"Bizler, işçiler, emekçiler, emekliler bu ülkenin büyük çoğunluğuyuz. Bizler üretiyoruz, bizler çalışıyoruz. İşte tüm bu nedenlerle, ülkemizin dört bir yanındaki 1 Mayıs alanlarında insanca yaşamak için birleştik!"

Adana’da Türk-İş’in ardından ikinci 1 Mayıs polisin keyfi tutumu sonucu iki saat rötarlı başladı. DİSK, KESK, TMMOB, Adana Barosu ve Adana Tabip Odasından oluşan tertip komitesinin yanı sıra Adana Emek ve Demokrasi Güçlerinin çağrısı binlerce yurttaşta karşılık buldu.

Kasım Gülek Köprüsünde toplanan sendikalar, siyasi partiler, dernekler, meslek örgütleri kendi renkleri ile toplanma alanında kortejlerini oluşturdular. Yürüyüş kortejine iki noktadan aramalar yapılarak katılım sağlandı. Aynı talep ve önlüklerle gelen bir grup arama kortejinin bir tarafından alınırken diğer tarafta ie polis tarafından sorun çıkarıldı. Önlükleri ile gelenlerin alana girmesinin engellenmesi üzerine yürüyüş korteji Uğur Mumcu alanına gitmeyerek bulundukları yerden hareket etmediler.

1 Mayıs Tertip Komitesinin yanı sıra krizi çözmek üzere ise Adana Barosu avukatları, CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut ve bazı milletvekillerinin araya girmesi sonrası 15.00’de başlaması gereken yürüyüş 17.00’de başlayabildi.

Binlerce yurttaşın katıldığı 1 Mayıs Mitingi son yılların en kalabalık ve en örgütlü mitingi olarak gerçekleşti. Bando takımının yürüyüş kortejine eşlik etmesi ve platformda da küçük bir dinleti sunması beğeni ile karşılandı.

Her kurumun kendi flama ve renkleriyle katılması, emeklilerin, atanamayan öğretmenlerin, staj mağdurlarının, Adana Demirsporluların, atılan işçilerin, KHK mağdurlarının kendi talepleriyle alanda yerlerini alması dikkat çekti.

Uğur Mumcu alanına iki kolda alınan kortejlerin ardından saygı duruşu gerçekleştirildi.

İlk konuşmayı KESK MYK Üyesi Erdal Karakuş yaptı. Daha sonra sırasıyla DEM Parti Grup Başkan Vekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, 1 Mayıs Tertip Komitesi adına Genel-İş 1 No’lu Şube Başkanı Ersoy Kalik konuşma yaptı. Konuşmaların ardından binlerce yurttaş Kardeş Türkülerin şarkılarına eşlik etti, halaylar çekti.

KESK MYK Üyesi Erdal Karakuş’un Konuşması

Merhaba dostlar, işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, emekliler

Merhaba!  İnsanca bir yaşam mücadelesinde tek sermayesi emeği olanlar,

Gelmiş geçmiş bütün değerleri yaratanlar

Merhaba! Gelecek güzel günlerin filizlerini yüreklerinde, beyinlerinde taşıyanlar,

Merhaba!  Emek, insan ve doğa düşmanı düzene itiraz edenler,

Umudun resmini çizmek için alanları renklendirenler merhaba,

Hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyoruz. Hoş geldiniz.

Ecz. Yalbuzdağ, “Eczacı varsa, hayat var” Ecz. Yalbuzdağ, “Eczacı varsa, hayat var”

Birlik, Mücadele Dayanışma Gününüz kutlu olsun.

Dünyanın ve yurdun neresinde olursa olsun yüreği aydınlık bir gelecek için çarpanlara buradan, emeğin kürsüsünden selam gönderiyoruz.

Selam olsun!  Çocuklarına onurlu bir gelecek bırakmak için direnlere,

Sömürü, talan, yağma ve baskı düzenine direnenlere, sabahın sahiplerine bin selam olsun..

Dostlar, dünyada ve ülkemizde kapitalist barbarlığın yarattığı yıkımın faturası her geçen gün büyüyor.

Her baktığı yerde doların yeşilini,  petrolün siyahını gören kapitalist barbarlık çarklarını milyonlarca işçiyi, emekçiyi her gün daha fazla sömürerek döndürmeye devam ediyor.

Savaş ve çatışmalarla, nükleer santrallerle,  siyanürlü maden aramalarıyla atmosfere, toprağa saldığı zehirli gazlarla, atıklarla doğamızı mahvediyor. 

İster mavi yakalı olalım ister beyaz yakalı. İster asgari ücretli olalım ister emekli.

İster küçük esnaf olalım ister çiftçi.. İster atık kâğıt işçisi olalım ister en temel hakkı olan barınma hakkı yok sayılan, “yurtsuz” bırakılan üniversite öğrencisi..

Hiç fark etmiyor. Her krizin faturası bizlere kesiliyor.  

Her sabah yoksulluğun ve işsizliğin arttığı bir güne uyanıyoruz.

Geniş tanımlı işsiz sayısı 10 milyona dayandı.  Çalışma çağında olan her dört kişiden biri işsiz. Her üç kadından biri işsiz. Her 3 çalışandan biri kayıt dışı çalıştırılıyor.

Çocuklarımızın geleceği MESEM ve CEDES projeleri ile karartılıyor.

Bu ülkede her beş çocuktan biri daha hayatının ilk baharında işçi olarak çalışıyor.

Çalışma yaşamı güvencesiz onlarca istihdam türü ile parça parça ediliyor.

Geçtiğimiz genel seçim öncesi söz vermelerine rağmen kaldırılmayan mülakat sistemi ile torpilin kapısı sonuna kadar açılıyor, liyakat yok sayılıyor. 

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.41

Her gün ortalama beş canımız işçi cinayetleri ile aramızdan koparılıyor.

Maliyet gerekçesi ile alınmayan önlemler ve yapılmayan denetimler nedeni ile ülkemizin işçi cinayetlerinde Avrupa’da birinci, dünyada üçüncü olma tablosu değişmiyor. 

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.37 (1)

Sendikal hak ve özgürlüklerimiz, toplu sözleşme ve grev hakkımız bir yana en temel insan haklarımız bile ayaklar altına alınıyor.

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.40

Dostlar,  yıllardır hayata geçirilen IMF’siz IMF programı ile hepimize çalışırken yoksulluk, emeklilikte sefalet dayatıyorlar.

Ülkemiz “Asgari Ücretliler Ülkesi” ne dönüştürüldü.

Emeğin milli gelirden aldığı pay son yirmi yılın en düşük noktasına indi.

Açlık sınırı 24 bin TL’yi yoksulluk sınırı 65 bin TL’yi aştı.

Whatsapp Image 2024 05 01 At 22.41.51

Buna karşın her iki emekliden biri 10 bin TL aylıkla, 10 milyon asgari ücretli 17 bin TL ile yaşam savaşı veriyor.

Ortalama kamu emekçisi maaşı yoksulluk sınırının yarısına bile ulaşmıyor.

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.37

Gelir adaletsizliği uçurumu gittikçe büyüyor.

Toplumun en zengin yüzde 1’i toplam servetin yüzde 40’ını elinde tutuyor. %99’u olarak bizler ise geriye kalan yüzde 60’ı paylaşıyoruz. 

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.42

Bizler hakkımızı aramayalım, birlik olmayalım diye her yolu mubah görüyorlar.

İnancımızdan dilimize, siyasi düşüncemizden cinsiyetimize her alanda ayrımcılığı kışkırtıyor. Bizi karşı karşıya getirmeye, bölmeye hatta düşmanlaştırmaya çalışıyorlar. 

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.38

Bugün karşımızdaki tabloda bir tarafta karın tokluğuna çalışan milyonlar var.

Diğer tarafta faizden, ranttan, hazine garantili ihalelerden semirenler..

Bir tarafta her dördünden biri yatağa aç giren, bir öğün yemekleri tasarruf diye kesilen çocuklarımız var.

Whatsapp Image 2024 05 01 At 21.34.56

Diğer tarafta yurt dışında yat kulübünde yediği ıstakoz yemeğini sosyal medya hesabından paylaşanlar…Meclis bahçesinde kebap partisi verenler..

Whatsapp Image 2024 05 01 At 21.34.39

Dostlar, ekmeğimizin her geçen gün küçüldüğü,

Haklarımızın, özgürlüklerimizin ortadan kaldırıldığı,

Her seferinde bizim değil,  sermayenin, patronların yüzünü güldüren

Bu bozuk düzen, bizim düzenimiz değil.

Bu düzene ARTIK YETER diyoruz.Whatsapp Image 2024 05 01 At 22.41.19

Bizler;

Emeğin sömürülmediği, %1’in değil,  %99’un mutlu yaşadığı,

Herkesin güvenceli, insanca çalıştığı bir işinin ve gelirinin olduğu, 

Whatsapp Image 2024 05 01 At 21.34.42

Ekonomik krizlerin, salgınların faturasının emekçilere yıkılmadığı,  

Sendikal hak ve özgürlüklerin önünün açıldığı, grevlerin yasaklanmadığı

Çocuklarımızın okula aç gitmediği, laik ve bilimsel eğitimden mahrum bırakılmadığı BİR ÜLKE İSTİYORUZ.

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.40 (1)

Bizler; 

Kimsenin kimliğinden, inancından, cinsiyetinden dolayı haksızlığa uğramadığı, 

Düşünmenin, düşünceyi ifade etmenin cezalandırılmadığı,

Whatsapp Image 2024 05 02 At 08.07.44

Kadınlara yönelik cinayet, şiddet, taciz ve tecavüzün son bulduğu, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ortadan kaldırıldığı,

İstanbul Sözleşmesinin feshinin iptal edildiği, 190 sayılı ILO sözleşmesinin imzalandığı,

Eşit yurttaşlığın, barış ve kardeşliğin hâkim olduğu BİR ÜLKE İSTİYORUZ.

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.23 (1)

Dostlar;  bunun yolu hep birlikte mücadele etmekten geçiyor.  

Unutmayalım ki tarihin sayfaları omuz omuza verdiğimizde karşımızdaki engelleri kumdan kalelere dönüştürdüğümüz sayısız örnekle doludur.

Bozuk düzenin çarkları ile ezilen milyonlar olarak en son 31 Mart seçimlerine “BİZİ YOK SAYAMAZSINIZ, BİZ BURADAYIZ!” diyerek damgamızı vurduk.

Whatsapp Image 2024 05 01 At 21.35.09

Önümüzde yine çok zorlu bir süreç var.

Ama emeğimizi hedef alan saldırıların dalga kıranı yine bizleriz.

Emeğin birliği, halkların kardeşliği için,

Bilimden yana, aydınlık bir gelecek için umut yine bizleriz.

Yeter ki dünyanın en büyük korosu, emeğin çok sesli korosu olarak bizi bölmeyi, parçalamayı hedef alan oyunları boşa çıkaralım.

Whatsapp Image 2024 05 01 At 21.31.54 (2)

Yeter ki, yaşadığımız bu güzelim ülkeye özlenen baharı, beklenen aydınlığı getirmek için birlikte mücadele edelim.

Yeter ki GÜNDÜZLERİNDE SÖMÜRÜLMEYEN, GECELERİNDE AÇ YATILMAYAN,

EMEĞİN, EŞİTLİĞİN, ÖZGÜRLÜĞÜN, DEMOKRASİNİN, BARIŞIN, LAİKLİĞİN HÂKİM OLDUĞU BİR DÜNYA VE ÜLKE İÇİN omuz omuza verelim.

Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.10.34 (1)

Hepinizi KESK Yürütme Kurulu adına tekrar sevgi ve dostlukla selamlıyorum. Hoşça kalın, umutla kalın, mücadele ile kalın…

 Whatsapp Image 2024 05 02 At 07.00.30

1 MAYIS TERTİP KOMİTESİ ADINA DİSK GENEL-İŞ 1 NO’LU ŞUBE BAŞKANI ERSOY KALİK’İN KONUŞMASI

 

EKMEK, ADALET VE HÜRRİYET İÇİN

1 MAYIS’ta ALANLARI DOLDURANLARA SELAM OLSUN!

Bugün, 1 Mayıs İşçi Sınıfının Uluslararası Birlik Mücadele ve Dayanışma günü! 2024 1 Mayıs’ında haklarımız için, adalet için, demokrasi için, barış için mücadele eden biz işçiler dünyanın dört bir yanında meydanlarda buluştuk.

Yılın 365 günü ezilen, sömürülen, horlanan ve yok sayılan milyonlar olarak 1 Mayıs alanlarını doldurduk taleplerimizi, umutlarımızı ve tepkilerimizi dile getiriyoruz.

Cumhuriyetin ikinci yüzyılının ilk 1 Mayıs’ını ülkemiz için önemli bir dönemeçte kutluyoruz.

Bu ülkenin tüm değerlerini ve güzelliklerini üreten bizler, bu ülkenin emekçileri, emeklileri, gençleri, kadınları olarak hesap soruyoruz, değiştirme iradesini güçlü bir biçimde ortaya koyuyoruz. Siyasi iktidarın yoksullaştırıcı ekonomi politikalarına ve hukuksuzluklarına “Dur” diyoruz.

Emek ve demokrasi mücadelemizin yeni bir dönemini 1 Mayıs meydanlarından başlatıyoruz.

Ekmeğimizin her gün ama her gün küçüldüğü; gelirde, vergide ve ülkede adaletsizliklerin arttığı; hak ve özgürlüklerimizin alabildiğine kısıtlandığı bu süreçte, hükümetin yoksullaştırıcı ekonomik programına, seçimden sonra uygulayacağını ilan ettiği acımasız kemer sıkma politikalarına, tüm haksızlıklara, hukuksuzluklara, adaletsizliklere karşı itirazlarımızı 1 Mayıs meydanlarına taşıdık!

Ülkemizde güçlü bir tarihi olan 1 Mayıs’ı işyeri işyeri, sokak sokak, meydan meydan örgütledik ve sokağa çıktık.

Ekmek için 1 Mayıs’tayız!

Yüksek enflasyon yüzünden her gün ama her gün yoksullaşıyoruz.

Tüm dünyada gıda fiyatları düşerken Türkiye gıda enflasyonunda açık ara birinci. Bankalar, holdingler, şirketler karlılık rekorları açıklarken bizler yoksullaşıyoruz.

Çalışanlar açlık sınırının bile altındaki asgari ücrete mahkûm ediliyor. Emeklilere bir asgari ücret bile çok görülüyor.

Bu da yetmezmiş gibi vergi yükü hep işçinin, emekçinin, emeklinin sırtında. Sermaye ise keyfine göre vergi veriyor bir gecede vergileri sıfırlanıyor, affediliyor.

Yetmiyor! Zaten kuşa döndürdükleri kıdem tazminatımıza bile göz dikiyorlar.

Oysa biz çok çalışıyoruz, çok üretiyoruz. Dünyanın en uzun çalışma saatleri Türkiye’de. Üstelik iş cinayetleriyle, meslek hastalıklarıyla cebelleşiyoruz.

Türkiye dünyada işçi haklarının en kötü olduğu 10 ülke arasında.

Ancak bu böyle gitmez!

Adalet için 1 Mayıs’tayız!

Mücadelemiz sadece ekmek mücadelesi değil!

Demokrasi işçinin ekmeğidir, hukuk ve adalet işçinin güvencesidir. O yüzden 1 Mayıs’ta hukuk ve adalet için mücadele ediyoruz.

Adaletin ve hukukun olmadığı yerde haklarımızı demokratik yollarla savunmamız engellenir!

Adaletin olmadığı yerde hak yiyenden, yolsuzluk yapandan, suçlulardan hesap sorulmaz!

Gelirde, vergide ve ülkede adalet olmadığı içindir ki ülkemizde yoksul her gün yoksullaşırken, zengin servetine servet katıyor.

O yüzden 1 Mayıs 2024’te Anayasa’mızda tanımlanan demokratik laik sosyal hukuk devleti için mücadele ediyoruz.

“Gün gelir, hukuk gelir ve zorbalar kalmaz gider!”

Hürriyet için 1 Mayıs’tayız!

Ülkemizde tüm hak ve özgürlükler gibi örgütlenme özgürlüğü, ifade özgürlüğü, hak arama özgürlüğü de büyük bir baskı altında.

Sendikalaşma, ifade, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakları başta olmak üzere temel hak ve hürriyetler baskıcı otoriter rejim altında kullanılmaz hale getirildi.

Bizler, işçiler, emekçiler, emekliler bu ülkenin büyük çoğunluğuyuz. Bizler üretiyoruz, bizler çalışıyoruz.

İşte tüm bu nedenlerle, ülkemizin dört bir yanındaki 1 Mayıs alanlarında insanca yaşamak için birleştik!

BUGÜN, 1 MAYIS’TA ALANLARI DOLDURAN MİLYONLARA SELAM OLSUN! BİRLEŞE BİRLEŞE KAZANACAĞIZ!

YAŞASIN 1 MAYIS, YAŞASIN İŞÇİ SINIFININ VE TÜM EMEKÇİLERİN ONURLU MÜCADELESİ!

Editör: Haber Merkezi