SU GİBİ OL,
SU GİBİ AZİZ OL...
Su koşullar el verdiği sürece akışta kalabilen, engelleri aşabilen, aşamıyorsa da sürekliliği ile üstesinden gelebilendir. Bu nedenle kadim geleneklerde sıklıkla “Su gibi ol” güzel dilekleri ile karşılaşırız.
Bu yazıda,
Hem Bruce Lee’nin “Su gibi ol dostum” felsefesinin gerekçesini,
Hem de Sufilerin birbirine neden “Su gibi ol azizim” dediklerinin gerekçesini bulacaksınız.
Velhasıl,
Birbiri ile ilkin çok alakasız gibi görünen bu iki örneğin, esasen özünde ne kadar benzer bir temenniden kaynaklandığına şahit olacaksınız…
Bruce Lee: "Su Gibi Ol Dostum"
Bruce Lee ‘yi birçok kişi aksiyon filmleri ile bilir,
Ancak o aynı zamanda bir Uzak Doğu dövüş sanatçısı, dövüş sanatları eğitmeni, oyuncu, yönetmen, senarist, yapımcı olduğu gibi,
Diğer bir taraftan da bir modern çağ filozofudur…
Örneğin,
Bruce Lee sinema kariyerine devam ederken bir yandan da Washington Üniversitesi’ni bitirip felsefe bölümünden lisans aldığını biliyor muydunuz?
Bir başka deyişle,
Bruce Lee sadece vücudunu değil,
Aklını da muhteşem şekilde kullanan ve geliştirmiş bir insandır demek çok da hatalı bir tanım olmaz…
Bruce Lee Kung Fu, Karate, Aikido, Tai Chi gibi kadim felsefeleri olan savunma sanatlarının ustasıdır,
Ancak köken öğretisini Wing Chun’dan almıştır.
Onun en yaygın söylemlerinden bir tanesi “Su gibi ol dostum” ‘dur…
Pek tabii ki “su gibi ol” derken,
Kaypak, yanar-döner ya da teflon tava gibi yanmaz-yapışmaz ol anlamında kullanmıyor…
Özetle,
Verimsiz olan her ne varsa terk ederek,
Kişinin ve aynı zamanda bütünün hayrına olacak tercihi yapmayı,
Ve,
Zihnini sana hizmet etmeyecek şeylerden arındırıp boşaltarak,
Gereksiz engellerle uğraşıp, onlara takılmadan ilerlemeyi kastetmektedir.
Su gibi ol der,
Çünkü,
Su akışta kalmayı tercih edendir.
Su Gibi Ol Azizim
Sufiler de birbirlerine “Su gibi ol azizim” dileğinde bulunurlar…
Bu benzerlik ilginç bir tesadüften ziyade, ortak bir kadim öğreti kökeninden kaynaklanmaktadır.
Su gibi ol azizim derler,
Çünkü,
Suyun doğası bir felsefe anlatır bize…
Su Akmak İçin En Az Direnç Gösteren Yolu Seçer
Suyun önüne bir kaya çıkacak olursa…
Onunla uğraşmaz, kayayla mücadele etmez, etrafından dolaşıp akmaya devam eder.
Suyun bu doğasından alınan ilhamla Sufiler şöyle der:
“Seninle uğraşan hiç kimseyle uğraşma, eğer uğraşırsan onunla aynı yerde kalırsın. Etrafından dolanıp devam et yoluna…”
Diyelim ki,
Dağdan akan su, önüne çıkan kayanın etrafından dolaşamayacak bir yola denk geldi…
O zaman ne yapar, birikip üstünden aşar,
Yok eğer bu da olmuyorsa sabırla kayayı damla damla delmeye başlar.
Oysaki,
Kayayı delmeyi başaran suyun gücü değil, damlaların sürekliliğidir ki,
İşte buna da sabır derler…
Sabretmek hiçbir şey yapmadan oturmak demek değildir. Sabır dikenin içinde gülü, gecenin içinde gündüzü hayal edebilmektir...
Şems-i Tebrizi
Suyun doğası,
İmkânsızın bile başarılabileceğini,
Lakin,
Bunun için sabırlı ve istikrarlı olmak gerektiğini öğretir.
Kayayı delen su elbette yine yoluna devam eder.
Su hep akar,
Bilir ki aktıkça temizlenir…
Su Değişimden Hiç Korkmaz
Bir düşünsenize, su değişimden hiç korkmaz…
Hâlbuki insanlar değişimi sevdiklerini söyleseler de aslına bakarsak bundan çok rahatsız olurlar.
Oysaki, su değişimi ne güzel de anlatır.
Bazen yağmur olur, bazen kar olur, bazen buz olur, bazen de buhar olur…
Buhar olduğunda çıkar gökyüzüne,
Yağmur olup iner yine yere…
Su Uyumludur
Tıpkı Bruce Lee ‘nin “Su gibi ol dostum” öğretisinde olduğu gibi…
Çay bardağına koyduğunda çay bardağının şeklini alır,
Kovaya koyduğunda kovanın…
Su bulunduğu yere uyumlanır ama doğası hiç değişmez!!!
Her yere, her şeye uyum sağlar.
Unutma ki dünyada her zaman doğaya uyum sağlayanlar hayatta kalır.
Çünkü,
Uyum sağlayanlar esnektir,
Değişime direnenler ise katı…
Fırtına en sert, en güçlü ağaçları devirir ama esnek fidanlara, otlara hiçbir şey yapamaz.
O yüzden esnek olanlar, uyum sağlayanlar hayatta kalır…
Su Aynı Zamanda Akışa Teslim Olur
Su akıştadır ve teslimiyet içindedir…
Çünkü,
Bilir ki bütün dereler eninde sonunda büyük denizlere, okyanuslara akar.
Elinden geleni yaptıktan sonra, hayatın akışına teslim olmaktır bu aslında…
Derler ya su akar yolunu bulur;
Eğer su gibi yaşarsan, akarsın ve yolunu bulursun…
Su Gibi Aziz Ol Derler Çünkü...
Su berraktır, şeffaftır, olduğu gibidir yani…
Paylaşımcıdır.
Hep besleyicidir.
İnsanları, hayvanları, doğayı, kısaca tüm canlılığı besler.
Su canlılığı ve hayatı başlatandır.
Su olan yerde bitkiler vardır, hayvanlar vardır, insanlar vardır, hayat vardır…
İşte suyun bu yapısından dolayı Sufiler birbirlerine “Su gibi ol azizim” derler…
Ez Cümle...
Her an mutlu olmak diye bir şey yok.
Hayatın akışı içerisinde mutluluk kadar sıkıntı da var…
Huzur kadar, huzursuzluk da var…
Hepsini hissedeceğiz.
Gece olduğu için, gündüz de var.
Siyah var ki beyaz var.
O yüzden,
Yaşadığın bu çelişkinin bir rahatsızlık ya da problem olduğunu düşünme…
Günümüzde o kadar hızlı gidiyoruz ki, ruhlarımız geride kalıyor.
Sen en iyisi anda kal,
Akışta ol,
Ve,
Hayatın dengesini gör…
Küçük Bir Öneri
Sufilerin neden birbirlerine “Su gibi ol azizim” dediklerinin hikayesini Hakan Mengüç’ün Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir kitabından alıntıladım.
Sosyal medyada Hakan Mengüç’ün paylaşımları sık sık karşıma çıkıyordu.
Lakin açıkçası çok da ilgimi çekmiyordu,
İtiraf edeyim, belki de görüntüsü çok “pop star” tarzı olduğu içindir…
Ancak bir vesile ile ilk olarak Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir kitabını aldım,
Ve,
Bir gün içerisinde bitirdim.
Son sayfaya geldiğimde ben de bu kitapla karşılaşmamın bir tesadüf olmadığına kanaat getirmiştim,
Gerçekten çok iyi geldi bana..
Sesli kitap olarak dinlemek isteyenler Storytel bağlantısına buradan ulaşabilir…
Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir ‘den sonra tüm seriyi aldım ve kısa sürede bitirdim.
Hakan Mengüç ‘ün tüm kitapları bence gayet başarılı, hepsini öneririm.
Ancak bir tane seçmem gerekse şüphesiz Hiçbir Karşılaşma Tesadüf Değildir derdim herhalde…