Dava dosyası mütaalasında İnsan Ticareti suçundan cezalandırılma talebi olmamasına rağmen Baroların ve Eşit Hakları İzleme Derneğinin katılımıyla Emsal Karar alınmış oldu. Antalya Barosuna kayıtlı avukat Aylin Onursev’in takip ettiği 8 yıldan beri devam eden maktül engelli çocuk Emine Bakan davasında karar çıktı. Taksirle ölüme sebebiyet verme suçundan, engelli çocuğun bulunduğu aracın sürücüsü Ercan Demirler’e 1 yıl 11 ay 10 gün hapis ve hükmün açıklanmasından geri bırakılması, Engelli çocuk maktülün zorla çalıştırıldığı Gazino işletmecisi sanık Yaşar Gündüz hakkında insan ticaretinden 10 yıl hapis, 24 in adli para cezası, 6136 sayılı yasaya muhalefettten üç ay hapis, 1200 TL ali para cezası, Maktül Emine Bakan'ı kaçıran ve gazinolarda fuhuş yaptırıldığı düşünülen ve gazinoya çalışmaya zorlayan Erhan Tunç hakkında kişiyi hürriyetinden yoksun bırakma suçundan 11 yıl hapis ve 30 bin adli para cezası almıştır. Adana Barosu, Antalya Barosu, Ankara Barosu, Denizli Barosu, Diyarbakır Barosu, İstanbul Barosu ve Eşit Hakları İzleme Derneği davaya katılma talebinde bulundu. Davaya Adana Barosu Engelli Hakları Komisyonu adına Avukat Asile Betül Yayla katıldı Maktül Emine Bakan davasında karar çıktı. SÜREÇ NASIL GELİŞTİ 16 yaşını henüz bitirmişken kaçırılıp pavyonda çalıştırılan ve kuşkulu bir kazada yaşamını kaybeden Emine Bakan’ın Denizli’ de 4 yıldır süren davasına ADANA BAROSU ENGELLİ HAKLARI KOMİSYONU müdahil olma talebiyle 17/12/2021 tarihli duruşmasına katıldı. Emine Bakan, 21 Ekim 2013 günü, babasının yanına gitmek üzere çıktığı evine bir daha dönemedi ve 12 gün sonra, 2 Kasım 2013 tarihinde henüz 17’sine yeni adım atmışken sır dolu bir ölümle yaşama veda etti. Emine Bakan’ın ölümü önce trafik kazası olarak kayıtlara geçti ancak babası Şakir Bakan olayın peşini bırakmadı ve yaptığı araştırmalar sonucunda kızının, Erhan Tunç tarafından kaçırıldığını, bir birahaneye bırakıldığını, başka kadınlar ile birlikte birkaç gün “çalıştırıldığını!!” ve daha sonra Afyon’da bulunan bir birahaneye “çalıştırılmak!!” için gönderildiğini öğrendi. Kaza günü Emine, pavyon çalışanlarından biri ile ve yine pavyon sahibinin aracı ile bu kez Denizli’de farklı bir birahaneye “çalıştırılmak!!” için götürülmek istendi ve her nasılsa aracı kullanan kişi olaydan yara bile almamışken, kaza sonucu Emine hayatını kaybetti. Denizli 4 Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Küçük yaşta zorla alıkonulan, fuhuşa sürüklenen, hayatı elinden alınan Emine’nin ölümü ile ilgili 5 sanığın yargılandığı davada henüz karar çıkmamıştı. Emine Bakan’ın ailesi yaklaşık 7 yıldır kızlarının hayatını kaybettiği olaya ilişkin gerçeklerin ortaya çıkması ve adaletin gerçekleşmesi için uğraşmaktadır. Engellilerin adalete erişimini sağlayabilmek ve hak ihlallerinin önüne geçebilmek için faaliyet gösteren Adana Barosu Engelli Hakları Komisyonu Denizli 4 Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Devletler adalete erişim konusunda karşılaşılan çoklu ve kesişimsel ayrımcılığın farkında olmalı ve bu sorunu ele almalıdır. Müteveffa Emine Bakan davaya konu olayların gerçekleştiği tarihte 18 yaşını doldurmamış, zihinsel ve işitsel engelli bir çocuktur. Bebekliğinden beri süregelen %50 düzeyinde mental reterdasyon, %26 oranında işitme kaybından maluldür. Bu bakımdan Mağdurun engelli ve kız çocuk olması onu çoklu ve kesişimsel anlamda dezavantajlı kategori içinde yer almasına sebebiyet vermiştir. Devletler, Engelli bireylerin özel koruma birimlerine (toplumsal cinsiyet temelli şiddet, nefret suçu, çocuklar ve insan kaçakçılığı ile ilgilenen birimler) erişebilmesini ve söz konusu birimlerin onların ihtiyaçlarına yanıt vermesini sağlar. Engelli kişileri istismar eden veyahut onlara kötü muamele eden bireylerle ilgili olarak Ceza Hukuku bağlamında takibatların yürütülmesi ve uygunluğuna göre, faillerin hüküm giymesi veya diğer etkili yaptırımlara tabi tutulmasını sağlar. Adana Barosu Engelli Hakları Komisyonu engelli bireylerin insan hak ve özgürlüklerinden tam ve eşit şekilde yararlanabilmesi için hak temelli bir yaklaşımla hareket ederek Denizli 4 Ağır Ceza Mahkemesi’ nde yapılan yargılamada, 2013 yılından bu yana devam eden yargılamanın hukuk, adalet, hakkaniyet ve uluslararası insan hakları sözleşmelerinde güvence altına alınan yükümlüklere uygun şekilde sonuçlandırılması için katılma talebinde bulundu.