Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, 1. Uluslararası Tarsus Festivali kapsamında kahvaltıda bir araya geldiği gazetecilerin; Tarsus’un tarihi, kültürü, tarımı, sanayisi gibi potansiyelleri ve festivalin içeriği hakkındaki sorularına yanıt verdi. Başkan Seçer: “Tarsus muazzam bir tarım ve ticaret kenti” Tarsus’u ve festivali değerlendiren Başkan Seçer, amaçlarının medeniyet kenti Tarsus’u tanıtmak olduğuna vurgu yaptı. Tarsus’un; Mersin’in en büyük ilçesi olduğuna değinen Seçer, “Tarihi ve kültürel birikim olarak, en değerli ilçelerimizden bir tanesi Tarsus. Tarsus’un bir özelliği de ilklerin kenti olması. Tarih var, kültür birikimi var, ama ekonomi de var. Muazzam bir tarım ve ticaret kenti. Tarım var, pamuk üretimi var, bunlar size ticareti getiriyor ve sanayi tesisleri var; tarıma dayalı sanayi, çırçır fabrikalarından iplik fabrikalarına, kumaş fabrikalarına kadar Türkiye’de tekstilin ilk temelinin atıldığı yer buralar. 20-30 yıl öncesine kadar en etkili, en büyük, en istihdam sağlayan tekstil fabrikaları bu bölgedeydi” dedi. “Biz istiyoruz ki Tarsus daha iyi bir noktada olsun” Tarsus’un; tarih, kültür, tarım ve sanayi gibi birçok özelliği bir arada taşıdığına vurgu yapan Başkan Seçer, Tarsus’un yeteri kadar bilinmediğini ve tanıtılmadığını da ifade ederek, “Tarsus’un aslında çok daha iyi noktalarda olması gerekiyor. Olması gerekenler yeterli yapılmamış. Şimdi ilçe Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili, Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili. Bizim buralara bir şeyler yapmamız lazım. Bizim dünya görüşümüzde, uygun projeler geliştirmemiz lazım. Biz istiyoruz ki insanlar Tarsus’u ziyaret etsin. Tarsus’un tanınırlığı artsın, Tarsus’a her kültürden insanlar gelsin, kültür transferi olsun. Sosyolojik olarak bir değişim olsun. Daha iyi bir noktada, daha çağdaş noktalarda olalım” diye belirtti. “Tarsus’ta bir medeniyet kokusu var” Tarsus’ta biri vakıf biri devlet olmak üzere 2 üniversite olduğunu söyleyen Başkan Seçer, “Mersin genelindeki 60 bin üniversite öğrencisinin önemli bir kısmı burada. Burası bir Avrupa kenti aslında. Çünkü uzun yıllar Roma İmparatorluğu’nun, Bizans’ın, Selçuklu’nun, Osmanlı’nın etkisinde kalmış. Birkaç bin yıllık tarih. Şimdi burada zaten bir medeniyet kokusu var” ifadelerini kullandı. Tarsus’un her yanında tarihi kalıntılar olduğuna da dikkat çeken Başkan Seçer, “Çocukluğumuzda ben hatırlıyorum, sokaklarda yerin altından tarihi eser toplardık. Ya da bir ev yapılıyorsa, temeli atılıyorsa gidin bakın mutlaka bir tarihe kepçe vuruluyor demektir. Oradan kesin bir kalıntı çıkar. Bir lahit çıkar, bir tarihi eser çıkar, böyle bir coğrafya” dedi. “Tarsus halkı bunlardan uzak kalalı çok uzun zaman oldu” Başkan Seçer, Uluslararası Tarsus Festivali’nin bu anlamda Tarsus’un tanınırlığına önemli katkı yapacağına vurgu yaparak, “Önemsediğimiz şu; sadece yurt içinden değil, yurt dışından da insanlar gelsin. Yani 27 ülkeden 350 konuğun gelmesi, bir festival için elbette değerlidir. Bu duyulacak, görülecek, anlatılacak. Gelecek yıl daha güzel olsun istiyoruz. Artık bu geleneksel hale gelsin, insanlar kabuğunu kırsın. Çünkü Tarsus halkı bunlardan uzak kalalı çok uzun zaman oldu” diye konuştu. Festival kapsamında önemli söyleşiler gerçekleştiğini de söyleyen Başkan Seçer, “Çok kaliteli söyleşilerimiz oldu. Sanatçılar var, siyasetçiler var, şairler var, bunun da ayrı bir değer katacağını düşünüyorum. Akşam gösteriler var. İnsanlar Tarsus’un lezzetlerini tatsınlar” dedi.