Socialist Equality Parti-Sosyalist Eşitlik Partisi: "Amerikan emperyalizmi ve onun bölgedeki ileri karakolu İsrail, İran’a karşı yasa dışı ve kışkırtılmamış bir saldırı savaşını tırmandırma hazırlığında. ABD’nin nükleer kapasiteli B-52 bombardıman uçakları ve uçak gemisi grupları, İran’a yönelik kapsamlı bir saldırı için konuşlanıyor."

Neredeyse çeyrek yüzyıl önce Afganistan ve Irak’ı işgal eden ABD yönetici sınıfı, şimdi çok daha büyük ve 90 milyondan fazla nüfusa sahip bir ülkeye karşı benzer bir saldırıya hazırlanıyor. Bu savaş:

  • 1979’da ABD destekli Şah rejimini deviren İran halkının kazanımlarını yok etmeyi,

  • Ortadoğu’nun enerji kaynakları ve küresel deniz ticareti üzerindeki denetimi ABD tekeline almayı,

  • Derinleşen ekonomik kriz ve olası mali çöküşü yağmalamayla durdurmayı,

  • Ve içerde büyüyen toplumsal öfkeyi dış savaşa yönlendirmeyi amaçlıyor.

Bu savaşın sonuçları, yalnızca İran halkı için değil, tüm Orta Doğu ve dünya için yıkıcı olacaktır.

Emperyalist “Terör” Söyleminin Ardındaki Gerçek

ABD ve müttefikleri, savaş propagandasının dozunu artırıyor. İran, “terör devleti” ve “varoluşsal tehdit” olarak resmediliyor. Ancak bu söylemler, geçmişteki büyük yalanları hatırlatan kirli bir sis perdesinden ibaret: Irak’ın “kitle imha silahları” yalanı, İsrail’in Gazze’deki soykırımsal saldırıları, hastane bombalamaları ve açlıkla kuşatma politikaları unutulmadı.

WSWS Başkanı David North, 2003’te Irak’a yönelik “şok ve dehşet” saldırısının başladığı gün yazdığı gibi:

“Amerikan emperyalizminin dünyayı fethetme planı bir felaketle sonuçlanacaktır.”

Savaş İran’a Değil, Tüm İnsanlığa Karşı

Bugün Trump ve onun mali oligarşik arka planı, İran halkıyla birlikte tüm insanlığı tehdit ediyor. Bu saldırının arkasında sadece askeri güç değil, kapitalist-emperyalist çıkarların vahşi ittifakı bulunuyor.

ABD’de Trump karşıtı “No Kings” protestolarına milyonlarca kişi katıldı. Washington Post’un anketine göre Amerikalıların neredeyse 2’ye 1 oranla İran’a karşı savaşa karşı çıktığı ortaya çıktı.

İran’a Yönelik Saldırıya Sosyalist Tutum: Sömürülen Halkların Yanında

İran’ın yönetici sınıfı burjuva milliyetçiliğine dayalı, gerici bir rejimdir. Ancak savaş koşullarında sosyalistlerin görevi, emperyalist saldırıya maruz kalan ülkelerin yanında yer almak, bu direnişi meşru ve ilerici bir mücadele olarak tanımlamaktır.

1937’de Japonya’nın Çin’e saldırısını yorumlayan Leon Troçki’nin şu sözleri bugün de geçerlidir:

“Japonya’nın mücadelesi emperyalisttir ve gericidir. Çin’in mücadelesi kurtarıcıdır ve ilericidir… Çin’in zaferi, Japonya’da sosyal devrimi ve Çin’de sınıf mücadelesinin dış baskıdan kurtularak serbest gelişimini getirecektir.”

Gerçek Alternatif: Uluslararası İşçi Sınıfının Devrimci Gücü

ABD’nin ve İsrail’in elinde korkunç bir askeri üstünlük olabilir. Ancak tarihte defalarca görüldüğü üzere, bu tür emperyalist güçleri durduracak yegâne güç, ezilen halklar ve işçi sınıfının örgütlü gücüdür. Orta Doğu’da, Asya’da, Afrika’da ve emperyalist merkezlerde biriken öfke, bu savaş makinesinin kırılabileceği asıl zemindir.

Trump’ın savaş politikası ile anayasal düzeni ortadan kaldırma yönündeki iç politikası aynı madalyonun iki yüzüdür. Bu savaşın bedelini, savaş bütçesine ayrılan trilyonlarca dolarla Amerikan işçi sınıfı ödeyecek.

Avrupa ve Diğer Güçler: Sessiz Ortaklar

Avrupa’nın İran’la yürüttüğü görüşmeler, Trump’ı durdurmayı değil; savaş sonrası pastadan daha büyük pay almayı amaçlıyor. Çin ve Rusya’nın ise emperyalizmle uzlaşma çabası dışında somut hiçbir adımı yok.

İran rejimi ise emperyalist saldırı karşısında halkı örgütlemek yerine, hâlâ Trump’a ve Avrupalı efendilere çağrı yapmayı sürdürüyor.

Çözüm: Sosyalist Devrim, Emperyalist Savaşa Karşı Direniş

Dünya savaşlarının doğrudan sonucu olan emperyalist çelişkiler, bugün yeniden bir dünya savaşının kapısını aralıyor. WSWS, Dördüncü Enternasyonal’in Uluslararası Komitesi ve Sosyalist Eşitlik Partileri, bu saldırıya karşı küresel bir işçi sınıfı seferberliği çağrısında bulunuyor.

İran, Orta Doğu ve dünya halkları için tek gerçek çıkış yolu budur.


Savaşları durdurmanın yolu, kapitalist sistemin kökten değişimi ve işçi sınıfının iktidarıdır. Sosyalist Eşitlik Partisi

Muhabir: Güven BOĞA