"10 yıl önce bütün güzellikleriyle hayatımıza giren Gezi Direnişi’nin yıl dönümünde, eşitlik, özgürlük, demokrasi ve adalet talebimizden vazgeçmiyoruz: KARANLIK GİDER, GEZİ KALIR!"

WhatsApp Görsel 2023-05-31 saat 20.11.19

Katılımcı kurumlar adına basın açıklamasını Av. Sevil Aracı Bek ortak metni okudu.

Basın açıklaması öncesi TİP üyeleri parti binasından Atatürk Parkına yürüyüş yapmak istedi fakat polis müdahalesiyle karşılaştı.

TİP'liler kendi binalarında bir araya gelerek Atatürk Parkı'na yürümek istedi. TİP'lilerin önünü kesen polis, slogan atıldığı gerekçesiyle müdahale etti. Müdahale sırasında avukat Baran Taygun Metin, vücudunun çeşitli yerlerinden yaralanıp, boğazı sıkıldı. TİP'lilerin çembere alan polis, uzun süre TİP'lileri bekletti. Adana Emek ve Demokrasi Güçleri temsilcilerinin araya girmesiyle TİP'liler polis ablukasında Atatürk Parkı'na geçebildi. 

WhatsApp Görsel 2023-05-31 saat 20.22.45

Aracı açıklamasında; "Dünyaya örnek olan, umut veren, muktedirlerin ise hayalet gibi korktukları Gezi direnişi 10 yaşına girdi. 10 yıl önce Erdoğan iktidarının, aksi yöndeki mahkeme kararlarına rağmen Taksim Gezi Parkı’nda Topçu Kışlası’nı inşa etmeye kalkışması büyük bir tepkiye yol açmış, başta İstanbul olmak üzere bütün kentlerde milyonlarca insanın katıldığı bir halk hareketine sebep olmuştu. Direniş Gezi Parkı’ndaki çadırların sökülüp gençlerin polis zoruyla çıkarılmasından sonra da tüm illere yayılarak sürmüş, direniş sırasında 8 insan polis eliyle öldürülmüş, çok sayıda kişi yaralanmıştı" dedi.

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri adına Aracı konuşmasına şu şekilde devam etti;

Gezi direnişi bu kısa süre içinde alternatif yaşam formlarının, çeşitli mücadele pratiklerinin, birlikte karar almanın ve kolektif dayanışmanın örneklerini sergileyerek toplumun çeşitli kesimlerini ortak bir talep etrafında toplayabilmeyi başarmıştı. Bu birikim hem geçmiş mücadelelerin birikiminden yararlanmış hem de kendisi de bu birikime eklenen bir deneyimi miras bırakmıştı.

Gezi Parkındaki ağaçların kesilmesine tepki olarak başlayan ve giderek mevcut iktidarın değişmesi mücadelesine evrilen bu halk hareketi iktidar tarafından hem şiddetle dağıtıldı hem de ideolojik mücadelenin konusu haline getirildi. Toplumdaki kutuplaşmada “Geziciler” iktidar tarafından yeni bir hakaret kavramı olarak kullanıldı. Gezicilere; “çapulcu, sürtük” gibi yakıştırmalar bizzat Erdoğan tarafından yapıldı. “Benim baş örtülü bacıma saldırdılar” yalanı defalarca yakalanmasına rağmen kullanılmaya devam edildi. “Camide içki içenler” aradan geçen yüzlerce cumaya rağmen açıklanamadı. 

Oysa yıllardır Gezi eylemlerinin kaynağını, kışkırtıcısını arayan iktidar dönüp aynaya bakmalıdır. İktidarın toplumu boğan otoriterliği, ülkeyi bir ticarethane olarak gören anlayışı, parkların yerini betona çevirme isteği, evlerimizin içine kadar giren yaşama müdahale tutumu, örgütsüzleştirerek ekmeğe muhtaç hale getirdiği emekçilere olan düşmanlığı Gezi eylemlerinin temelini atmıştır.

Defalarca yargılanmak istenen Gezi, bir demokrasi bildirisidir. Gezi, halkın aralarındaki ayırımları bir yana bırakarak demokrasiye sahip çıkma manifestosudur. Gezi, ülkenin ağacına, toprağına, suyuna, demokrasisine, özgürlüğüne bağlanma eylemidir. Gezi, darbelere, dış müdahalelere karşı halkın kaderini eline almasıdır. Gezi ağaç kesme ile kalekol yapımı arasındaki ilişkiye işaret ederek İstanbul’dan Lice’ye uzanan halkların kardeşliği köprüsünü kurmuştur.

Gezi direnişini, 10’uncu yılında geriye miras olarak bıraktıklarıyla anıyoruz. Halk, cesaretle atıldığı mücadele sayesinde kendisini hiçe sayan kararların alınamayacağını göstermiştir. Bu tecrübe geçmişe ait bir kıymet olmanın çok ötesinde; işçi ve emekçilerin hak mücadelelerine hala ışık tutan güncel bir derstir.

 Gezi “birleşe birleşe kazanma”nın ne demek olduğunu gösteren bir deneyimdir. Bütün itibarsızlaştırma çabalarına karşın, muhtemel bir Gezi, iktidarın korku kaynağıdır. Gezi ısrar ve inadı deprem zamanındaki dayanışmada, tek adam düzenini yıkmak için sandığa giderken, Boğaziçi kayyumuna karşı direnişte ve daha birçok yerde yaşamaktadır.

WhatsApp Görsel 2023-05-31 saat 20.11.17

Gezi’ye duyduğu öfkeyi 6 yıl sonra açılan davaların sonucunda 7 kişiyi tutuklatarak gösteren AKP iktidarı yargının üzerinden elini çekmeli ve Mücella Yapıcı ve arkadaşları serbest bırakılmalıdır. Parlamentoya seçilen Can Atalay da derhal serbest bırakılarak Meclis’e gidebilmelidir.

Bizler Adana Emek ve Demokrasi güçleri olarak Gezi Direnişini ve bu dönemde kaybettiğimiz canlarımızı emekçilerin yeni mücadelelerinde yaşatacağız. Her milliyet, inanç ve cinsiyetten emekçilerin haklı mücadelesini Gezi ruhuyla selamlıyor, mücadelemizin süreceğini bir kez daha ilan ediyoruz.

10 yıl önce bütün güzellikleriyle hayatımıza giren Gezi Direnişi’nin yıl dönümünde, eşitlik, özgürlük, demokrasi ve adalet talebimizden vazgeçmiyoruz: KARANLIK GİDER, GEZİ KALIR!

Adana Emek ve Demokrasi Güçleri

Editör: Haber Merkezi