Vecihi Hürkuş ismini muhtemelen hemen hemen herkes duymuştur,
Çünkü onun adı Türk havacılık tarihi ile bütünleşmiştir.
Ancak,
Bizler Vecihi Hürkuş ‘u hep Türkiye’nin ilk uçak tasarımcısı ve ilk yerli uçağı üreten kişi olarak biliriz.
Oysaki,
Bu yazıda ağırlıklı olarak Sunay Akın’ın Ay Hırsızı isimli kitabından paylaşacağım alıntıları okuduktan sonra,
Eminim sizler de onun ilk uçağımızı üreten başarılı bir mühendisten çok daha fazlası olduğu konusunda benimle hemfikir olacaksınız.
Ek olarak,
Böylesine katkıları olan bir insanın sefalet içerisinde ve hazin bir şekilde bu hayata veda etmesi şüphesiz sizin de içinizi buracaktır…
Vecihi Hürkuş Kimdir?
Bir Google araması yaptığınızda hemen hemen her yerde karşınıza aşağıdaki sonuçlar çıkıyor:
- Türk pilot, mühendis ve girişimci
- Türk havacılık tarihinin en önemli isimlerinden biri
- Türkiye’nin ilk uçak tasarımcısı ve üreticisi
- Türkiye’nin ilk yerli uçağını üreten kişi
Yukarıdaki bilgilerin tamamı doğrudur,
Lakin,
Vecihi Hürkuş, aynı zamanda gökyüzü tarihimizde çok daha fazla ilke imza atmış bir pilottur.
Pilot Vecihi Kurtuluş Savaşında
Vecihi Hürkuş 21 Mayıs 1916’da ilk uçuşunu gerçekleştirdikten sonra,
1917′ yılında Osmanlı‘nın Kafkas Cephesi’ndeki 7. Tayyare Bölüğünde görev alır.
Burada bir Rus uçağını düşürerek, Kafkas Cephesinde uçak düşüren ilk Türk tayyareci olur.
Ek olarak bundan bir sene sonra,
Ruslardan ele geçirilen Nieuport uçağının bozulan pervanesinin yenisini yaparak çalışır hale getirerek başka bir ilki daha gerçekleştirmiştir.
8 Ekim 1917’de ise Ruslar kullandığı uçağı düşürür,
Pilot Vecihi ise yaralı olarak kurtulur.
Nitekim,
Uçağının Rusların eline geçmesini engellemek için hemen oracıkta yakar.
Ne yazık ki bu esnada esir düşer ve onu Hazar Denizi’ndeki Nargin Adası’na gönderirler.
Ancak Azerbaycanlı Türklerin yardımıyla buradan kaçmayı başararak, 1. Dünya Savaşı sonlarına doğru İstanbul’a gelir.
Katkıları Saymakla Bitecek Gibi Değil
Kurtuluş Savaşı sırasında kanatlar hasar gördüğü anda, geri kalan her şey çalışsa bile uçaklar perte çıkıyordu.
Uçak kanatlarının onarımı için gerekli olan jelatin ve emait imalatını bilin bakalım kim başarmış?
Pek tabii ki Vecihi Hürkuş…
Peki, bir tahmin edin bakalım…
İzmir’e ilk giren ve hava meydanını işgalden kurtaran pilotumuz kimdir?
Bildiniz yine Pilot Vecihi…
Hatta ilginç bir anekdot daha var: Kurtuluş Savaşı’nın ilk uçuşunu da son uçuşunu yapan da O olmuştur.
Bu esnada,
Kurtuluş Savaşı esnasında katkılarından ötürü 3 defa TBMM takdirnamesi kazanmış,
Ve,
Üç defa TBMM takdirnamesi verilen ilk ve tek kişi olarak da kırmızı şeritli İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmiştir.
Vecihi Hürkuş İlk Türk Uçağını Yapar
Vecihi Hürkuş 1924 yılında İzmir’ de ilk Türk uçağını yapar,
Yapmasına yapar da…
Hürkuş’un uçabilirlik sertifikası için toplanan teknik heyette tayyareyi kontrol etme yetkinliğine haiz bir personel bulamazlar.
Sonunda teknik heyetten bir kişi:
“Vecihi, biz sana bu lisansı veremeyiz. Uçağına güveniyorsan atla, uç, bizi de kurtar” der.
Bunun üzerine,
28 Ocak 1925’te “Vecihi K-VI” ile ilk uçuşunu yapar.
Lakin,
İzinsiz yapılan bu uçuş nedeniyle ceza alır…
Nitekim 1930’da İstanbul’da, tarihimizdeki ilk sivil uçağı yapan da yine kuşkusuz Vecihi Hürkuş ‘dan başkası değildir.
İkinci uçağı uçuş izni almak isteyince, bu sefer de seyrüsefer vesikası vermezler.
Her şeye rağmen o belgeleri temin etme konusunda kararlı olan Vecihi,
Uçağı söker,
Ve,
Parçaları demir yoluyla Prag’a gönderir.
Akabinde, gerekli sertifikaları Çekoslovakyalı heyetten alır.
Ve…
Pilot Vecihi, 25 Nisan 1931’de uçağına binerek hava yoluyla Türkiye’ye döner.
Vecihi Hürkuş 'un İlkleri Bitmiyordu
27 Eylül 1932’de ilk Türk sivil havacılık okulu Vecihi Sivil Tayyare Mektebi’ni (VSTM) kurar,
Ve,
İkisi kız olmak üzere toplam 12 öğrenci kayıt yaptırır.
1933 yılında da ilk deniz uçağımız yine onun elinden çıkmıştır…
Bu esnada,
Gökmen Bacı olarak bilinen, Bedriye Tahir Gökmen’i yetiştiren de pek tabii ki Vecihi Hürkuş ‘dur…
Gökmen Bacı kim midir?
Tüm zorluklara ve engellemelere rağmen ilk Türk kadın pilotumuzdur kendileri…
Ankara’da, 1936’da ilk Türk planörlerinin uçuşunu gururla seyreden imalatçı da,
Türkiye’de toprak altındaki radyoaktif zenginliği keşfeden uçağı kullanan da yine Pilot Vecihi ‘dir …
Ek olarak,
Vecihi Hürkuş, 1947’de beş arkadaşıyla havadan zirai ilaçlama yapmak üzere “Türk Kanadı” şirketini kurar.
Türkiye'nin İlk Özel Havayolu Şirketi: HHY
İlk Türk özel hava yolları kuruluşu 29 Kasım 1954 tarihinde faaliyete geçmiştir,
Adı: Hürkuş Hava Yolları…
Bankadan kredi çekerek 8 tayyare satın alan Vecihi Hürkuş,
Her ne hikmetse uçuş izni alamaz.
Uzun uğraşlar sonucu bazı koşullarla sınırlı uçuş müsaadesi verilir…
Sloganı “Hür Türkiye’nin semalarında Hürkuş’lar da uçuyor” olan Hürkuş Hava Yolları filosu 10 uçaktan oluşuyordu.
İlk olarak İstanbul-Bursa, İzmir-Aydın ve İzmir-Milas başlayan seferler,
Daha sonra İstanbul-Zonguldak-Ankara ve İzmir-Muğla seferleri ile genişler.
Hürkuş Hava Yolları ile başka bir ilk daha yaşanır:
Pilot Fevzi ve Pilot Sadık, TC-HAD uçağını İstanbul-Bursa seferi sırasında Bulgaristan’a kaçırırlar.
Bu vukuat Türk havacılık tarihinin ilk uçak kaçırma olayıdır.
Bulgar yetkililer kaçırılan uçağa el koyar,
Olaydan ancak 62 gün sonra geri alabilir.
Ancak,
Ciddi bir depo bekleme cezası rücu ederek pek tabii ki…
Bir süre sonra Hürkuş Hava Yolları’nın önce uçuşları kısıtlanır,
Sonra tamamen uçuştan men edilir.
Uçakları ortada kalınca ciddi bir maddi zarara uğrayan Vecihi Hürkuş,
Elinde kalan son uçağını Maden Tetkik Arama Enstitüsünün emrinde kullandırarak Güneydoğu Anadolu’da toryum, uranyum ve fosfat arama çalışmaları yaptırır.
Sonuçta madenler bulunur,
Ve,
Bu sayede Türkiye’nin yer altı serveti ilk defa haritalara işlenmiş olur.
Lakin Adım Adım Hüsran Dolu Bir Sona Yaklaşır...
Yaşamının son yıllarında,
Kurduğu hava yolu şirketinin kapanmasına yönelik baskılara ve suikastlara dayanamayan Vecihi Hürkuş iflas eder.
Hatta,
Borçlarından dolayı Kurtuluş Savaşı’nda gösterdiği kahramanlıklardan dolayı bağlanan maaşına dahi haciz konur…
Türk havacılık tarihinde onlarca ilke cesaretle imza atan,
Kelimenin tam anlamıyla bir mihenk taşı olan Vecihi Hürkuş Ankara’da anılarını yazarken beyin kanaması geçirir,
Ve,
“Pilot Vecihi” 16 Temmuz 1969 tarihinde toprağa verilir. . .