Adana Emek ve Demokrasi Platformu, asgari ücretin açlık sınırının altında kaldığını vurgulayarak insanca yaşam talebini yineledi.
Adana Emek ve Demokrasi Platformu bileşenleri, 2026 yılı için açıklanan asgari ücrete tepki göstermek amacıyla Atatürk Parkı’nda bir araya geldi. Buradan İnönü Parkı’na yürüyen emek ve demokrasi güçleri, yürüyüş boyunca attıkları sloganlarla asgari ücretin “sefalet ücreti” olduğunu dile getirdi, insanca yaşam ve adil ücret talebini yükseltti.
Yürüyüşün ardından İnönü Parkı’nda yapılan basın açıklamasını platform adına Avukat Tugay Bek okudu. Açıklamada, açıklanan asgari ücretin resmi açlık sınırının altında kaldığına dikkat çekilerek bunun Türkiye tarihinde bir ilk olduğu vurgulandı.
“Asgari ücret açlık sınırının altına düştü”
Av. Tugay Bek, bugün itibarıyla resmi açlık sınırının yaklaşık 30 bin lira olduğunu hatırlatarak, 28 bin 75 TL olarak açıklanan asgari ücretin bu sınırın altında kaldığını söyledi. Bek, “Tarihimizde ilk kez asgari ücret, açlık sınırının altında belirlendi. Üstelik bu ücret Şubat ayından itibaren geçerli olacak. O zamana kadar temel tüketim ürünlerine ve hizmetlere yeni zamların geleceği ortadadır” dedi.
Asgari ücrete yapılacak zammın yalnızca asgari ücretle çalışanları değil, tüm çalışanları doğrudan etkilediğini ifade eden Bek, Türkiye’de çalışanların yaklaşık yüzde 53’ünün asgari ücretle çalıştığını belirtti. Bek, “Bu, çalışanların yarısından fazlasının açlık sınırının altında bir yaşama mahkûm edilmesi demektir” diye konuştu.
“Saray ve sermaye istedi, sonuç açlık ücreti oldu”
Açıklamada, milyonlarca işçi ailesi ve emeklinin asgari ücret zammını beklediği bir dönemde belirlenen rakamın iktidarın gerçek yüzünü bir kez daha gösterdiği ifade edildi. Bek, “Açlık sınırı 30 bin lira iken, 2026 yılı asgari ücreti 28 bin 75 TL olarak açıklandı. Bu bir açlık ücretidir. Biz insanca yaşayacak bir ücret istiyoruz” dedi.
Belirlenen ücretin yoksulluk sınırının yaklaşık dörtte biri düzeyinde kaldığını vurgulayan Bek, düşük zam oranıyla milyonlarca işçinin “nefessiz bırakıldığını” söyledi.
“Patronlara teşvik, emekçiye sefalet”
İktidarın ekonomi politikalarını eleştiren Bek, hükümetin ülkenin büyüdüğüne dair istatistikler açıkladığını, ancak işçilere gelince “hedeflenen enflasyon” ve “ülke çıkarları” söylemlerine sığınıldığını ifade etti. Patronlara vergi muafiyetleri, faizsiz ve karşılıksız krediler sağlanırken, işçilere ve emeklilere açlık ve sefalet dayatıldığını belirten Bek, “Okullarda çocuklara bir öğün yemek vermeye bütçe yok diyenler, patronlara milyarlar aktarıyor” dedi.
“Bu parayla kim geçinecek?”
Açıklamada, asgari ücret belirlenirken çalışanların bakmakla yükümlü olduğu aile bireylerinin yine yok sayıldığı ifade edildi. Bek, “Bu ücretle işçi nasıl geçinecek, ay sonunu nasıl getirecek? Kirasını mı ödeyecek, çocuğunun karnını mı doyuracak, borçlarını mı kapatacak?” sorularını yöneltti.
Belirlenen ücretin en temel yaşam ihtiyaçlarını dahi karşılamaktan uzak olduğunu vurgulayan Bek, milyonlarca emekçinin bir kez daha açlığa ve yoksulluğa mahkûm edildiğini söyledi.
“Bir avuç sermaye için milyonlar yoksulluğa sürükleniyor”
Asgari ücretin belirlenmesinde işçi ve emekçilerin taleplerinin değil, uluslararası sermaye kuruluşlarının beklentilerinin esas alındığını dile getiren Bek, “Bir avuç haraminin iktidarı, milyonları yoksulluğa ve açlığa mahkûm etti” ifadelerini kullandı. Yerli ve yabancı tekellerin daha fazla kâr elde etmesi için düşük asgari ücretin tercih edildiğini söyleyen Bek, bunun sermaye için sınırsız sömürü koşulları yarattığını belirtti.
“Bu açlık ücretini kabul etmiyoruz”
Açıklamanın sonunda mücadele çağrısı yapan Adana Emek ve Demokrasi Platformu, “Bu açlık ücretini kabul etmiyoruz. Patronların kârına kâr katmak için halkı sefalete sürükleyen bu düzene karşı birleşelim” mesajını verdi. Emekçilerin haklarını ancak örgütlü mücadeleyle kazanabileceğinin altı çizilirken, işçi ve emekçiler saray iktidarının açlık ve sefalet politikalarına karşı direnmeye ve mücadeleye çağrıldı.
Platform, insanca yaşam, adil ücret ve emeğin değersizleştirilmesine karşı mücadelenin kararlılıkla sürdürüleceğini vurguladı.