4 milyon kamu emekçisini ve 2,5 milyon emekliyi doğrudan ilgilendiren 7. Dönem Toplu İş Sözleşmesi süreci kritik bir eşiktedir. Mevcut siyasi iktidar, işçilerden ve emekçilerden günden güne uzaklaşmış; tercihini sermayeden, patronlardan ve yandaş çevrelerden yana kullanmıştır. Bu tercih, toplu sözleşme süreçlerine doğrudan yansımaktadır.
KESK Giresun Şubeler Platformu adına Yıldıray BIÇAK: 7 TİS’te Sefalette Anlaşanlara Karşı Emek Mücadelesinin Kazanması İçin Birleşelim!
Bugün derin bir yoksulluk, güvencesizlik, angarya çalışma, yüksek vergi yükü, mülakat-torpil düzeni ve ayrımcılığın hüküm sürdüğü bir emek rejimi ile karşı karşıyayız. Tüm bu sorunlara rağmen kamu emekçileri ve emekliler olarak, “toplu sözleşme” adı altında bir kez daha İktidar–Hakem–Yandaş yapıdan oluşan bir Bermuda Şeytan Üçgeni’ne hapsedilmek isteniyoruz.
Gerçek, evrensel bir toplu pazarlıkla uzaktan yakından ilgisi olmayan, haklarımızın tamamen işverene ve onun konfederasyonuna teslim edildiği bu sistem sürdükçe, yaşadığımız sorunların hiçbirinin çözümü mümkün değildir.
Gerçek Bir Toplu Sözleşme Grev Hakkıyla Mümkündür!
KESK olarak, ILO sözleşmeleri ve evrensel sendikal haklarla uyumlu, grev hakkıyla tamamlanmış, kadın kamu emekçilerinin özgün talepleriyle masada temsil edildiği gerçek bir toplu sözleşme istiyoruz.
Toplu sözleşme görüşmeleri, kamu emekçilerinin önemli bir kısmının yıllık izin kullandığı Ağustos ayında değil; bütçenin belirlendiği Eylül–Ekim aylarında yapılmalıdır.
Yoksulluk Sınırının Üzerinde, İnsanca Yaşamaya Yetecek Ücret Talebimizdir!
Haziran 2025 itibariyle:
-
Yoksulluk sınırı: 85.000 TL
-
En düşük kamu emekçisi maaşı: 43.690 TL
Buna göre iki farklı alternatifle talebimizi kamuoyuna sunuyoruz:
1. Alternatif:
Temmuz 2025 itibariyle en düşük maaş 85.000 TL’ye çıkarılsın (%94 artış). Bu oran tüm kamu emekçilerine yansıtılsın.
2. Alternatif:
Ocak 2026’da yoksulluk sınırının 100.000 TL’ye ulaşması beklenmektedir. Temmuz 2025 maaşı olan 50.460 TL, Ocak 2026’da %98 artışla bu seviyeye çıkarılsın. Tüm kamu emekçilerine oransal olarak uygulansın.
Her iki durumda da:
-
Brüt 18.682 TL’lik ilave seyyanen ödenek, taban aylık katsayısına dâhil edilmeli ve emeklilere de yansıtılmalıdır.
Ekonomik, Sosyal ve Vergi Destek Taleplerimiz
-
Eş yardımı: 4.000 TL’ye yükseltilmelidir.
-
Çocuk yardımı: Her çocuk için 5.000 TL olmalıdır.
-
Kira desteği: Büyükşehirlerde 13.500 TL, diğer illerde 11.000 TL, üç ayda bir güncellenmelidir.
-
Refah payı: Her 3 ayda bir açıklanan ekonomik büyüme oranında maaşlara yansıtılmalıdır.
-
Gelir vergisi: 1. dilim oranı %15’ten %10’a düşürülmeli, yoksulluk sınırına kadar olan gelir bu oranda sabitlenmelidir.
-
İkramiye: Yılda iki kez net maaş tutarında verilmelidir.
Emeklilikte Eşitlik, Adalet ve Geçim Taleplerimiz
-
5434 ve 5510 sayılı yasalar arasındaki emeklilik farkları giderilmelidir.
-
Aynı işi yapan kamu emekçileri arasında sosyal güvenlik uçurumları kabul edilemez.
-
Emeklilik yaş haddi mağduriyetleri son bulmalı; herkes için adil ve insanca bir emeklilik hakkı sağlanmalıdır.
Kadın Emekçilere Yönelik Talep ve Uyarılarımız
-
Kamusal kreşler ücretsiz, nitelikli, anadilinde, 7/24 hizmet verecek şekilde yaygınlaştırılmalıdır.
-
Bu süreçte 0-6 yaş arası her çocuk için aylık 7.500 TL kreş desteği verilmelidir.
-
Yarı zamanlı çalışma adı altında dayatılan esnek, güvencesiz ve ayrımcı istihdam modelleri reddedilmelidir.
-
Doğum öncesi 8, sonrası 24 hafta analık izni + 6’şar ay ebeveyn izni düzenlenmelidir.
-
Cinsiyet eşitliği, terfi ve kadro süreçlerinde esas alınmalıdır.
-
İstanbul Sözleşmesi geri getirilmelidir.
-
ILO 190 sayılı sözleşme onaylanmalı, toplumsal cinsiyet eşitliği esas alınmalıdır.
Güvenceli İstihdam ve Sendikal Haklar Olmazsa Olmazımızdır
-
Tüm sözleşmeli, vekil, taşeron personel kadroya alınmalıdır.
-
Performans ve esnek çalışma uygulamaları sona erdirilmelidir.
-
OHAL/KHK mağduru kamu emekçileri görevlerine iade edilmelidir.
-
İşe alım ve görevde yükselmede mülakat kaldırılmalı, liyakat esas alınmalıdır.
-
Sendikal ayrımcılığa son verilmeli, örgütlenme özgürlüğü güvence altına alınmalıdır.
Kamusal Yatırımlar, Vergide Adalet ve Sosyal Devlet Talebimizdir
-
Özelleştirmelere son verilmeli, kamu yatırımları artırılmalı,
-
Kamu kaynakları sermayeye değil halkın yararına kullanılmalı,
-
Dolaylı vergiler azaltılmalı, servet vergisi uygulanmalı,
-
Faiz ve kâr gelirlerine tanınan ayrıcalıklar kaldırılmalıdır.
Son Çağrımız
Yıllardır süren bu adaletsiz sözleşme düzeninin bir parçası olan yapıların çözümün adresi olamayacağı ortadadır.
Çözüm; hangi sendikanın üyesi olursa olsun, yıllardır kaybeden emekçilerin bir araya gelmesi, omuz omuza vermesidir.
Grevli gerçek bir toplu sözleşme, insanca yaşamaya yetecek ücret, güvenceli istihdam ve halktan yana bir kamu hizmeti için birleşmekten başka çaremiz yoktur.
KESK olarak bu mücadeleyi büyütmeye, tarafları belli göstermelik masaların değil, emekçilerin gerçek taleplerini kararlılıkla savunmaya devam edeceğiz.