Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Mersin Limanı’ndan İsrail Askeri Endüstrileri’ne (IMI) çelik sevkiyatı yapan VELA gemisini sordu. Bayhan, iktidarın bu politikalarının aynı zamanda insanlığa karşı işlenmiş suçlar açısından hukuki ve tarihsel sonuçları olduğunu belirtti.
MADLEEN REHİN, VELA SERBEST
Gazze’ye insani yardım taşıyan Madleen gemisine uluslararası sularda İsrail tarafından el konulurken, askeri mühimmat hammaddesi taşıyan VELA gemisinin Türkiye limanlarında hiçbir engelle karşılaşmadan yoluna devam etmesi, iktidarın “hamasi Filistin söylemi” ile, gerçekte sürdürdüğü işbirlikçi politikaları arasındaki ikiyüzlü sahteliği gözler önüne serdi. Bayhan yazılı soru önergesinde “Madleen’i alkışlayıp, Vela’yı geçiren iktidarın bu ikiyüzlü tutumu savaş suçuna ortaklıktır. Mızrak çuvala sığmaz olmuştur” dedi.
ANTİ-EMPERYALİZM LAFTA, NATO ÜSLERİ YERİNDE
Türkiye, İsrail’le tüm askeri ve ekonomik ilişkilerini kesmeli, liman ve üslerini emperyalist savaşlara kapatmalıdır!
Bayhan, önergesinde hükümetin zaman zaman gündeme getirdiği “anti-emperyalist” söylemlerin de halk nezninde inandırıcılığını kaybettiğini belirterek, şu soruyu yöneltti:
“Savaş örgütü NATO’dan çıkmayı, Kürecik Üssü’nü kapatmayı, Türkiye limanlarını ve hava sahasını emperyalist askeri sevkiyata kapatmayı düşünüyor musunuz?”
Bu bağlamda, başta ABD ve İsrail olmak üzere emperyalist güçlerle yürütülen askeri, ekonomik ve stratejik tüm ilişkilerin kesilmesi çağrısında bulundu.
İSRAİL’LE ANLAŞMALAR AÇIKLANACAK MI?
SAVAŞ SUÇLARINA ORTAKLIK UYARISI
Bayhan, önergesinde ayrıca şunların kamuoyuyla paylaşılmasını talep etti:
- İsrail’le yürürlükte olan askeri, ticari ve lojistik anlaşmaların listesi,
- Türkiye limanlarında transit geçen askeri sevkiyatların denetim mekanizmaları,
- Kürecik Radar Üssü’nün İsrail operasyonlarına katkısına dair iddialar hakkında resmi tutum.
Ayrıca, Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler çerçevesinde bu tür sevkiyatların savaş suçuna dolaylı iştirak anlamına geleceğini belirtti.
TÜRKİYE HALKLARI İKTİDARIN SOYKIRIMA ORTAKLIK ETMESİNİ İSTEMİYOR
Bayhan ayrıca Türkiye halklarının iktidarın iki yüzlü politikalarını kabul etmediğini belirtti.
Filistin halkı açlığa, bombardımana, soykırıma direniyor. Ülkemiz halkları bu topraklardan geçen tek bir bomba parçasının dahi İsrail’e ulaşmasını kabul etmiyor. Bu ikiyüzlü siyasete son verilmelidir.
“DMM’nin açıklaması kamuoyunu yanıltmak değil midir?”
Önergede, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) ve Wolas tarafından yapılan suç duyuruları, BM Filistin Özel Raportörü Francesca Albanese’nin Türkiye’ye yaptığı çağrı ve Türkiye İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) tarafından yapılan açıklama da gündeme getirildi.
Bayhan, DMM’nin askeri içerikli olmadığı iddiasının kamuoyunda bir örtbas girişimi olarak algılandığını vurgulayarak şu soruyu yöneltti:
“Türkiye İletişim Başkanlığı’na bağlı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi’nin açıklaması Dışişleri Bakanlığı ile koordineli mi yapılmıştır? Bu açıklama kamuoyunu yanıltmak değil midir?”
EMEK Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan
.
