Eğitim Sen MYK; Öğretmenlik mesleğini itibarsızlaştıran, öğretmenlerin ekonomik sorunlarına çözüm üretmeyen, eşit işe eşit ücret ilkesini ortadan kaldıran, özlük haklarını zayıflatan, öğretmenler arasındaki ayrımcılığı ve eşitsizliği derinleştiren Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK) düzenlemesine karşı yoğun bir mücadele içindeyiz.

Eğitim Sen Merkez Yürütme Kurulu adına Genel Başkan Nejla Kurul tarafından okunan basın açıklaması şu şekilde;

Siyasi iktidar ve Millî Eğitim Bakanlığı, ÖMK’ye ilişkin bütün itirazlara rağmen, bugüne kadar defalarca olduğu gibi, bir kez daha kendi bildiğini okumaya, bizleri yok saymaya devam ediyor. Masa başında hazırlanan meslek kanunu ile eğitim emekçilerinin çalışma ve yaşam koşullarını tek taraflı olarak düzenleme alışkanlıklarını sürdürüyorlar.

Mili Eğitim Bakanı Mahmut Özer, dün yaptığı bir konuşmada Öğretmenlik Meslek Kanunu’nu eleştiren öğretmenleri ve sendikaları ‘trol’ olmakla suçlayarak, yapılan çalışmaları küçümseyici ifadeler kullanmıştır. Bakan Özer, eğitim emekçilerine ve onların sendikalarına kulak vermek, eleştiri ve önerilerini dinlemek yerine bizleri ‘trollük’ yapmakla suçlayarak, kendisinden önceki Milli Eğitim Bakanlarının başlattığı ‘kendisi dışındaki herkesi suçlama’ geleneğini sürdürmektedir.

Öğretmenlerin büyük çoğunluğu tarafından eleştirilen ÖMK ve kariyer basamakları sınavı hakkında tartışmalar devam ederken, iktidarın çeşitli düzeylerde temsilcileri tarafından öğretmenlere yönelik olarak kullanılan suçlayıcı, hatta aşağılayıcı ifadeler, iktidarın eğitime, öğretmenlik mesleğine ve öğretmenlere yönelik çarpık bakışını ortaya koymaktadır. Sayın Bakana tavsiyemiz, öğretmenleri ve sendikalarını suçlamak yerine, eğitim sisteminin acil çözüm bekleyen sorunlarını çözmek için çalışmasıdır.

Eğitim Sen olarak, ilk gündeme geldiği andan itibaren ÖMK’ye ilişkin görüş, eleştiri ve önerilerimizi kamuoyu ile defalarca paylaştık. Bir meslek kanununda olması gereken asgari koşulları bile taşımayan bu düzenlemenin geri çekilmesi için ülke çapında yürüttüğümüz çalışmalarda, ağır ekonomik kriz koşullarında eğitim emekçilerinin önceliğinin kariyer değil, insanca yaşayacak ücret ve çalışma koşulları olduğunu bir kez daha belirtiyoruz.

Bizler, öğretmenlerin ‘hükümet memuru’ haline getirilmesini, öğretmen ve yönetici atamalarının siyasi torpillerin gölgesinde yapılmasını değil; nitelikli eğitimin nitelikli öğretmenle mümkün olabileceğine inanıyoruz.

ÖMK’nin geri çekilmesi, öğretmenlerin ekonomik durumunun iyileştirilmesi için maaşlarının yoksulluk sınırının üzerinde olmasını sağlayacak artış yapılması, mesleki itibar, çalışma koşullarının iyileştirilmesi, ücretli, sözleşmeli çalışma gibi statülerin kaldırılıp, kadrolu güvenceli çalışmanın esas alınmasını istiyoruz. Bu amaçla hangi sendikaya üye olursa olsun, sendikalı, sendikasız bütün eğitim emekçilerini birleşik mücadeleye çağırıyoruz. İş kolumuzdaki diğer sendikalarla birlikte hareket edilmesi ve birleşik mücadelenin örgütlenmesi için üzerimize düşen her türlü sorumluluğu almaya hazırız. Bu temelde bugün saat 14.00’te 13 sendikanın katılacağı ÖMK ile mücadele için ortaklaşma toplantısı umut vericidir. Eğitim emekçileri, birlikte omuz omuza mücadele ederek haklarına, meslek onuruna ve geleceğine sahip çıkacaktır.

Öğretmenlik Meslek Kanunu iptal edilmeli, ILO-UNESCO ortak belgesi olan “Öğretmenlerin Statüsü Tavsiye Kararı” temel alınarak yeni bir düzenleme yapılmalıdır. Mesleğimize, haklarımıza ve geleceğimize sahip çıkacağımızı göstermek için iş kolumuzdaki bütün eğitim emekçilerini ve sendikaları 15 Ekim’de saat 12.00’te Ankara Anıtpark’ta yapacağımız mitinge davet ediyoruz.

Editör: Haber Merkezi