Toplumsal Barış Açısından Yeni Bir Dönemin Eşiğinde mi?
Kürdistan İşçi Partisi (PKK), uzun süredir kamuoyunda tartışılan ve beklenen fesih kongresinin 5-7 Mayıs tarihleri arasında yapıldığını 9 Mayıs’ta duyurdu. Açıklamaya göre kongre, Irak Kürdistan Bölgesi’nde bulunan Medya Savunma Alanları olarak bilinen bölgelerde iki ayrı noktada, paralel oturumlarla gerçekleştirildi. Örgütün kongre sonrası aldığı kararlara dair detaylı açıklamanın ilerleyen saatlerde yapılması bekleniyor.
Bu gelişme, özellikle PKK lideri Abdullah Öcalan’ın 27 Şubat 2025’te İmralı’da Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) heyetiyle yaptığı görüşme sonrasında örgüte yönelik yaptığı silah bırakma ve fesih çağrısıyla ivme kazanmıştı. Öcalan’ın bu çağrısının ardından, PKK 1 Mart itibarıyla ateşkes ilan etmişti. Ancak kamuoyunda, bu ateşkesin kalıcı barışa evrilip evrilmeyeceği sorusu hep gündemde kaldı.
Süreci destekleyen açıklamalardan biri Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den gelmiş, Bahçeli kongrenin yapılması için yer ve zaman önerisi sunarak dikkat çekmişti. Benzer şekilde 2 Mayıs’ta AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, “Terör örgütünün silah bırakmasına ve kendini feshetmesine dönük olarak önümüzdeki günlerde gelişebilecek her olumlu adım, bir sonraki olumlu adımı çağıracaktır,” açıklamasıyla sürece dair olumlu mesaj vermişti.
Öte yandan PKK, kongreyi gerçekleştirme koşulu olarak Abdullah Öcalan’la iletişim kanallarının açılmasını ve güvenliğin sağlanmasını şart koşuyordu. Son yapılan duyuruda ise bu koşulların sağlandığı ve kongrenin planlandığı gibi tamamlandığı bilgisi yer aldı.
Çözüm Süreci ve Tarihsel Arka Plan
Bu gelişmeler, Türkiye’de geçmişte yaşanmış çözüm sürecini yeniden gündeme getiriyor. 2013-2015 yılları arasında yürütülen çözüm süreci; silahların bırakılması, Kürt kimliğine yönelik demokratik hakların tanınması ve toplumsal barışın tesisi gibi hedeflerle başlatılmıştı. Öcalan’ın aktif rol aldığı bu süreç, 2015’te çatışmaların yeniden başlamasıyla sona ermişti. Ancak o dönem, Türk siyaseti ve toplumsal yapısı açısından derin izler bırakmıştı.
Toplumsal Barış Açısından Önemi
PKK’nın fesih kongresi yapması ve bu süreçte Öcalan’ın silah bırakma çağrısının esas alınması, Türkiye’nin onlarca yıldır süren çatışmalı döneminde yeni bir sayfa açılabileceği yönünde umut yaratıyor. "Terörsüz Türkiye" vizyonuyla örtüşen bu gelişmelerin kalıcı barışa evrilip evrilmeyeceği, önümüzdeki saatlerde ve günlerde yapılacak açıklamalar ve atılacak pratik adımlarla netleşecek.
Türkiye kamuoyu ise, alınacak kararların sadece güvenlik açısından değil, demokratikleşme ve toplumsal birlik bakımından da ne anlama geleceğini dikkatle izliyor.
Bu sürecin barışçıl bir zeminde ilerlemesi, Türkiye'nin yakın tarihinde nadir rastlanan bir toplumsal mutabakatın inşasına da katkı sunabilir.
Gelişmeler oldukça kamuoyuyla paylaşılacaktır.