- "Kamu Emekçisi Yoksulluğa Mahkûm Edilemez!"
“Kamu Emekçisi Açlıkla Sınanıyor: Artık Kirasını Bile Ödeyemiyor!”
“Maaşlar Eridi, Umut Tükendi: Kamu Emekçisi Yoksulluğa Mahkûm!”
“Sefalet Sözleşmesini Tanımıyoruz: Emekçiler Alanlarda!”
“Memurun Sofrası Boş, Çocuğu Eğitimsiz: Yeter Artık!”
“Kamu Emekçisinin İsyanı Büyüyor: Bu Maaşla Geçinilmiyor!”
“Yoksulluk, Mülakat, Adaletsizlik: Bu Toplu Sözleşmeyi Reddiyoruz!”
“Kamu Emekçisi Ayakta: Maaşlar Açlık Sınırının Altında!”
“TİS Masası Değil, Alanlar Konuşuyor: Geçinemiyoruz!”
Yapı-Yol Sen Mersin Şube Sekreteri Murat Sevim: 'Kamu emekçileri artık kirasını bile ödeyemiyor!'
Mersin – 2026-2027 yıllarını kapsayacak 8. Dönem Toplu Sözleşme süreci öncesi Mersin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü önünde bir araya gelen Mersin KESK Şubeler Platformu, taleplerini kamuoyu ile paylaştı. Basın açıklamasını Yapı-Yol Sen Mersin Şube Sekreteri Murat Sevim gerçekleştirdi.
"TÜİK’in sahte rakamlarıyla açlık sınırına itildik"
Sevim konuşmasında, kamu emekçilerinin barınma, beslenme ve çocuklarının eğitimi gibi en temel ihtiyaçlarını dahi karşılayamaz hale geldiğini vurguladı. “TÜİK’in sahte enflasyon rakamlarıyla maaşlarımız her gün eriyor. Kamu emekçileri yoksulluk sınırının çok altında bir yaşam sürmeye zorlanıyor” dedi.
Toplu Sözleşme Oyununa Karşı Alanlardayız
Murat Sevim, bugünden itibaren kamu emekçilerinin meydanları ve işyerlerini toplu sözleşme alanlarına dönüştüreceğini belirterek, “Bakanlıkların klimalı salonlarında yapılan sahte sözleşme oyunlarını kabul etmiyoruz. Üretimden gelen gücümüz dahil her türlü meşru hakkımızı kullanacağız” diye konuştu.
Yapı-Yol Sen'in Talepleri
Basın açıklamasında 8. Dönem Toplu Sözleşme öncesi dile getirilen temel talepler şu şekilde sıralandı:
-
En düşük memur maaşı yoksulluk sınırına çekilmeli, maaşlar aylık enflasyona göre güncellenmelidir.
-
Gelir vergisi %10'a çekilmeli, sabitlenmelidir.
-
Tüm ek ödemeler emekliliğe esas maaşa yansıtılmalı, emeklilik bağlama oranı en az %85 olmalıdır.
-
Mülakat kaldırılmalı, işe alım ve yükselmede adalet sağlanmalıdır.
-
Kadına yönelik şiddet ve ayrımcılığa karşı sıfır toleransla, kamusal “Kadın Birimi” kurulmalıdır.
-
Tüm kamu emekçilerine 3600 ek gösterge verilmeli, adil ek gösterge sistemi uygulanmalıdır.
-
Sadaka gibi tazminatlar yerine, yılda iki kez birer maaş ikramiye verilmelidir.
-
Yılda bir kez giyim yardımı sağlanmalıdır.
-
KHK ile ihraç edilen tüm emekçiler göreve iade edilmelidir.
-
Karayolları, AFAD, Tapu-Kadastro, Çevre Şehircilik ve İller Bankası çalışanları için özel tazminatlar ve ek ödemeler talep edilmektedir.
-
Eşit işe eşit ücret ilkesi, tüm kurumlarda hayata geçirilmelidir.
-
İller Bankası özelleştirme kapsamından çıkarılmalı, kamu hizmeti anlayışı korunmalıdır.
“4688 Sayılı Yasa Kamu Emekçilerine Deli Gömleğidir”
Açıklamanın sonunda Sevim, kamu emekçilerinin grevli, gerçek bir toplu pazarlık sistemine kavuşuncaya kadar mücadele edeceklerini ilan etti:
“4688 sayılı yasa ile bize giydirilen deli gömleğini yırtıp atacağız. Toplu sözleşme değil, toplu pazarlık istiyoruz. Grev hakkımızı kazanana kadar mücadele edeceğiz.”
Yapı-Yol Sen'in ve KESK'in kararlılığıyla meydanlar, sokaklar ve işyerleri artık emekçilerin sözünü söylediği alanlar olacak.
Üreten biziz, yöneten de biz olacağız!
YAŞASIN ÖRGÜTLÜ MÜCADELEMİZ!
YAŞASIN YAPI-YOL SEN!
YAŞASIN KESK!
