Mensucat’la karşılaşacaktır. Bu aynı zamanda şampiyonluk maçıdır. Milli Mensucat bu maçı 5-0  alırsa şampiyon olabilecektir. Milli Mensucat bir haftalığına Galatasaray’dan Katır Cemil ve Haşim’i getirtip Adana Demirspor’u 5-0 yener ve şampiyon olur.

Ertesi yıl Adana şampiyonu olan Demirspor 12 yıl boyunca şampiyonluğu kimseye kaptırmaz. Ancak bu şampiyonluklar  bölgeseldir ve Türkiye Ligleri henüz kurulmamıştır. 1953-1954 sezonunda ise, önce bölge ve grup sonra da diğer kademeleri geçerek Türkiye birinciliği için Hacettepe ile karşılaşırlar. Maça Muharrem Gülergin’in liberoluğunda çıkan Demirspor, füze Selami’nin unutulmaz golü ile şampiyonluğu kazanır. Böylece Türkiye Kupası ilk defa Adana’ya gelir.

Adana Demirsporun o dönemde yenilmez armadasında bulunan üç isim sonradan efsane olmuştur. Muharrem Gülergin, futbolculuğunun yanında aynı zamanda sutopçusudur. Türkiye sutopu sporu  tarihinde 22 yıl aralıksız Türkiye şampiyonu olan ekibin aynı zamanda kaptanıdır. Gülergin, aynı gün havuzdan çıkıp futbol sahalarında yıldızlaşan bir efsanedir. Ayrıca “Füze” lakaplı Selami Tekkazancı ve Kartal Yaşar, Adana Demirsporluların belleklerinde silinmez yer almış üç kahramandır. Daha sonradan Adana Demirspor’dan yetişmiş Fatih Terim, Faruk Özden ve Erden gibi bir çok yıldız vardır. Bu üçlünün yanı sıra Adana Şehir Stadının unutulmaz amigosu Kara Kemal’i de unutmamak gerekir. Kale arkasından fısıldadığı her cümleyi tüm stadın duyabildiği, deplasmana gelen kalecilerin korkulu rüyası olan Kara Kemal Adana’da futbola duyulan ilginin büyücüsü olmuştur.

Editör: TE Bilisim