Mattia Ahmet Minguzzi cinayeti, Türkiye’de güvenlik ve adalet arayışının sembolü haline gelirken, çocukların suç mağduru ya da faili olmasının önlenmesi için devletin sorumluluğu bir kez daha gündeme taşındı. EŞİK Platformu, kamuoyuna mal olmuş davalarda çocukların yetişkin gibi yargılanmasının çözüm olmadığını vurgulayarak, iktidar ve muhalefet partilerine çok boyutlu ve bütüncül bir strateji çağrısında bulundu.
11. Yargı Paketi Eleştiriliyor
Temmuz ayında yayınlanan ilk bilgi notunun ardından, 11. Yargı Paketi’ndeki düzenlemelerin netleşmesiyle birlikte ikinci bilgi notu kamuoyuyla paylaşıldı. EŞİK, pakette yer alan çocuklara yönelik cezaların artırılmasını eleştirerek, bu düzenlemelerin çocuk adalet sistemine zarar vereceğini savunuyor.
Güvenlik ve Adalet İçin 5 Temel Politika
🔸 Suç Örgütleriyle Mücadele:
Organize suç örgütlerinin çocukları suça sürüklemesi karşısında bireysel cezaların artırılması yerine örgütlerle etkin mücadele öneriliyor.
🔸 İnfaz Yasası Reformu:
Cezasızlık algısının infaz sürelerinin kısalığından kaynaklandığı belirtilerek, cezaevlerinin kapasitesinin artırılması ve infaz sürelerinin yeniden düzenlenmesi talep ediliyor.
🔸 Suça Sürüklenen Çocukların Rehabilitasyonu:
2024’te suça sürüklenen çocuk sayısı 202.785’e ulaştı. Ancak yalnızca 58 ihtisas çocuk evi bulunuyor. Bu durum, çocuk adalet sistemindeki nitelik krizini gözler önüne seriyor.
🔸 Eğitimde Takip ve Koruma:
Zorunlu eğitimi terk eden çocukların sayısı artarken, açık öğretim ve MESEM gibi sistemler çocukları örgün eğitimden uzaklaştırıyor. Eğitimde öğrencilerin iyilik halinin gözetilmesi gerektiği vurgulanıyor.
🔸 Kent Hakkı ve Güvenli Alanlar:
Yoksul mahallelerde çocukların güvenli sosyalleşme alanlarına erişimi kısıtlı. Güvenli kamusal alanların özelleşmesi çocukları sokaklardan uzaklaştırıyor.
“Çocukluk Yasal Olarak Tasfiye Ediliyor”
Taslakta 15–18 yaş arası çocuklara yönelik cezaların artırılması, çocukların yetişkin gibi yargılanmasının önünü açıyor. EŞİK, bu düzenlemelerin çocuklara yönelik negatif ayrımcılığı kurumsallaştıracağını ve çocukluk kavramının yasal olarak tasfiye edileceğini savunuyor.
LGBTİ+ Haklarına Yönelik Tehdit
Taslakta yer alan bazı düzenlemelerin kamu güvenliğiyle ilgisi olmadığı, toplumsal muhalefeti ve bireysel hakları kısıtlamaya yönelik olduğu belirtiliyor. LGBTİ+ bireylerin varoluşuna yönelik tehditler de eleştiriler arasında.
Muhalefete Çağrı: “Oylamaya Katılmayın!”
EŞİK, muhalefet partilerine ve milletvekillerine taslağın TBMM’ye getirilmesine izin vermemeleri, Genel Kurul’a gelirse oylamaya katılmamaları çağrısında bulunuyor. “Siz halkı temsil ediyorsunuz. Halka rağmen bu taslağın yasalaşmasına biz sonuna kadar karşı çıkacağız.”
Son Söz:
“Yasalara dokunma, uygula. Etkili ve caydırıcı biçimde uygula. Suçları önleyecek şekilde uygula.”