KANUNLAR YAP-BOZ TAHTASINA DÖNDÜ!

MECLİSİN TÜM YETKİLERİ ALINIYOR!

“BEN BİLMEM CUMHURBAŞKANI BİLİR” DENİYOR!

“Yine KHK’larla yap-boz tahtasına çevirdiğiniz bir Kanuni düzenleme için geldik.

Siz yapıyorsunuz Anayasa Mahkemesi haklı olarak bozuyor.

Meclisin tüm yetkileri alınıyor. "Ben bilmem, Cumhurbaşkanı bilir." deniliyor, "Ben anlamam, Cumhurbaşkanı anlar." deniliyor. Meclis hakikaten devreden çıkarılıyor, bunu söylemek lazım. Bu torba yasa meselesi de her zaman söylediğimiz gibi torba mı, çorba mı belli değil, işin içerisinde her şey var.

         Şimdi, bedelli askerlik yapmış arkadaşlarımız Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgili düzenleme yapıyor yani ilginçtir, ömürlerinde bir gün askerlik yapmamış insanlar Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgili düzenlemeler yapıyorlar. Sonra bir çuvala doldurup önümüze getiriyorsunuz.

Ayıklaması da bize düşüyor.

Yine öyle bir teklif var önümüzde.

İçinde ne yok ki?

Şans oyunları bayiliği var.

TSK’da düzenleme var.

Gümrük muafiyetleri var.

Var da var..

ŞANS OYUNLARI BAYİLİKLERİ SÜİSTİMALE AÇIK HALE GELİYOR!

 

“2.Maddeyle, bayiliklerin nerede kurulacağını, sayısı, bayi müracaatlarını değerlendirme, denetim ve kontrolleri, Spor Toto Teşkilat Başkanlığı tarafından kısmen ya da tamamen özel hukuk tüzel kişilerine devredilebilecek ya da mal/hizmet satın alma usulüyle gördürülebilecek.

Bu madde Anayasa mahkemesi mevcut KHK’yı iptal etse de halen uygulanıyor ve siz bunu kanunla kalıcı hale getiriyorsunuz.

Bu yanlış. Özellikle kamunun bayilikler üzerindeki kontrol/denetim yetkisinin kısmen ya da tamamen devredilmesi birçok süistimale,kayırmacılığa ve denetimsizliğe yol açabilecek bir durum.

86 MİLYON DOYURAMADIK SEN NEYMİŞSİN DEMİRÖREN!

 

Biliyorsunuz Milli Piyango'nun 2020 yılında Demirören'e satışı yapıldı. Ama bu satış da ardında birçok şaibeyi barındıran bir satıştı.

Demirören’e havuz medyası kursun diye vatandaşın hakkı olan Ziraat Bankası'ndan 700 milyon dolar kredi verildi. 2018 yılında 700 milyon dolar verilen kredinin faizi bile ödenmedi.  Ben söylemiyorum Sayıştay raporları söylüyor. Demirören Grubu’nun borcunun bugün itibariyle 30 milyar lirayı aştığını belirtiyor.

Bu kadar kredi verildiği gibi zararını karşılamak için de  bir tür "hediye" olarak Milli Piyango ihalesi verildi.

Burda bitti mi peki bitmedi!

 

2020 yılında 10 yıl süreyle işletmesi için Demirören Holding ve İtalyan Sisal ortaklığına devredilen Milli Piyango’nun 2023 yılında 400 milyon lira zarar ettiği ortaya çıktı.

 

Demirören bu zararı da devlete ödetti. 

400 milyon lira zarar eden Milli Piyango, Varlık Fonu'na aktarması gereken 356 milyon lirayı aktarmadı.

 

Arkadaşlar, sizin içinize siniyor mu?

86 milyonun hakkını bir gruba yedirmek sizin vicdanınıza sığıyor mu?

Çiftçinin traktörüne haciz gelirken, ineğine icradan el konurken Zıraat bankasının Demirören’e peşkeş çekilen milyarları kul hakkı değil mi?

86 milyonun hakkı değil mi?

HER TELEFON BİR KUMARHANE!

OCAKLAR SÖNDÜ İNTİHARLAR ARTTI!

 

Bakın bir de bu işin daha önemli bir yönü var.

Bakın bu bahis konusu çok büyük bir tehlike!

Önce şunu söyleyelim. Bu işin yasalı yasadışısı olmaz bunu biz kabul etmiyoruz.

Yasadışı ya da yasal bahis farketmez en önemli sorunların başında kumar.

Özelleştirildikten sonra gidin milli piyangonun sitesine bakın.

Onlarca farklı kumar türü var.

Bir gecede bütün varlığınızı kaybedebileceğiniz şekilde düzenlenmiş oyunlar var.

Eskiden bir sayısal loto oynardın, yılbaşından yılbaşına bilet alırdın

Vatandaş iş bulamadıkça, geliri düştükçe çıkışı şans oyunlarında arıyor.

Vatandaş kumar batağına battıkça siz de vergi elde ediyorsunuz.

Bu yılın bütçesinde hatırlayın 55 milyar lira şans oyunları vergisi vardı.

5 yılda şans oyunlarından elde edilecek gelir 40 katına çıkmış.

Vergiyi salt bütçe için gelir gibi görürseniz, şimdiki gibi bir neslin kumar bağımlısı olmasına yol açarsınız.

Devlet üç kuruş gelir için vatandaşının kumar bağımlılığına saplanmasına izin verir mi?

Sanki kumarhane işletiyorsunuz!

Vatandaş değil Devlet kumarbaz olmuş!

Türkiye’de yasa dışı bahisin büyüklüğü gün geçtikçe artıyor.

Yaşanan ekonomik kriz, hayat pahalılığı ve gelir dağılımındaki adaletsizlik, yasa dışı bahis pazarını büyütüyor.

Bir taraftan Devletin vergi kaybı, diğer taraftan pırıl pırıl gençlerimizi kaybediyoruz. Bu gidişata el birliğiyle dur demeliyiz artık!

 

Bakın gençler ne yapıyor biliyor musunuz?

İşsiz güçsüz parasız çaresiz bıraktığınız gençler,

Banka hesaplarını yasadışı bahis çetelerine kiralıyorlar.

Kişilerin banka kartlarını kullanarak bankamatik bankamatik para tahsil ediliyor.

MASAK tarafından 2022- 2024 yıllarında 280.000’den fazla banka hesabına yasa dışı bahis nedeniyle el konuldu.

Geçen yıl yasa dışı bahis şüphesiyle 500 milyon TL ve 5.500.000 dolarlık işlem hesabı engellendi.

Sanal bahisle ilgili şimdiye kadar 422 bin site tespit edilmiş.

Peki bir azalma var mı yok!

 

Bahis,uyuşturucu, alkol, fuhuş bunların hepsi  “dindar” olduğunu iddia eden bir iktidar döneminde %500’lere kadar arttı.

Biz iktidarda olsak “Bu CEHAPE zihniyeti gençleri kumara sürüklüyor!” derdiniz.

Biz şimdi desek yeri değil mi?

“Bu AKP yönetimi gençlerimizi kumara sürüklüyor!”

 

15 TEMMUZ’DAN DERS ALMADILAR TSK’YI TARİKAT YUVASI YAPTILAR!

TEĞMENLERİN, SUBAYLARIN İHRACININ YOLUNU AÇACAKLARDI!

 

“Bir başka mesele, 3'üncü madde teğmen, albay rütbesindeki subayların terfi bekleme sürelerinin Cumhurbaşkanı kararıyla uzatılabileceğini veya kısaltılabileceğini düzenliyor. Bu da sakat bir madde değerli arkadaşlar.

 

Askeriye müesses nizamı olan en ciddi kurumumuz, binlerce yıllık geleneği, göreneği var; hiyerarşisi, yükselme şartları, süreleri belli bir kurum. Tüm kurumlarda yaptığınız gibi, burada da keyfiyet esasını getirirseniz bu müesses nizamı kökten bozarsınız.

 

 AKILLANMADINIZ! GEÇMİŞTE TSK’NIN MÜESSES NİZAMINI BOZDUNUZ!

15 TEMMUZDA UÇAKLARA BOMBAYI  HEP BERABER KOYDUNUZ!

 

“Geçmişte bozdunuz mu? Bozdunuz. Hatırlarsanız, 2009'dan, 2010'da başlayan süreçte ortağınız, sevgili hoca efendiniz FETÖ'yle birlikte, o cemaatle birlikte Türk Silahlı Kuvvetlerinin köküne kibrit suyu döktünüz.

DEVA Partili Avşar; “Elini kolunu kestiğiniz belediyelerle iş birliği nasıl olacak?” DEVA Partili Avşar; “Elini kolunu kestiğiniz belediyelerle iş birliği nasıl olacak?”

Mahkeme eliyle ne kadar yurtsever subay varsa tasfiye edildi, Türk Silahlı Kuvvetleri mahkeme kararıyla terör örgütü ilan edildi, Türk Silahlı Kuvvetlerinin komutanı Genelkurmay Başkanı terör örgütü lideri olarak mahkemede ağırlaştırılmış müebbede mahkûm edildi. Sonra, tasfiye edilip cezaevlerine gönderilenlerin yerine gelen subaylar da Meclisi bombaladı, Boğaz Köprüsü'nü bombaladı, 253 insanımızın ölümüne sebep oldu ama hâlâ ders alınabilmiş mi? Ders alınabilmiş değil.

Bakın, bu Türk Silahlı Kuvvetleri önemli, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kurucusu, ebedi Başkomutanı Mustafa Kemal Atatürk'ün ilkeleri, kurmuş olduğu değerler önemli, siz bunu sıkışınca hatırlıyorsunuz, Atatürk'ü sıkışınca hatırlıyorsunuz.

En son 15 Temmuz 2016'da hatırlamıştınız, Atatürk'ün, posterlerini AK PARTİ'nin binalarına boy boy asmıştınız, sonra tekrar unuttunuz, aklınızı başınıza hâlâ almadınız, hâlâ maalesef hem orduda hem devletin diğer kurumlarında ciddi bir tarikat örgütlenmesi olduğunu hep beraber biliyoruz. Bir tarikat örgütlenmesini desteklediğinizi de hep beraber görüyoruz, biliyoruz ama bu tarikatların başımıza neler açtığını da tecrübelerimizle sabit. 15 Temmuzda yaşadığımız şeylerden biraz ders çıkarmanızı bekliyoruz. 15 Temmuzda neler yaşadığımızdan biraz ders çıkarmanızı... 15 Temmuzdan değil 15 Temmuz süreci öncesinden çünkü bu 15 Temmuza giden taşları hep beraber döşediniz, o 15 Temmuzda kurşunu atan silahlara mermiyi hep beraber verdiniz, uçaklara bombayı  öncesinde hep beraber koydunuz -15 Temmuz 2016'da değil daha önce koydunuz- Boğaz Köprüsü'nde tankların yakıtını o süreçte, 2011'den başlayan süreçte hep beraber doldurdunuz. Dolayısıyla, Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapısıyla oynamanın kimseye faydası olmaz. Bu memlekette yaşayan herkesin göz bebeği Türk Silahlı Kuvvetleri, onu da bilginize sunmak istiyorum.

 

NUREDDİN YILDIZ'I BOĞAZİÇİ'NE, HALİL KONAKÇI'YI ODTÜ'YE REKTÖR YAPIN OLSUN BİTSİN!

GENÇLİĞİ DÜŞMAN İLAN ETTİNİZ!

        

“Şimdi, YÖK'ün tüm üyelerinin Cumhurbaşkanı tarafından seçilmesine olanak sağlayan madde iptal edilen hâliyle yeniden getiriliyor. Tamam, zaten atıyorsunuz yani hakikaten ya üniversitelerin seçimine bıraksanız ne olur? Zaten üniversitelerden, okuyan üniversitelerden, hele hele iyi üniversiteden nefret ediyorsunuz, tüyleriniz diken diken oluyor, ODTÜ'den nefret ediyorsunuz, Boğaziçi'nden nefret ediyorsunuz. Geçtiğimiz günlerde dünyaca ünlü, Türkiye'nin, herkesin önemsemesi gereken Boğaziçi Üniversitesinde bir önceki atadığınız rektör milletvekili adayınızdı.

Şimdi, geçen hafta bir olay yaşandı,  hakikaten Boğaziçi Üniversitesinde "6 yaşında kız çocukları evlendirilebilir." diyen meczuba konferans verdiriliyor. Rektör atama yetkileri sizde, YÖK atama yetkileri sizde, herhâlde Nureddin Yıldız'ı Boğaziçi'ne rektör yaparsınız, Halil Konakçı'ya ODTÜ'ye rektör yapın, tamamen kurtulun bu üniversite öğrencilerinden ama herhalde yapmaya çalıştığınız şey bu. Arkadaşlar, bakın, Türkiye'nin, herkesin göz bebeği olan bu üniversitelerin yapısıyla oynamanın, bu üniversitenin kültürüyle oynamanın, geleneğiyle oynamanın bize faydası olmaz. Çocuklarımızı eylemlerde gözaltına alarak, onları cezaevine atarak geleceklerini yok etmenin de Türkiye'ye faydası yok. Sonuçta o eylemlere katılan AK PARTİ'li çocuklar da var, AK PARTİ'ye oy veren ailelerin çocukları da var, MHP'ye oy veren ailelerin çocukları da var ama siz topyekûn gençliği düşman ilan etmişsiniz.

PKK İLE BARIŞ YAPARKEN CHP’YE SAVAŞ AÇTINIZ!

“Değerli arkadaşlar, Türkiye ilginç dönemleri yaşıyor. Bir taraftan "barış" diyorsunuz, CHP'ye savaş açıyoruz. Bir taraftan "barış" diyorsunuz, Gezi'ye savaş açıyorsunuz.  Bir taraftan "barış" diyorsunuz, PKK'yla anlaşıyorsunuz, üniversite öğrencilerine savaş açıyorsunuz, İmamoğlu'na savaş açıyorsunuz, CHP'ye savaş açıyorsunuz. Bunu da milletin takdirine bırakıyoruz.

Bakın, eğer bu ülkeye gerçek anlamda barış gelecekse adalet de gelir yani bu ülkeye gerçek anlamda bir barış gelecekse bilin ki arkadaşlar  toplumsal barışı sağlamakla olur. Hukuksuz bir Türkiye'de terörsüz bir Türkiye için razılık üretilebilir mi? Bunu takdirinize sunuyorum. Türkiye'yi otoriterleştiren, kutuplaştıran, ayrıştıran bir yönetimle memlekette demokratikleşme olmadan kalıcı bir barış olur mu? Parlamento zemini olmadan kalıcı bir barış olur mu? Bunu da dikkatlerinize sunmak istiyorum. Dediğim gibi, hem Türk Silahlı Kuvvetlerinin hem YÖK'ün yapısıyla oynayarak bir yere varamazsınız. Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği şeyleri tekrar tekrar Plan ve Bütçenin önüne getirmek de hakikaten Plan ve Bütçeyi anlamsız yere yormaktır. Diğer komisyonlara gitmiyor -biraz önce söylediğim gibi- askerliğini yapmamış arkadaşlar Türk Silahlı Kuvvetlerinin yapısını değiştirmeye çalışıyorlar.”

Editör: Haber Merkezi