"TİP’in “Defne biziz Biz defneyiz” ititfakına dayattığı aday ve ardından Hatay büyükşehir için yereli yok sayarak ilan ettiği Gökhan Zan adaylığı bu umutları berhava etti."
Emek Partisi Hatay İl Örgütü tarafından konuyla ilgili yapılan açıklama şu şekilde;
Yeni dönemin ruhu hükmünü sürdürüyor. Emekçilerin neredeyse politika dışına itildiği bir seçim daha yaşayacağız. Sınıf nesnelliğine dayanan farklı sınıfların çıkarını temsil eden politika unutturulmaya çalışılıyor. Rant ve rantın bölüşümünü temel alanlar sermayenin politik hattına kayıyorlar. İşçi sınıfı ve emekçiler, toplamda halkın çıkarları görmezden gelinerek sermayenin dümenine su taşınıyor. İlkeli politika ve kent çıkarına bir program yerine “her yol mubahtır” anlayışı hâkim kılınmaya çalışılıyor. İktidar sahiplerinin siyaset anlayışı bunu yapıyor ama demokrasi güçlerinin de bu noktaya düşmesi üzücüdür.
Kişilerin belirleyici olduğu bir politika tarzı işçi ve emekçilere bir şey sunmaz. Siyaset işçi emekçi sınıflar için olmalıyken popülist politik bir yaklaşımla berhava edilmeye çalışılıyor. Kişiler de marifetmiş gibi ‘parti önemli değil ben varım’ diyor. Program açıklamak, seçim bildirgeleri açıklamak, en geniş birlikleri oluşturmak yerine ünlü kişiler bulup aday açıklamak öncelik haline geliyor. Hal böyle olunca herkesin şikayet ettiği yeni tek adamlar üretmekten öteye geçilemiyor.
AKP’li LÜTFİ SAVAŞ CHP’Lİ OLDU
Lütfi Savaş daha Önce AKP’liydi, AKP aday göstermeyince CHP’de Hatay büyükşehir belediye başkanı oldu. AKP’de sürdürdüğü ranta dayalı, halkı dışta tutan belediyecilik anlayışını sürdürdü. Bir değişim ve dönüşüm geçirmeden, AKP politikasına bir laf etmeden ve en önemlisi aday olduğu CHP’nin sosyal demokrat politikasına dahi mesafesini koruyarak “beni seçeceksiniz, ben belirleyeceğim” diyerek yoluna devam etti.
İYİ PARTİLİ GÖKHAN ZAN TİP’Lİ OLDU
Gökhan Zan daha dün Meral Akşener’in rozet taktığı ve İyi partide Hatay milletvekili adayı olan bir isim. İyi bir kişi, düzgün karakterli biri olabilir. Ama hangi politik yaklaşımın sürdürücüsüdür? Hangi politik dönüşümü oldu. Tek özelliği popüler olması. Üstelik siyasal görüşleriyle popüler olmuş değil. Ünlü olmasının nedeni milli futbolcu olması. Dün milliyetçi, ertesi gün sosyal demokrat, bu gün sözde sosyalist. Ama hep ünlü bir milli futbolcu. Sosyalizmi bırakın tutarlı bir demokrasi ile emek mücadelesinin neresindedir? Gökhan Zan bugüne kadar hangi toplumsal hareketin içinde yer aldı? Emek, demokrasi, özgürlük ve barış mücadelesinin neresinde bulundu.
HATAY İTİFAKI MI CHP KÜSKÜNLERİ Mİ?
Her parti kendisi aday çıkarabilir kuşkusuz. Kimseye de hesap vermez. Ama ittifaklar, hem de demokrasi güçleriyle bu kadar yol yürümüşken ve yol alınmışken; TİP’in Gökhan Zan’ı Belediye başkanı olarak açıklarken duyurduğu ‘Hatay ittifakı” gerçekten kimden oluşuyor? Hatay halkının örgütlü kesimleri bile bundan habersiz. Hatay’da yerelde kurulan ittifak güçleri ile bu durum müzakere bile edilmemiştir. Ne EMEP’in ne TÖP’in, ne DEM’in ne Sol Partinin, ne Halkevlerinin, ne Kaldıraç’in ne de yerel insiyatif, platform, sendika ve meslek odalarının Gökhan Zan adaylığından haberi var. Peki Hatay ittifakı kim? Hatay ittifakı ‘aday gösterilmeyen CHP’liler, CHP’de belediye başkan adayı olamayan küskünler. Şimdi halkın ihtiyaçları, onların kendi geleceğini kuracağı, talepler ve programla bir araya geldiği bir siyaset mi bu adaylığı belirlemiştir yoksa TİP ile bazı kişiler mi?
HALK ÖZNE OLMALI KENDİ TEMSİLCİLERİNİ BELİRLEMELİDİR
Partimiz başından beri en geniş halk güçlerinin ortaklaşması ve emekten yana, demokratik, halkçı bir belediye programının belirlenmesi için halkın özne olduğu ve temsilcilerini kendisinin çıkardığı bir anlayışla hareket etti. Merkezi ve yerel bürokrasi egemenliğinin karşıtı olarak yerelin inisiyatiflerin vazgeçilmezliği ve bunun halk meclislerinde ifadesini bulması, demokratik halkçı elbette emekten yana yerel yönetim anlayışının belirleyici bir ilkesi olarak ortaya koydu.
Demokratik halkçı belediyecilik kavramı seçim öncesi ve sonrası halkı siyasete dahil eden bir yerden ele alınmadıkça yeni tek adamlar yaratmaya kapı aralayacaktır. Parti ve siyasal hareket merkezlerinin yerel iradeye müdahil değil destekleyici tutum geliştirmesi, demokrasiyi yerelden de tarif etme imkânı sağlayacaktır. Yerel yönetim sürecinin karar alıcı unsurlarının il, ilçe dinamikleri olarak görülmesi gerekiyor. Aksi bir tutum yerel unsurları pasifize eden bir durum yaratacaktır.
Kentin var olan sorunlarını o kentte yaşayanlarca çözülmesini sağlayacak bir anlayışla Defne’de çalıştay düzenlendi. Bunun için siyasi parti merkezlerinin yukarıda kuracakları ittifaklar yerine her yerelin kendine özgü yapısıyla, bileşenleriyle bu sürecin aşağıdan halkla birlikte örgütlenmesi hayata geçirilmeye çalışıldı. Bir yol da alındı. Demokrasi güçleri, emek güçlerinin gösterdiği çaba, yapılan toplantı ve çalıştay, halkta ciddi bir umut yarattı. Ancak TİP’in “Defne biziz Biz defneyiz” ititfakına dayattığı aday ve ardından Hatay büyükşehir için yereli yok sayarak ilan ettiği Gökhan Zan adaylığı bu umutları berhava etti.
Bu bilinçle hareket eden partimiz, yereldeki emek ve demokrasi güçleriyle birlikte halkımızın düzen siyasetine yedeklenmemesi için çalışmalarını sürdürmektedir.
EMEK PARTİSİ HATAY İL ÖRGÜTÜ
