Yaşar Kemal Vakfı Başkanı Ayşe Semiha Baban Gökçeli ve Altın Koza Genel Müdürü Hüseyin Orhan; “Bir Evren; Yaşar Kemal’in Çukurova’sı“ ile ilgili çalışmaları Habere Güven ile paylaştılar.
Adana Büyükşehir Belediyesi, Yaşar Kemal Vakfı ve Altın Koza işbirliğiyle hazırlanan broşürde konunun önemine şu şekilde dikkat çekildi;
“Adana Büyükşehir Belediyesi, Yaşar Kemal Vakfı ve Altın Koza işbirliğiyle yapılmasını planladığımız "Bir Evren: Yaşar Kemal'in Çukurova'sı" etkinlikleri kapsamında gençliğin Çukurova’nın çok zengin somut olmayan kültürel mirasına ve unutulmaya yüz tutmuş değerlerine duyarlığını geliştirmek ve farkındalıklarını arttırma amaçlı bir program hazırlığındayız.
Çukurova, özellikle Adana, hala canlı olan gelenek, görenek, el sanatı, sözlü anlatım, yemek, özel günler gibi zengin bir somut olmayan kültürel miras içinde yaşıyor. Bu kültürel miras zenginliğinin tanınması, değerinin bilinmesi dayanışma ve birlik duygusunu güçlendirir, bir yaratıcılık kaynağı olarak tanımlanabilir.
Yaşar Kemal’in Binboğalar Efsanesi de böyle bir çalışma için uygun bir çıkış noktası. Biz de bu kitaptan yola çıkarak bu yıl yeni bir atölye, daha doğrusu öğrencilerin okullarında kendi öğretmenleriyle yürütecekleri bir çalışma grubu modeli öneriyoruz.
Bu modele göre gönüllü öğretmenlerimiz aracılığı ile kendi bulundukları okullarda istekli ve konuya duyarlı öğrenciler ile birlikte rekabete yönelmeden ve gençlerin yaratıcılıklarını öne çıkaracak bir çalışma planlıyoruz.
10 Ocak 2023 tarihindeki panel ile başlayıp 11 Ocaktaki öğretmenlere yönelik yapılacak olan Prof. Muhsine Helimoglu Yavuz “Çalışma Yöntemi Bilgilendirme" toplantısı ile devam edip 11 Marta kadar sürecek etkinliğimizde siz değerli öğretmenlerimizle birlikte olmak bizleri çok mutlu edecektir.”
YAŞAR KEMAL VAKFI BAŞKANI AYŞE SEMİHA BABAN GÖKÇELİ: BU YIL KİTABIMIZ BİNBOĞALAR EFSANESİ
Bir süredir Zeydan Başkan öncülüğünde, Altın Koza ile birlikte Yaşar Kemal Günleri yapıyoruz.
Bu günler anma değil aslında, gençlerle birlikte keşif süreçleri.
Çukurova'dan yola çıkarak, yaşamımızı zenginleştiren, güçlendiren, ufkumuzu tüm dünyaya açan zevkli keşif süreçleri...
Bunun için her yıl Yaşar Kemal'den seçtiğimiz bu yapıt ile yola çıkıyoruz. Bu yıl kitabımız Binboğalar Efsanesi.
Bu roman, Yörüklerin iskanı ile yaşanan acıları anlatır. Romanı, biten bir yaşam biçimine ağıt diye nitelendiren eleştirmenler vardır. Ancak romanın merkezinde bir kılıç vardır, bin yıllık geleneğin, birikimin, göz nurunun, yaratıcılığın gururudur bu kılıç.
Eşyanın değeri görecedir, yaşama göre, gören göze göredir. Bu roman aynı zamanda o kılıca yüklenmiş bütün bir anı ve değer birikiminin yok olmasına duyulan acının anlatımıdır.
Böyle bilgiler, insanların yaşadıkları toplumlardaki yaratıcılık, inanç, görenek, alışkanlıklar ve benzeri yaşanmışlıkları içeren bütüne "Somut Olmayan Kültüre] Miras" deniyor. UNESCO, Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi ile tüm bu unsurların titizlikle korunması gereğini Birleşmiş Milletler güvencesi altına almıştır. Bu sözleşme ile kültür kavramının bir üst düzey yaşam ve beğeni düzeni olduğu anlayışı resmen yıkılmış, yaşanmışlığı yansıtan tüm zenginliklerin değeri vurgulanmıştır.
Kuşaktan kuşağa aktarılan bu mirası, doğamızı, geçmişimizi tanıyarak, sürekli olarak yeniden yaratırken kültürel çeşitliliğimizin, yaratıcılık birikimimizin değerini yeniden keşfederiz.
