Çocuk

Japonya'dan Pedofil Turizmine Diplomatik Fren

Çocuk Seks Turizmine Karşı Diplomatik Uyarı: Japonya’nın Laos Açıklaması Üzerinden Asya’daki Tarihsel ve Yapısal Eşitsizliklerle Yüzleşmek

Güven BOĞA 31.07.2025 - 23:29

Bu makale, Japonya’nın Laos’taki diplomatik uyarısını tarihsel bağlamda ele alarak, çocuk seks turizmi ile ilişkili yapısal eşitsizlikleri, kültürel dinamikleri ve ulusötesi hareketlilikleri tartışmayı amaçlamaktadır.

Yazar:
Ming Gao
Araştırma Görevlisi, Doğu Asya Çalışmaları
Lund Üniversitesi

Giriş: Olağanüstü Bir Diplomatik Müdahale

2025 yılının başlarında Japonya Dışişleri Bakanlığı ile Laos’taki Japonya Büyükelçiliği, Japon erkeklere yönelik nadir ve sert bir uyarıda bulunarak, Laos’ta “çocuklardan seks satın almamaları” konusunda kamuoyunu bilgilendirdi. Bu açıklama, Japon bir restoran işletmecisi olan Ayako Iwatake’nin sosyal medyada Japon erkeklerin çocuk fuhşu hakkında övündüğünü fark etmesi üzerine başlattığı sivil kampanyanın bir sonucu olarak ortaya çıktı. Japonya’nın bu istisnai hamlesi, yalnızca bir ceza hukuku bildirimi değil; aynı zamanda Japon erkeklerinin Güneydoğu Asya’daki transnasyonal çocuk seks turizmindeki rolünü açıkça kabul eden nadir resmi açıklamalardan biridir.

Bu makale, Japonya’nın Laos’taki diplomatik uyarısını tarihsel bağlamda ele alarak, çocuk seks turizmi ile ilişkili yapısal eşitsizlikleri, kültürel dinamikleri ve ulusötesi hareketlilikleri tartışmayı amaçlamaktadır.

I. Tarihsel Arka Plan: Seks Ticareti Haritasının Değişen Yüzü

Asya’da seks alım-satımı, uzun tarihsel köklere sahip. Japonya’nın bu sektördeki rolü ise Meiji dönemine (1868-1912) kadar uzanıyor. Fakir kırsal bölgelerden gelen genç Japon kadınlar – karayuki-san olarak bilinen bu kadınlar – Malaya liman kentlerinden Çin genelevlerine kadar birçok bölgede seks işçiliği yaptı. Bu süreç, Japon İmparatorluğu’nun erken dönem ekonomik stratejileriyle yakından ilişkilidir.

Ancak 20. yüzyılın ikinci yarısında Japonya’nın ekonomik yükselişiyle birlikte dinamikler tersine döndü: bu kez zengin Japon erkekler seks satın almak amacıyla yurt dışına seyahat etmeye başladı. 2000'li yıllara gelindiğinde, Güney Koreli erkekler de benzer rotaları izlemeye başladı. Daha sonra bu akış daha karanlık bir hal aldı; Japon ve Güney Koreli erkekler, Güneydoğu Asya, Pasifik Adaları ve Moğolistan gibi bölgelerde çocuk seks turizminin başlıca müşterileri haline geldiler.

ABD Dışişleri Bakanlığı ve Birleşmiş Milletler Uyuşturucu ve Suç Ofisi (UNODC), her iki ülkeyi bölgedeki çocuk istismarının kayda değer kaynakları olarak işaret etmektedir.

II. Japonya’da Yeni Eğilim: Giden Değil, Gelen Ülke

Günümüzde Japonya, sadece bir kaynak ülke değil; aynı zamanda bir hedef ülke konumuna da geçmiştir. Ekonomik durgunluk ve Japon yeninin değer kaybı ile birlikte Tokyo’nun bazı bölgeleri, özellikle de genç kızların hayatta kalmak için seks yaptığı alanlar, yabancı erkek müşteriler – özellikle Çinli turistler – için çekim merkezine dönüşmüştür.

Bu yeni eğilim, seks endüstrisindeki ekonomik ve kültürel güç asimetrilerinin yön değiştirdiğini gösteriyor. Ancak bu durumun merkezinde hâlâ aynı kavramlar yer alıyor: paranın gücü, cinsel sömürüye açıklık ve kültürel fetişizm. Özellikle “bakirelik” fetişizmi ve “genç kızlarla seks yapmanın iş hayatında uğur getirdiği” yönündeki batıl inançlar, bu sömürüyü meşrulaştırmakta rol oynuyor.

III. Uluslararası Hukuk ve Sivil Müdahale: Iwatake’nin Direnişi

Laos’taki olay, devletlerin değil, sivil toplumun tetiklediği bir müdahaleydi. Ayako Iwatake’nin başlattığı imza kampanyası, on gün içinde Japon Dışişleri Bakanlığı’nı harekete geçirdi. Bakanlık tarafından yayınlanan Japonca bültende, çocuk fuhşuna karışmanın hem Laos yasalarına hem de Japonya’nın yurtdışındaki çocuk pornografisi ve fuhuş yasalarına göre cezalandırılabilir olduğu açıkça belirtildi.

Bu tür bireysel eylemlerin kurumsal sonuçlar doğurabilmesi, küresel çocuk koruma hareketi açısından büyük önem taşıyor. 1990’da kurulan ECPAT gibi oluşumların yürüttüğü uluslararası mücadele, yerel aktivizmle birleştiğinde somut sonuçlar doğurabiliyor.

IV. Dijital Çağda Yeni Riskler: Şifreli Platformlar ve Görünmez Suçlar

Çocuk seks turizmi, bugün yalnızca fiziki mekânlarda değil; sanal ortamlarda da gerçekleşmektedir. Telegram gibi şifreli uygulamalar, davetle girilebilen forumlar ve kripto para ile ödeme sistemleri, suçluların yakalanmasını daha da zorlaştırmaktadır.

2025 yılı başlarında Japonya Ulusal Polis Ajansı, uluslararası ortaklarla yürüttüğü operasyonda 111 kişiyi gözaltına aldı. Bu kişiler arasında öğretmenler ve özel ders veren eğitmenler de vardı. Bu operasyon, dijital çağda ulusötesi suçlarla mücadele edebilmenin ancak ciddi koordinasyonla mümkün olduğunu göstermektedir.

V. Yapısal Sebepler: Kalkınma Farklılıkları ve Sessiz Toplumlar

Çocuk seks turizmi, yalnızca bireysel suçlarla açıklanamaz. Bu endüstri; yapısal yoksulluk, zayıf hukuk sistemi, turizm üzerinden gelen zengin erkek akışı ve yerel toplumların sessizliğiyle mümkün hale gelir.

Özel gereksinimli bireyler yüzme kursunu çok sevdi

İçeriği Görüntüle

Vietnam’da ABD’li kolluk kuvvetlerinin yürüttüğü bir operasyonla, canlı yayında kendi çocuğunu istismar eden bir kadının tutuklanması ve çocuğun kurtarılması, bu tür suçlara karşı ciddi uluslararası işbirliğinin gerekliliğini ortaya koymaktadır. Ancak bu tür vakalar nadirdir. Her kamuoyuna yansıyan olayın arkasında, yüzlerce sessiz ve belgelenmemiş trajedi yatmaktadır.

Sonuç: Uyarılar Yeterli Değil, Yapısal Mücadele Gerekli

Japonya’nın Laos’taki açıklaması önemli bir başlangıçtır ancak yeterli değildir. Japonya başta olmak üzere tüm ülkeler, çocuk seks turizmine karşı ulusötesi düzeyde daha kararlı, daha kapsayıcı ve daha sürdürülebilir politikalar geliştirmelidir.

Bu an, yalnızca Japon erkeklerinin Laos’taki davranışlarına karşı bir uyarı değil; aynı zamanda seks, para ve güç arasındaki uluslararası eşitsizliklerle yüzleşmek için bir çağrıdır.

Kaynakça: