ADANA BAROSU’NDAN BOĞAZİÇİ ÜNİVERSİTESİ’NDE ANTİDEMOKRATİK ATAMALAR VE ÖĞRETİM ÜYELERİNİN GÖREVDEN ALINMALARINA SERT TEPKİ. AV. VELİ KÜÇÜK; “AKADEMİK ÖZGÜRLÜĞE VE DEMOKRASİYE SALDIRIDIR” Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Boğaziçi Üniversitesine siyasi iktidar partisinden belediye başkanı ve milletvekili aday adayı Prof. Dr. Melih Bulu'nun kayyum rektör olarak atanmasının ardından son dönemde kurumda yaptığı siyasi atamalar ve antidemokratik görevden almaları “akademik özgürlüğe ve demokrasiye” saldırı olarak niteledi. Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Prof. Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan İletişim Fakültesi ve Hukuk Fakültesi'ne dekan olarak tayin edildiğini de hatırlatarak, Boğaziçi Üniversitesi’nde haksız ve hukuksuz bir şekilde görevden alma ve atamaların yapılmasını kınadı ve protesto etti. “ÜNİVERSİTELER BİLİM YUVALARIDIR. SİYASİ ATAMALAR YAPILMAMALIDIR” Konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada bulunan Av. Veli Küçük, görüş ve düşüncelerini şöyle paylaştı: “Atanmasının ardından öğrencilerin ve akademisyenlerin istifası için direniş başlattığı Prof. Bulu, talepleri gözardı ederek üniversitedeki akademik kadroları değiştirmekte geç kalmamaktadır(!)Boğaziçi'nde gerçekleştirilen siyasi atamalara karşı çıkan öğrencilere destek veren akademisyenlerin de ne yazık ki işlerine son verilmektedir. Daha önce görevinden uzaklaştırılan Feyzi Erçin ve Ecmel Ayral'ın ardından Cezva Sevgen ve İbrahim Turan'ın da derslerine son verildiği belirtilmektedir. Önceki günlerde okulun bütçe yetersizliği öne sürülerek Cinsel Tacizi Önleme Komisyonunun (CİTÖK) tek çalışanı da işten çıkarılmıştır.Üniversiteler bilim yuvalarıdır. Siyasi atamalar yapılamaz.Bu antidemokratik uygulamalarla liyakate, kurumsallaşmaya, akademik özerkliğe ihanet edilmektedir. Atanmış yönetimin bir kamu üniversitesi olan Boğaziçi Üniversitesi’ne telafisi mümkün olmayan zararlar verdiği, bu yaşanan son gelişme ile ortadadır. Tek bir imza ile fakülte açılıp kapanabildiği, rektör ataması yapılabildiği, üniversitelerin bölünebildiği, baskıların her geçen gün arttığı, her güne yeni bir anti-demokratik uygulama ile uyandığımız bu süreçte Boğaziçi gibi bir yerde ilgili bölüme danışılmadan, ders programları ve değerlendirme metotları konusunda hiçbir bilgi sahibi olunmadan ve açıkça sübjektif “kanaate-hesaplaşma” mantığına dayanarak yapılan bu keyfi uygulamayı protesto ediyor, kınıyoruz. Yapılan yanlıştan bir an evvel dönülmeli ve hukuksuz ve haksız bir şekilde görevden alınan öğretim üyelerinin görevlerine iade edilmelerini bekliyoruz. ” İfadelerine yer verdi. Adana Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Boğaziçi Üniversitesine siyasi iktidar partisinden belediye başkanı ve milletvekili aday adayı Prof. Dr. Melih Bulu'nun kayyum rektör olarak atanmasının ardından son dönemde kurumda yaptığı siyasi atamalar ve antidemokratik görevden almaları “akademik özgürlüğe ve demokrasiye” saldırı olarak niteledi. Baro Başkanı Av. Veli Küçük, Prof. Melih Bulu’nun Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi ile kurulan İletişim Fakültesi ve Hukuk Fakültesi'ne dekan olarak tayin edildiğini de hatırlatarak, Boğaziçi Üniversitesi’nde haksız ve hukuksuz bir şekilde görevden alma ve atamaların yapılmasını kınadı ve protesto etti. “ÜNİVERSİTELER BİLİM YUVALARIDIR. SİYASİ ATAMALAR YAPILMAMALIDIR” Konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada bulunan Av. Veli Küçük, görüş ve düşüncelerini şöyle paylaştı: “Atanmasının ardından öğrencilerin ve akademisyenlerin istifası için direniş başlattığı Prof. Bulu, talepleri gözardı ederek üniversitedeki akademik kadroları değiştirmekte geç kalmamaktadır(!)Boğaziçi'nde gerçekleştirilen siyasi atamalara karşı çıkan öğrencilere destek veren akademisyenlerin de ne yazık ki işlerine son verilmektedir. Daha önce görevinden uzaklaştırılan Feyzi Erçin ve Ecmel Ayral'ın ardından Cezva Sevgen ve İbrahim Turan'ın da derslerine son verildiği belirtilmektedir. Önceki günlerde okulun bütçe yetersizliği öne sürülerek Cinsel Tacizi Önleme Komisyonunun (CİTÖK) tek çalışanı da işten çıkarılmıştır.Üniversiteler bilim yuvalarıdır. Siyasi atamalar yapılamaz.Bu antidemokratik uygulamalarla liyakate, kurumsallaşmaya, akademik özerkliğe ihanet edilmektedir. Atanmış yönetimin bir kamu üniversitesi olan Boğaziçi Üniversitesi’ne telafisi mümkün olmayan zararlar verdiği, bu yaşanan son gelişme ile ortadadır. Tek bir imza ile fakülte açılıp kapanabildiği, rektör ataması yapılabildiği, üniversitelerin bölünebildiği, baskıların her geçen gün arttığı, her güne yeni bir anti-demokratik uygulama ile uyandığımız bu süreçte Boğaziçi gibi bir yerde ilgili bölüme danışılmadan, ders programları ve değerlendirme metotları konusunda hiçbir bilgi sahibi olunmadan ve açıkça sübjektif “kanaate-hesaplaşma” mantığına dayanarak yapılan bu keyfi uygulamayı protesto ediyor, kınıyoruz. Yapılan yanlıştan bir an evvel dönülmeli ve hukuksuz ve haksız bir şekilde görevden alınan öğretim üyelerinin görevlerine iade edilmelerini bekliyoruz. ” İfadelerine yer verdi.