Yusuf Tekin, bu ülkede çocukları ölüme gönderen bakan olarak anılacaksınız
Emek Partisi Milletvekili Sevda Karaca, TBMM’de yaptığı konuşmada MESEM programı kapsamında yaşamını yitiren çocuklarla ilgili sert eleştiriler yönelterek, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’i hedef aldı. Karaca, çocuk işçiliğinin devlet eliyle yaygınlaştırıldığını belirterek şu ifadeleri kullandı:
Karaca, sözlerine çocukların ölümünü hatırlatarak başladı:
“16 çocuk nerede öldü? Devlet eliyle çocukların gönderildiği MESEM’lerde, fabrikalarda öldü. Olgu nerede öldü bu çocuklar? Nerede öldü? Nerede öldü bu çocuklar? Anasının babasının evinde mi öldü bu çocuklar? MESEM öğrencisi bu çocuklar. MESEM programıyla gönderdikleri işletmelerde öldü. Nerede öldü bu çocuklar? Ölen çocuklar.”
Karaca, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e seslenerek:
“Siz bu ülkede adı en çok bilinen bakansınız Yusuf Tekin. Sadece bugün değil yarın da gayet fazlaca anılacaksınız bu memlekette ama yarattığınız yıkımla anılacaksınız. Devlet eliyle çocukları en çok ölüme gönderen Milli Eğitim Bakanı olarak anılacaksınız. Çocukluklarını ellerinden aldığınız yurttaşların ahıyla anılacaksınız.”
dedi.
“2002’de eğitim yatırımı %17 idi, bugün %8’e düştü”
Karaca, hükümetin sık sık yaptığı 2002 kıyaslamasına atıfta bulunarak eğitimdeki çöküşü rakamlarla anlattı:
“2002’de eğitimde yatırıma ayrılan pay %17 iken %8’e kadar geriletmişsiniz. Sizin kendi bakanlığınızın strateji belgesi bile eğitime ayrılan ödeneklerden yatırım ödeneği yetersiz diye bas bas bağırıyor ama binlerce derslik yaptık diye burada bize açıklama yapıyorsunuz.”
Eğitimdeki gerilemeyi somut verilerle aktaran Karaca şöyle devam etti:
“Okul sayısı 2024-2025 eğitim öğretim döneminde bir önceki döneme göre 1500’e yakın azalmış. Anaokulu sayısı yarı yarıya düşmüş. 4-6 yaş Kur’an kursu sayısının yarısına kadar inmiş ama derslik sayıları artıyor. Bu matematikle çocuklar tabii ki PISA’da, TIMSS’te hatta yerli milli ‘abide’de sınıfta kalır.”
“Yatırım iki yere gidiyor: İmam hatipler ve meslek liseleri”
Karaca, MEB’in resmi belgelerini işaret ederek:
“Sizin kendi belgeleriniz eğitimdeki yatırımın iki temel kanala aktığını açık açık söylüyor. Biri imam hatipler, diğeri meslek liseleri. Derslik başına düşen öğrenci sayısı imam hatiplerde az ama okul pansiyon olanağı, ekonomik destekler gırla.”
ifadelerini kullandı.
“Bu ülkenin en büyük utancı meslek liseleri”
MESEM’ler ve meslek liselerindeki sömürünün ulaştığı boyutu anlatan Karaca şöyle konuştu:
“Sizin en büyük övüncünüz, bu ülkenin en büyük utancı olan meslek liseleri. Kamuda meslek lisesi sayısı akademik lise sayısını geçti. Hâlâ konteyner okullarda öğrenciler var ama 258 sanayi bölgesine bir parmak şıklatmayla mesleki eğitim büroları kurdunuz. Okul kondurdunuz. Yetmiyor, bir de OSB’lere toplama kampı gibi yurt yapmaya niyetleniyorsunuz. Çocuklar patrondan ustadan başka bir şey görmesin istiyorsunuz.”
2002 ile bugünü tekrar kıyaslayan Karaca:
“2002’de devletin eğitim yalanıyla ölüme gönderdiği çocuk sayısı sıfırdı. Geçen hafta Alperen’le birlikte 16 oldu bu sayı. Birinin bile adını anmadınız siz burada.”
dedi.
“Resmi çocuk işçiliğini ortaokula indirdiniz”
Karaca, çocuk işçiliğinin yaygınlaştırıldığını belirterek:
“Önce ortaokula indirdiğiniz resmi çocuk işçiliği, şimdi de bölge okulu, ihtisas okulu, sektöre entegre okul diye bir rezaletle el yükseltiyorsunuz.”
“Sektör içi okul diye pazarladığınız şey, patronlara ücretsiz işgücü”
Karaca, Çorum OSB’deki uygulamayı örnek göstererek:
“Sektör içi okulun ilk reklamını yaptığınız şeyin ne olduğunu söylüyorum: Memleketin yeraltı kaynaklarını yağmalamak için zeytinlikleri yok eden ‘ahlakçının’ tornası. Çorum OSB’nin ortasına bir bina dikmiş, kendisine kuyumculuk elemanı yetiştiriyormuş.”
Karaca, patronlara sağlanan imtiyazlara tepki gösterdi:
“2,5 trilyon liralık cirosu olan dostunuza 6 yıl boyunca 200 çocuğun bedava emeğini bir imzayla armağan ettiniz. Fabrikanın içinde çocuklara sınıf diye verilen yere bakın. Çırak ücreti ödenseler ayda 1.3 milyon lira işsizlik fonundan bunun cebine akıyor.”
“Yoksulun çocuğunu köle edip bir de üzerine para veriyorsunuz”
Karaca, şu sözlerle devam etti:
“Siz yoksulun çocuğunu ahlakçılara köle edip bir de üstüne para veriyorsunuz. Çocukları sonra çalıştıracağız diye övünmesi ahlakçılara düşüyor.”
İsmet Kazcıoğlu Otomotiv örneğine değinerek:
“Fabrikanın içine iki oturak atmışsınız adına okul diyorsunuz. Çocukları 14 yaşında ensesinden tutup patronlara emanet ettiğiniz yeni düzen gerçekten bu.”
“Meslek lisesi öğrencileri üzerinden ne kadar ciro yapıldığını açıklayın”
Karaca, Bakan Tekin’e şu soruyu yöneltti:
“Meslek lisesi öğrencileri üzerinden katlanan ciroları neden açıklamıyorsunuz? Çünkü arkada çok büyük bir çocuk sömürüsü var. Çocukların üstünden milyonlar kazanılıyor.”
“Öğrenci başına 77 bin lirayı patronlara veriyorsunuz, çocuklara bir öğün yemeği çok görüyorsunuz”
Karaca, ücretsiz yemek hakkının gasp edildiğini hatırlatarak şunları söyledi:
“Özel meslek lisesi patronlarına öğrenci başına 77.000 liraya kadar para vermeyi biliyorsunuz ama çocuklara bir öğün ücretsiz yemek vermeye bütçe yok diyorsunuz. Geçen yıl 948 meslek lisesine 421 milyon lira öğle yemeği parası ödemişsiniz. Demek ki var.”
“3 Aralık’taki davada hesap vereceksiniz”
Karaca, konuşmasını şu çağrıyla sürdürdü:
“Sayın Bakan, 3 Aralık’ta davamız var. Davalı olan sizsiniz. Kadınlar sizi dava etti. Bir öğün ücretsiz yemek hakkımızdı, bir dönem sağlandı, sonra mesnetsizce elimizden alındı. Gelin yaptığınız konuşmaları çocuklarını aç aç okula gönderen annelere de anlatın.”
“Bu ülkenin kamuoyu ücretsiz yemek istiyor”
Karaca, sözlerini şöyle tamamladı:
“Sürekli kamuoyu diyorsunuz, alın size kamuoyu! Bugün herkes bir öğün ücretsiz yemek için ses yükseltiyor. Gelin davada deyin ki ‘Ben o parayı sermayenin çocukları kul etmesi için ayırdım.’ Kadınların yüzüne söyleyin. Hadi bakalım.”