32 ayrı KHK çoktan tarihin çöplüğündeki yerini almıştır. Bu hukuksuzlukta ısrar eden herkes, bu utanç vesikalarının son bulacağını görmek zorundadır.
Tarih: 24 Mayıs 2025 / Cumartesi
Saat: 13:00
Yer: Ofis / AZC Plaza Önü
Düzenleyen: AMED KESK Şubeler Platformu
Basın açıklamasını okuyan: Güneş ÖZEL – Diyarbakır Büro Emekçileri Sendikası (BES) Basın Yayın Sekreteri
Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) ile hukuksuz bir şekilde ihraç edilen kamu emekçilerinin görevlerine bütün haklarıyla birlikte iade edilmesi talebiyle bugün burada toplandık. Bu haklı talebimizi bir kez daha hep birlikte haykırıyoruz:
KHK’ler Gidecek, Biz Kazanacağız! İşimize Geri Döneceğiz!
Yaşasın KESK!
OHAL Uygulamaları Son Bulsun!
KESK’li İhraçlar Onurumuzdur!
KEYFİ VE HUKUKSUZ KARARLARA TESLİM OLMAYACAĞIZ!
15 Temmuz darbe girişimini kendi çıkarı için fırsata çeviren iktidar, binlerce emekçiyi KHK’lerle hukuksuzca görevinden ihraç etti. Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan sendikal faaliyetler, ihraçların gerekçesi yapılırken, evrensel hukuk ve insan hakları yok sayıldı.
Bu uygulamalar sadece ihraç edilen emekçileri değil, toplumun tamamını etkileyerek ekonomik krizin, güvensizliğin ve derin yoksulluğun başlıca sebeplerinden biri haline geldi.
İktidar; işinden ettiği kamu emekçilerini, adeta bu ülkenin vatandaşı değilmiş gibi görerek sosyal haklardan mahrum bıraktı, bir kısmını ise cezaevine göndererek özgürlüklerini dahi hedef aldı.
OHAL KOMİSYONU DEĞİL, OYALAMA KOMİSYONU
İç hukuk yolları, hem hukuksuz kararlarla adalete erişimi engellemekte hem de bilinçli biçimde dosyaları oyalayarak başvuru sürecini tüketmektedir. OHAL Komisyonu görevini yargıya devretmiş, ama yargı da aynı keyfilikle ihraçların onay makamı haline gelmiştir.
Bu keyfi uygulamalar yargı erki tarafından derhal terk edilmelidir.
KADIN EMEĞİNE ÇİFTE SALDIRI
OHAL döneminde KESK’e bağlı sendikalardan ihraç edilenlerin %25,3’ü kadın emekçilerdir. Kadın mücadelesinden duyduğu rahatsızlıkla hareket eden siyasal iktidar, KESK’li kadınlara daha ağır saldırılarda bulunmuştur. Bu durum kadın emeğine ve kadınların örgütlü gücüne yönelik özel bir sindirme politikasıdır.
375 SAYILI KHK VE GEÇİCİ 35. MADDE: EKMEKLE TERBİYE ETME GİRİŞİMİ
375 sayılı KHK’ye eklenen geçici 35. maddeyle yeni ihraçların önü açılmış, kamu emekçileri bir kez daha “ekmekle terbiye etme” politikalarının hedefi olmuştur. Bu, hukuk dışı kararları meşrulaştırma çabasıdır.
Ancak herkes şunu bilmelidir ki; 32 ayrı KHK çoktan tarihin çöplüğündeki yerini almıştır. Bu hukuksuzlukta ısrar eden herkes, bu utanç vesikalarının son bulacağını görmek zorundadır.
BARIŞ AKADEMİSYENLERİ: ANAYASA MAHKEMESİ KARARLARI TANINMIYOR
“Bu Suça Ortak Olmayacağız” bildirisine imza atan barış akademisyenleri örneğinde olduğu gibi, AYM kararlarına rağmen, yerel mahkemelerce hukuksuzluk sürdürülmektedir. Göreve dönen akademisyenler hakkında üniversiteler aracılığıyla yürütmenin durdurulması talep edilmiş, bu sayede ikinci kez ihraçlar yaşanmıştır.
TÜM İHRAÇLAR DERHAL GÖREVE İADE EDİLMELİDİR
Hakkında kesinleşmiş yargı kararı olmayan, hukuken suç sayılmayacak gerekçelerle ihraç edilen tüm arkadaşlarımızın dosyaları bir an önce sonuçlandırılmalı; tüm haklarıyla birlikte görevlerine iade edilmelidir.
SON İHRAÇ GERİ DÖNENE DEK BU MÜCADELE SÜRECEK!
Bizler;
Bıkmadan, usanmadan ve her seferinde daha yüksek sesle bu talebi dile getirmeye devam edeceğiz.
Çünkü biz:
-
Savaşa karşı onurlu barışı,
-
Ölüme karşı yaşamı,
-
Tekçiliğe karşı çoğulculuğu,
-
Karanlığa karşı aydınlığı
savunduk, savunmaya da devam edeceğiz!
SON SÖZÜMÜZ NET:
KESK’li ihraçlar onurumuzdur!
KHK’ler gidecek, biz kalacağız!
Yaşasın örgütlü mücadelemiz! Yaşasın KESK!
AMED KESK ŞUBELER PLATFORMU
Basın Açıklamasını Okuyan: Güneş ÖZEL – Diyarbakır BES Basın Yayın Sekreteri