DEM Parti İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu: “Kamu Malının Vakıf Kılıfı Altında Sermayeye Aktarılmasına İzin Vermeyeceğiz”
DEM Parti İstanbul Milletvekili ve TBMM İçişleri Komisyonu Üyesi Çiçek Otlu, TBMM’de görüşülen Vakıflar Kanunu tasarısını eleştirerek, “Bu yasa Türkiye’de kamu mülkünün vakıflar aracılığıyla sessizce el değiştirmesini kolaylaştırıyor” dedi.
Otlu, “İstanbul’da Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne ait tarihî taşınmazların TÜRGEV ve Ensar Vakfı gibi iktidara yakın vakıflara düşük bedelle tahsis edildiği Sayıştay raporlarına yansıdı. Benzer uygulamalar İzmir, Ankara ve Konya’da da görüldü. Kamu mülkü vakıf görünümlü yapılara tahsis edildi, sonra ticari işletmelere dönüştürüldü. Bu kanun, o uygulamaların yasal çerçevesini genişletiyor” ifadelerini kullandı.
Somut örnekler dikkat çekiyor
-
Antalya’da bir öğrenci yurdu arsası piyasa değerinin çok altında bir vakfa devredildi.
-
Trabzon’da belediyeye ait bir sosyal tesis, kısa süre sonra ticari etkinliklerde kullanıldı.
-
Bursa’da tarihî bir kültür varlığının restorasyon ihalesini alan şirketin aynı zamanda o vakfın yöneticisi olduğu belirlendi.
Otlu, “Bu örnekler istisna mı yoksa fiilî işleyişin habercisi mi?” diye sordu.
Denetimsizlik ve kamu zararına dikkat çekildi
Vakıfların taşınmaz tahsislerinde denetim sorunlarına vurgu yapan Otlu, Sayıştay raporlarında bazı vakıfların tahsis bedellerini toplamadığını, süre dolmasına rağmen fiilen kullanımın devam ettiğini belirtti. Bazı vakıflar bedelsiz aldıkları taşınmazları üçüncü kişilere kiralayarak gelir elde ediyor. Otlu, “Bu kanunla yetki büyüyor ama hesap verme küçülüyor” dedi.
Tarihî örnekler ve uyarılar
-
TÜGVA’nın İstanbul Büyükada İskelesi’ni yıllarca sözleşmesiz kullanması
-
Ankara’da belediyeye ait bir spor alanının vakfa tahsis edilip kısa sürede özel etkinliklerde kiralanması
-
Hatay’da deprem öncesi kamu arazisinin bir vakfa verilmesi
Otlu, bu kanunun benzer uygulamaları sistemleştireceğini belirtti.
Halk yararı ve kamu mülkiyeti vurgusu
Otlu, “Mesele ideolojik değil. Kamu mülkü halkın mı olacak yoksa imtiyazlı vakıfların mı? Kamu arsası, tarihî eser, sosyal tesis neden ve hangi kriterle bir vakfa veriliyor? Çoğu durumda halk hiçbir şey kazanmıyor. Kazanan iktidara yakın sermaye grupları veya vakıf gruplarıdır” dedi.
Otlu, Marx’ın “Devlet egemen sınıfın ortak işlerini yürüten komitedir” sözünü hatırlatarak, kanunun egemen sınıf ve iktidara yakın sermaye bloklarının çıkarını kolaylaştırdığını belirtti.
DEM Parti’den net tavır
Otlu, “Kamu malının vakıf kılıfı altında sermayeye aktarılmasına izin vermeyeceğiz. Kamu yararını yok eden hiçbir düzenlemenin arkasında durmayacağız. Bu ülkenin taşının, toprağının, tarihinin, kamusal alanların talana açılmasına sessiz kalmayacağız. Bu kanunu DEM Parti olarak reddediyoruz” ifadelerini kullandı.