Türkiye Komünist Hareketi (TKH), iktidarın “yeni anayasa” tartışmalarını yeniden gündeme getirmesi üzerine kapsamlı bir deklarasyon yayımlayarak, hazırlıkları süren metnin “halkın anayasası” olmayacağını vurguladı. TKH, açıklamasında mevcut rejimin niteliğine dikkat çekerek, “Cumhuriyet’i yıkanlar, yerine kurdukları yeni saltanatı tescillemek istiyorlar” ifadelerini kullandı.
“AKP Anayasası rejimin anayasasıdır”
Deklarasyonda, Saray çevrelerinde hazırlanmakta olduğu belirtilen yeni anayasa çalışmasının, yalnızca güncel bir siyasi tartışma değil, “doğrudan rejim ve Cumhuriyet tartışması” olduğu vurgulandı. TKH, söz konusu girişimin bir karşıdevrim hamlesi olduğunu savundu:
“23 yıldan fazladır süren AKP iktidarı göstermiştir ki kurulan rejim, patronların, tarikatların, mafyanın ve emperyalistlerin çıkarlarına göre tasarlanmıştır. Kaçınılmaz olarak AKP tarafından önerilen anayasa da bu çıkarların anayasası olacaktır.”
Açıklamada, iktidarın anayasa değişikliğiyle dinselleşmiş bir toplumsal yaşam ve din devleti modelini dayatmaya çalıştığı iddia edildi.
“Demokrasi maskeli yeni anayasaya hayır demek yurttaşlık görevidir”
TKH, iktidarın yeni anayasa söyleminin toplumsal hakların daraltılması anlamına geldiğini savunarak geniş kesimlere çağrıda bulundu:
“Bu anayasa halkın anayasası olmayacaktır. Bu nedenle bu anayasaya hayır demek AKP eliyle kurulan rejime hayır demektir. Yurttaşlık haklarımız elimizden alınmaktadır.”
Açıklamada emekçiler, köylüler, gençler, kadınlar, emekliler ve ilerici aydınlar, “Laiklik yoksa özgürlük de yoktur” vurgusuyla yeni anayasa girişimine karşı durmaya davet edildi.
“Cumhuriyetçiler görev başına”
TKH, deklarasyonun sonunda tüm ilerici güçleri ortak mücadeleye çağırdı:
“Partimiz Türkiye Komünist Hareketi, ülkemizin ilerici aydınlarını 'AKP’ye de anayasasına da hayır' demek için yan yana gelmeye; emek düşmanı, gerici, baskıcı tek adam rejimine karşı yeni bir mücadele hattını örmek için görev almaya çağırır.”
TKH’nin açıklaması, yeni anayasa tartışmalarının önümüzdeki dönemde daha da sertleşeceğinin işareti olarak değerlendirilirken, muhalif çevrelerde mücadele çağrısının nasıl karşılık bulacağı merak ediliyor.