DEM Parti Şırnak Milletvekili Nevroz Uysal Aslan, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 10. Yargı Paketi’nde yer alan infaz düzenlemelerine sert eleştirilerde bulundu. Ceza adalet sisteminin, insan onurunu ve toplumsal barışı korumak yerine siyasi saiklerle işleyen bir cezalandırma aracı hâline geldiğini vurgulayan Uysal Aslan, konuşmasında özellikle kadına yönelik şiddet, cezasızlık pratiği ve hasta mahpuslara yönelik ayrımcı infaz uygulamalarına dikkat çekti.
“Kadına Şiddetin Cezası, Hakkını Aramaktan Daha Az”
Uysal Aslan, pakette yer alan cezaların artırılmasıyla cezasızlık algısının yönetilmeye çalışıldığını belirtti. Kadına karşı kasten yaralama suçlarında ceza artışı yapılmasına rağmen, barışçıl bir gösteride “İstanbul Sözleşmesi yaşatır” pankartı taşıyan bir kadının alabileceği cezanın daha yüksek olduğunu vurguladı:
“Kadının yaralanmasına altı ay ceza, pankart taşımasına bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası öngörülüyor. Bu, ceza sisteminin gerçek fotoğrafıdır.”
“Cezasızlık Politikası Devam Ediyor”
Uysal Aslan, kadına yönelik cinsel saldırı suçlarının büyük oranda takipsizlikle sonuçlandığını belirterek, 2020 yılında cinsel saldırı şikâyetlerinin %80’inde dava açılmadığını ve yalnızca küçük bir kısmının mahkûmiyetle sonuçlandığını kaydetti. “Bu ülkede cezasızlık Roboski’dir, Cizre bodrumlarıdır, Cumartesi Anneleri’dir” diyerek uzun yıllardır cezasız bırakılan hak ihlallerine dikkat çekti.
“İstisna Hukuku, Adaleti Erozyona Uğratıyor”
Özellikle ağır hasta mahpusların konutta infaz hakkından yararlanamamasını eleştiren Uysal Aslan, ceza infazında ayrımcı uygulamalara son verilmesi gerektiğini söyledi. 20. maddede ağırlaştırılmış müebbet alanların konutta infaz dışında tutulmasını, insan haklarına ve Anayasa’nın 17. maddesi olan “yaşama hakkı”na aykırı bulduğunu belirtti:
“Cezaevlerinde her gün ölüm haberleri geliyor. 515 günde 1.026 mahpus hayatını kaybetti. 2023 verilerine göre 8.463 hasta mahpus ölüm riski altında.”
Ağır Hasta Mahpusları Tek Tek Sıraladı
Nevroz Uysal Aslan, konuşmasının sonunda ağır hasta mahpusların isimlerini tek tek anarak sağlık durumlarını kamuoyuyla paylaştı. Konya Ereğli Cezaevi'nde tutulan Emin Gurban, Civan Boltan, Ersan Nazlıer gibi mahpusların ciddi sağlık sorunlarına rağmen infaz ertelemesinden faydalanamadığını belirterek, bu durumun Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına da aykırı olduğunu ifade etti.
“Adaletin Suskunluğunda Zulüm Yükselir”
Konuşmasını “Adaletin suskun kaldığı yerde zulüm konuşur” sözleriyle bitiren Uysal Aslan, infaz adaletinin ve eşitliğinin sağlanması çağrısında bulundu:
“Adalet, insan onurunun ve toplumsal barışın güvencesidir. Bu güvenceyi hiç kimse susturamaz, yok sayamaz.”