Eğitim-Sen Genel Kurulu’nda konuşan CHP Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, eğitim sisteminin özelleştirmeye doğru hızla evrildiğini söyledi “Eğitimde fırsat eşitliği ortadan kalktı!” “Eğitim parasız olmalıdır” “20 bin köy okulunun kapatılması mantık dışı!” “Okullarda 60 bin yardımcı personele ihtiyaç var” ADANA – Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, eğitimi gelişmeyen ülkelerin ekonomilerinin de gelişmediğini vurgu yaptı. Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (EĞİTİM-SEN) Adana Şubesi’nin 11. genel kurulunda konuşan Dr. Şevkin, 18 yıllık AKP iktidarında eğitim sisteminin 18 kez değişmiş olmasına rağmen velinin de öğrencinin de ve hatta bakanın da eğitim sisteminden hoşnut olmadığını vurguladı. Türkiye’de 57 bin 340 derslik ihtiyacı olduğuna işaret eden Dr. Şevkin, “1 milyona yakın atanamayan öğretmen var” dedi. “FİNLANDİYA MODELİ KÖY ENSTİTÜLERİ MODELİDİR” Tüm dünyada örnek gösterilen Finlandiya eğitiminin aslında Türkiye Cumhuriyeti’nde aydınlanmanın yolunu açan Köy Enstitüleri modeli olduğunu dile getiren Dr. Şevkin, “Nereye dokunsanız bin ah işitilen eğitim sisteminde atanamayan, Kanun Hükmünde Kararname’ye maruz kalıp görevlerinden uzaklaştırılan öğretmenlerle karşı karşıyayız” diye konuştu. Okullarda 60 bin yardımcı personele ihtiyaç olduğunu söyleyen Dr. Şevkin, “Pandemi koşullarında gerekli hijyen sağlanamadığı için okullar açılamıyor. Görüyoruz ki okulları veliler temizliyor. EBA sistemi çöktü. 754 bin öğrencinin evinde televizyon dahi yok. Eğitimde fırsat eşitliği tamamen ortadan kalktı. 18 yıllık AKP iktidarında eğitim sistemi özelleştirmeye doğru evrilmiştir. Öğretmenler sözleşmeli ya da ücretli olarak ayrıştırılmıştır. Tüm öğretmenler kadrolu olmalıdır. Eğitim parasız olmalıdır. Öğretmenlerin maddi-manevi kendilerini geliştirebilmeleri, öğrencilerinin bilimi ve ilimi öncelemesine aracı olmaları için tüm imkanlara kavuşmalıdır” ifadelerini kullandı. “KÖY OKULLARINI AÇIN, ÖĞRETMEN ATAYIN” Türkiye’de taşımalı eğitim sistemine geçilmesi nedeniyle 20 bin köy okulunun kapatılmasının kabul edilemeyeceğini dile getiren Dr. Şevkin, şunları söyledi: “Tarım sektörünü öteler, tüketimi teşvik ederseniz köylümüzü köyde tutamazsınız. Taşımalı eğitim sistemiyle başarılı olamazsınız. 10 öğrenci olmadığı gerekçesiyle köy okullarını kapatamazsınız. Servis paralarını ödemek yerine köylerdeki okulları açabilirsiniz. Çağdaş öğretmenleri açtığınız okullarda görevlendirebilirsiniz. Adana Aladağ’daki yurt yangınında hayatını kaybeden kız çocuklarımızı kimse unutmasın. Köylerinden uzakta olmasalardı belki de bugün aramızda olacaklardı. Geçen yıl atanamadığı için 9 öğretmen canına kıydı. Çağdaş, laik bir eğitim sistemine ulaşmadığımız sürece kalkınmadan da söz edemeyiz. 2019 yılında eğitime ayrılması gereken ödeneğin 2 milyar lirası tasarruf adı altında başka alanlara kaydırıldı. Eğitimde tasarruf kabul edilemez.” “HER KESİM BASKI ALTINDA” Son günlerde gerçekleşen gözaltıların hukuksuzluğuna da işaret eden Dr. Şevkin, Türkiye’de her kesimin baskı altında tutulduğunu söyledi. Canını dişine takan sağlık emekçilerine, mimar, mühendis ve şehir plancılarına, barolara, sendikalara saldırıları ve baskıları kabul etmediklerini ifade eden Dr. Şevkin, Bu ülkede hukukun üstünlüğünü, demokrasiyi hep birlikte inşa edeceğiz” diye konuştu.