TÜRKİYE İŞÇİ PARTİSİ ADANA İL ÖRGÜTÜ, “HAFTALIK 35 SAAT ÇALIŞMA-CUMARTESİ’Yİ KAZANACAĞIZ, 1 MAYIS’TA ALANLARA” BAŞLIKLI BASIN AÇIKLAMASI GERÇEKLEŞTİRDİ.

Adana’da Baraj Yolu Duygu Cafe önünde yapılan basın açıklamasını TİP Çukurova İlçe Başkanı Şenay Özcan okudu.

Özcan, “Avrupa’nın en uzun çalışma saatleri istatistiklerine sahip olan Türkiye, OECD üyesi ülkeler içerisinde de en yüksek haftalık ve günlük çalışma saatlerine sahip ülkelerden birisidir. Örneğin, Fransa haftalık 35 saatlik çalışma süresine bundan yaklaşık 25 yıl önce geçiş yapmışken Almanya toplu iş sözleşmeleri aracılığıyla kimi örneklerde bu süreyi 28 saate kadar düşürmüştür” dedi.

TİP Çukurova İlçe Başkanı Şenay Özcan sözlerine şu şekilde devam etti; Ülkemizde halihazırda yürürlükte olan 4857 Sayılı İş Kanunu ve onun belirlediği 45 saatlik haftalık çalışma süresi ise bırakalım işçilerin yakınları ile vakit geçirmesini, sinema, tiyatro, konser gibi kültürel faaliyetlere zaman ayırmasını, kendi mesleki ve sosyal gelişmelerine eğilmeleri gibi konulara zaman ayırmalarını, en temel fizyolojik gereksinimler açısından bile dinlenmelerine fırsat vermemektedir.

Çalışma saatlerinin azaltılması işçi sağlığı ve iş güvenliğinin geliştirilmesinden çevre sağlığının gözetilmesine, işçilerin yaşadığı her türlü stresin azaltılmasından toplumsal eşitsizliklerin azaltılmasına, emekçilerin geleceğe güvenle bakabildikleri bir hayat sürdürmesinin koşullarını olgunlaştırmaktan işsizliğin sınırlandırılmasına kadar ülkemiz işçi sınıfının hayatının hemen her alanında ve her düzeyinde olumlu bir değişim yaratacaktır.

Yapılan birçok bilimsel araştırma çalışma süreleri ile işçi sağlığı ve iş güvenliği arasındaki doğrudan ilişkiyi yansıtan bulgular sunmaktadır. Uzun çalışma süreleri fiziksel ve mental yorgunluğa sebep olmaktadır. Bu çok boyutlu yorgunluk ise büyük bölümü telafi edilemeyecek iş kazalarına yol açmaktadır. İlgili uluslararası kuruluşların, enstitülerin, eşdeğer kurumların ve bilim insanlarının paylaştığı raporlar uzun çalışma sürelerinin yaralanma riskini ve ölümlü kazaların oranını önemli ölçüde arttırdığını kanıtlamaktadır. Yapılan araştırmalar uzun çalışma sürelerinin yalnızca akut sağlık sorunlarının değil birçok kronik hastalığın sebebi olduğunu da açıkça ortaya koymaktadır. Uzun çalışma sürelerinin kardiyovasküler hastalıklar, akciğer ve solunum yolu hastalıkları, cilt ve deri hastalıkları gibi uzun zamana yayılan, sıklıkla geç fark edilen, insan ömrünü ve yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyen birçok kronik sağlık sorununun oluşmasına veya derinleşmesine sebep olduğu bilimsel olarak kanıtlanmıştır.

Whatsapp Image 2024 04 27 At 16.55.32

Çalışma sürelerinin kısaltılmasının toplumsal cinsiyet eşitliğine de olumlu katkı sunacağı açıktır. Kadınların çalışma yaşamına katılımı, eşit işe eşit ücret, sosyal haklarda eşitlik, toplumsal cinsiyet bağlamında bakım emeğinin yeniden paylaştırılması gibi kadınları güçlendiren kimi gelişmelere yol açacaktır.

CHP’li Dinçer, Meclis'de Hans ile Hasan’ın Hikayesini Anlattı: AKP’nin Kölelik Düzeninde Emek Ucuz, Ekmek Pahalı CHP’li Dinçer, Meclis'de Hans ile Hasan’ın Hikayesini Anlattı: AKP’nin Kölelik Düzeninde Emek Ucuz, Ekmek Pahalı

Dünya genelinde yapılan çeşitli araştırmalar ve yürürlüğe giren kimi güncel uygulamalar, ücret ve hak kaybı olmaksızın çalışma sürelerinin kısaltılmasının verimliliği azaltacağına dair birtakım varsayımları boşa düşürmeye devam etmektedir. Haftada 4 günlük çalışmayı deneyen kimi ülkelerde verimliliğin arttığına dair bilimsel bulgular peşi sıra yayınlanmaktadır. Ülkemiz açısından ise haftalık yasal 5 günlük çalışma süresi kamu otoriteleri tarafından verimlilik bahane edilmesine rağmen her açıdan olumsuz çıktılar üretmeye devam etmektedir.

Çalışma sürelerinin düşürülmesinin emekçilerin sağlıklı birer sosyal yaşama sahip olmaları, kişisel alanları ve çalışma yaşamları arasındaki ilişkiyi sağlıklı kurmaları ve kimi alanlarda yeni istihdam olanaklarının yaratılması gibi başlıklarda da olumlu çıktıları olacağı aşikardır.

Whatsapp Image 2024 04 27 At 16.55.35 (1)

Bu gerekçeler göz önünde bulundurularak aşağıdaki kanun teklifinde; 4857 Sayılı İş Kanunu’nda yapılacak değişiklikle haftalık çalışma süresinin 35 saat olarak belirlenmesi ve haftalık rutin tatil süresinin kesintisiz iki güne çıkarılması teklif edilmektedir. Haftalık çalışma saatinde yapılacak değişikliğin ücret, özlük ve sosyal haklar gibi başlıklarda geçmişten gelen ve yasal olarak korunma altına alınan haklar açısından herhangi bir değişikliğe yol açmadan yürürlüğe girmesi gerekmektedir. Türkiye bir “uzun ve yoğun çalışma” ülkesi.

Bizler de yaşamak için çalışalım derken, çalışmak için çalışmaya başlayanlardanız.

Kendimize, sevdiklerimize, ailemize vakit ayıramıyoruz. Hobilerimizle ilgilenmeye, dinlenmeye, yaşamaya ihtiyacımız var ama hakkımız yok. Bu nedenle Cumartesi’yi kazanmak için, ücretlerde bir düşüşe sebep olmayacak şekilde haftalık en fazla 35 saat çalışma süresini ve hafta tatilinin iki güne çıkarılmasını talep ediyoruz.

Editör: Haber Merkezi