Türk-İş Genel Başkanı, asgari ücret görüşmelerine ilişkin değerlendirmelerde bulunarak “Bu ücretle bir ayı bırakın, bir haftayı tamamlamak mümkün değil” dedi. Çalışma Bakanı’nın dün saat 14.30’da Türk-İş’ten ayrıldığını belirten Başkan, yaklaşık iki aydır süren görüşmelerde temel ilkelerin hâlâ netleşmediğini vurguladı.
Başkan, Türkiye’de 9 milyon kişinin asgari ücretle çalıştığını, küçük işyerlerinde çalışanların büyük bölümünün de zaman zaman asgari ücretin altında maaş aldığını hatırlattı. Sendikal örgütlenmenin düşük olduğu yerlerde sorunların büyüdüğünü söyleyerek, “Sendikanın olduğu yerde böyle bir tablo yok” dedi.
Geçen yıl belirlenen asgari ücret sürecini hatırlatan Türk-İş Başkanı, rakam iyi olduğunda hükümet ve işverenin öne çıktığını, düşük kaldığında ise fatura sendikalara kesildiğini ifade etti. Bu nedenle bu yıl komisyonda yer alıp almama tartışmasının sürdüğünü dile getirdi.
“Kira, gıda, eğitim ve ulaşım olmadan gerçek hesap yapılamaz”
Türk-İş, TÜİK’in enflasyon sepetinde ilk 20 kalem arasına kira, gıda, eğitim ve ulaşımı dahil etmesi gerektiğini savundu. Başkan, “Bu dört kalem dar gelirliyi doğrudan ilgilendiriyor. Basit bir hesapla bile geçen seneye göre kaybın ne kadar olduğu ortada” dedi.
Asgari ücretin belirlenmesinde temel kriterlerin açıklanmasını isteyen Başkan şu çağrıda bulundu:
“Bir yıldaki kayıpları ortaya koysunlar, geçen yıldan kalan farkı eklesinler, üzerine refah payı koysunlar ve kamuoyuna açıklasınlar.”
“Komisyonda karar yine hükümetin oluyor”
Asgari ücret tespit komisyonunun yapısının yıllardır adaletsiz olduğunu vurgulayan Başkan, “Komisyonda ne işçinin dediği oluyor ne işverenin; sonuçta hükümetin dediği oluyor” ifadelerini kullandı.
Çalışma Bakanlığı'nın komisyon yapısının değişeceğine dair sinyal verdiğini, ancak bunun henüz resmi bir belgeye dönüşmediğini belirterek, “Resmi yazı gelmeden adım atmayız” dedi.
Vergi, promosyon ve sendikal haklar: “Asgari ücret kadar önemli sorunlar var”
Başkan, yalnızca asgari ücretin değil;
-
çalışanların vergi yükü,
-
özel sektörde promosyonların işveren inisiyatifine bırakılması,
-
sendikal örgütlenmenin önündeki hukuki engeller
gibi konuların da çözüm beklediğini vurguladı.
“12 ay çalışıp 2 ay vergi ödüyoruz, promosyon işçinin parası ama patron karar veriyor. Sendika örgütlendiğinde işveren hemen mahkemeye gidiyor, davalar yıllarca sürüyor. Bunlar da en az asgari ücret kadar önemli” dedi.
“Rakamı açıklamak onların görevi”
Asgari ücret ne olmalı sorusuna ise Başkan şu karşılığı verdi:
“Kira ne oldu, gıda ne oldu, eğitim ne oldu, ulaşım ne oldu? Bu kalemleri koysunlar, geçen yılın kaybını eklesinler, refah payını eklesinler. Rakamı çıkarmak onların görevi.”