Mayısın bende bıraktıklarının tek karşılığı yorgun bir gelecek. En büyük kaybımın bende yarattığı hasarlarla yola devam etmek oldukça güçleşiyor bazen. Bir sevinip iki ağlayan, her sorunu yüreğini kanatana kadar kaşıyan biri olarak fazla mazoşist bir yapıya dönüşebiliyorum böyle acılı zamanlarda.

Nasıl anlatayım ki size?

Siz hiç babanızı kaybettiniz mi?
Sizi sarıp sarmalayan her şeye ve herkese karşı sizi karşılıksız koruyan kaç insan girer ki hayatınıza bir düşünün. Ben düşündüm, bulamadım. Herkes beklentisi doğrultusunda sizi sever ya da sizden nefret eder. Ama babanız öyle mi?

Gülay Morgül

Değil

O yüzden hiç düşmeyeceğimi sandığım bir kuyuda sarsılıyor cümleler. Hepsi karmakarışık. Harfleri topluyorum gelecekten, geçmişi yeniden inşa etmek için. Çok zor biliyor musun baba, yardımın gerek yine. Yalnız bu anneme yardım etmek için perdeyi asmana benzemez, bu kollarımdan tutup beni omzuna asmaya benzer. Bilmem yapabilir misin? Babalar her şeyi yapar yalanı değil bu sen yaparsın biliyorum. Yaşasaydın hiç bırakmazdın ellerimi, ama yine yaparmışsın gibi geliyor bana, yine tutarmışsın gibi geliyor ellerimi. Çünkü her zorluğa düştüğünde bunlarla nasıl baş ettiğini hatırlıyorum. Zaman zaman haksızlık karşısında asıp kesmeni, bazen en sert insanlara en yumuşak halini sergilemeni, hastalandığında gösterdiğin sabrını ve hayatla bitmek bilmez mücadeleni. Babamın kızıyım bende. Bazen içime kapanıp üzüldüğümde bunları unutuyorum sanma, bazen dibe çöktüğüm doğrudur lakin hepsi yeniden ayağa kalkabilmek için. İzlediğimiz bir filmde sende demiştin zaten “Boksörler yere düştüğünde değil ayağa kalkamadıklarında yenilir” ben yine kalktım baba. Ben yine kalkacağım, sadece bugün buruğum yine ardından. Yine gözlerim nemli. Dalarken boşluğa yıllar önce bir an'a gidiyor kalbim. Mahalledeki evimizin damında yine bir akşam oturuyoruz maaile. Sen bir kadeh doldurmuşsun yine, şiirler dağılıyor ortalık yere. Benim bardağımda soğuk bir limonata, sen yapmışsın sabahtan. Biz yine geleceğe türküler söylüyoruz.

Sanki hiç ölmeyecekmişsin gibi, sanki hiç ölmemişsin gibi.
Belki de en başından başlamak gerek, bir sabah ağlayarak uyandığımda sıcacık koynunda uyanmam gerek. Kulağıma adımı fısıldadığın ana dönmek ve seni yeniden bulmam gerek. Geleceğe en uzak gün geçmiş zaman olduğuna göre saçmalıyorum işte. Hayat ileriye doğru yaşanıyor biliyorum, o zaman yine ben geleceğim sana,
Hiç gitmemişsin gibi,
Hiç gitmemişim gibi…

Editör: TE Bilisim