Adana Büyükşehir Belediyesi Kent Tarihi ve Tanıtımı Daire Başkanlığı, kentin kuzey ilçelerinde turizm potansiyelini öne çıkarmak amacıyla “Turizm Değerlerini Tanıtım Turu” düzenledi. 28 Haziran 2025 tarihinde gerçekleşen etkinliğe Adana’dan çok sayıda basın mensubu katıldı. Turun organizasyonunu yürüten Kent Tarihi ve Tanıtımı Daire Başkanı İlhan Taş da programa eşlik etti.

Program sabah saatlerinde Galeria önünden hareketle başladı. İlk durak, Kozan’ın doğal güzellikleriyle öne çıkan Dağılcak Mesire Alanı oldu. Katılımcılar burada kısa bir çay molası verdi.

Feke: Gizli Kalmış Bir Cennet

İkinci durak Feke ilçesindeki Cam Teras oldu. Toroslar’ın eşsiz manzarasına hâkim bu noktada gazeteciler, Feke Belediye Başkanı Cömert Özen tarafından karşılandı. Başkan Özen, ilçenin tarihi ve doğal güzelliklerine dikkat çekerek şunları söyledi:

“Feke, hem tarihi geçmişi hem de doğal yapısıyla Adana'nın gizli kalmış değerlerinden biridir. Adana Büyükşehir Belediyemizle iş birliği içinde ilçemize değer katacak projeleri hayata geçiriyoruz. Bu cam teras projesi de bunlardan biridir.

Feke sadece geçmişin değil, geleceğin de ilçesidir. Yaylalarımız, trekking rotalarımız, organik üretim alanlarımız ve kültürel mirasımızla doğa temelli kalkınmanın örneklerinden biri olabiliriz.

İlçemize gelen her misafirin buradan bir hikâye, bir manzara, bir anı ile dönmesini istiyoruz. Bu yatırımlar sadece turistik değil; gençlerimizi, kadınlarımızı ve esnafımızı da kapsayan sosyal kalkınma projeleridir.”

Cam teras üzerinde hatıra fotoğrafları çektiren gazeteciler, vadilere uzanan manzaranın büyüleyiciliğini yerinde gözlemledi.

Mahmut Dal: “Saimbeyli, tarihle doğanın buluştuğu bir yaşam alanı”

Tanıtım turunun Saimbeyli ayağında basın mensuplarını Obruk Şelalesi’nde karşılayan Saimbeyli Belediye Başkanı Mahmut Dal, ilçenin tarihi, nüfus yapısı, kalkınma planları ve turizm vizyonuna dair kapsamlı bilgiler paylaştı.

Saimbeyli, Adana’nın en güzide ilçelerinden biridir” diyerek konuşmasına başlayan Dal, ilçenin bugünkü sorunlarını tarihsel süreçle ilişkilendirerek şöyle konuştu:

“Yıllara yayılan kamu yatırımı eksiklikleri, eğitim ve sağlık gibi temel hizmetlerdeki yetersizlikler insanlarımızı göçe zorladı. Bu da ilçemizde ciddi bir nüfus kaybına yol açtı. Göreve başladığımda 13.451 olan nüfusumuz şu anda 13.800. Ama gerçekte çok daha fazlası burada yaşıyor. İnsanlarımızın büyük kısmı yılın 8-9 ayını burada geçiriyor ama adres kayıtları başka şehirlerde. Bu nedenle belediye olarak önceliği ikametgâhı Saimbeyli’de olan vatandaşlarımıza veriyoruz.”

Tarih, doğa, üretim iç içe

Saimbeyli’nin sadece bir yerleşim değil, aynı zamanda çok katmanlı bir tarih taşıdığını vurgulayan Dal, şu bilgileri verdi:

“İlçemiz; Doğu Roma, Bizans, hatta daha eski dönemlerde Hitit ve Etiler gibi uygarlıklara ev sahipliği yapmış. Ermeni yerleşkesi olarak da bilinen Haçin adıyla tarih kayıtlarında yer alır. Bugün hâlâ izleri görülebilen bu miras, Saimbeyli’yi çok değerli bir kültür noktası haline getiriyor.”

Dal, coğrafi şartların zorluğuna rağmen ilçenin potansiyeline inandıklarını belirterek tarım ve konaklama alanlarında yeni projeler geliştirdiklerini de duyurdu:

“Son yıllarda yaşanan kuraklık, tarımı olumsuz etkiledi. Ama biz yılmadık. Sivas bölgesine uygun, kuraklığa dayanıklı bir buğday çeşidini ilçemizde 60 dönümlük bir arazide ektik. Eğer başarılı sonuç alırsak, bu modeli yaygınlaştırarak 500, hatta 2.000 dönüme çıkaracağız. Belediyemiz kendi üretimini yapacak; bu da hem örnek olacak hem gelir yaratacak.”

Turizmin temeli: Konaklama ve altyapı

Saimbeyli’de bugüne kadar turizm altyapısının çok zayıf olduğunu belirten Dal, bu alandaki ilk ciddi adımı ise bungalov konaklama projesiyle attıklarını açıkladı:

“Artık günübirlik ziyaretçi istemiyoruz. Kalıcı konaklama sağlanmadan ilçe turizmden gerçek anlamda fayda göremez. Bu nedenle kadın kooperatifimiz aracılığıyla 10 adet bungalov, kır lokantası ve sosyal tesis içeren bir proje hazırladık. Temmuz ayında inşaatı tamamlanacak. TKDK destekli bu projeyle ilk defa ilçede konaklama altyapısı kurulmuş olacak.”

Yeni mekânlar ve kültürel alanlar yolda

Başkan Dal ayrıca, Saimbeyli tarihini yaşatan yeni bir restoran ve kültürel yaşam alanı kurduklarını da paylaştı:

“Kirkot Deresi kıyısında, kelebek müzesi gibi işlev görecek bir mekân açıyoruz. İçerisinde Doğu Roma'dan Osmanlı’ya kadar Saimbeyli tarihini anlatan objeler yer alacak. Şelalesiyle, serin ortamıyla, yerel yemekleriyle hem gastronomi hem de tarih deneyimi sunacağız.”

“Saimbeyli’ye neden gelinmeli?” sorusuna net yanıt:

“Buraya geldiğinizde oksijen, tarih, sessizlik, doğa, kültür hepsi bir arada. Ama insanlar neden gelmiyor? Çünkü altyapı eksik. Bunu da biz tamamlıyoruz. Saimbeyli hem tarihi hem doğal dokusuyla Adana’nın saklı hazinelerinden biri. Biz bu değeri yeniden görünür kılacağız.”

Son durak olan Tufanbeyli’de, gazetecileri Şar Antik Kenti'nde Belediye Başkanı Ahmet Aktürk karşıladı.

Adana'nın kuzeyindeki Tufanbeyli ilçesi, tarihi mirası, eşsiz doğası ve yerel lezzetleriyle turizmde atağa kalkmaya hazırlanıyor. Tufanbeyli Belediye Başkanı Ahmet Aktürk, Şar Antik Kenti’nde gerçekleştirilen bir toplantıda ilçenin turizm potansiyelini ve belediyenin bu alandaki vizyonunu anlattı. 

Tufanbeyli’de “Bacasız Fabrika” Hedefi: Başkan Turan’dan Şar Antik Kenti ve Yayla Turizmi İçin Büyük Vizyon

Adana yanarken, Şar’da serinliğe sığınılıyor"

Konuşmasında Şar’ın doğa harikası bir bölge olduğuna dikkat çeken Başkan Aktürk, “Haziran sonu, Temmuz başı… Adana’da insanlar sıcaktan yanarken, Şar’da insanlar bir saat sonra 'üşüyoruz' diyebiliyor. Bu doğa, bu iklim büyük bir zenginlik” dedi.

Yayla turizmi hedefi

Torosların eteğinde yer alan Şar bölgesinin yayla turizmi için eşsiz bir destinasyon olduğunu vurgulayan Başkan Aktürk, konaklama alanlarının yetersizliğine dikkat çekti. “İnsanların bir hafta, on gün hatta bir ay kalabileceği temiz, ahşap evler yapılmalı. Ancak bölgenin birinci derece sit alanı olması nedeniyle birçok bürokratik engelle karşı karşıyayız. 17 ev için şu anda elimde yıkım kararı var. Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan destek bekliyoruz” dedi.

“Şar’ın tarihi değerleri ayağa kaldırılmalı”

Şar Antik Kenti’nde yer alan tarihi yapılarının büyük kısmının harabe durumda olduğunu belirten Başkan Aktürk, “Kırık kilise, antik tiyatro, kale kapısı… Hepsi kötü durumda. Restorasyon için bakanlık desteği şart. Bizim belediye bütçemizle bu yükün altından kalkmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.

Tanıtım turunun ilçelerine uğramasından duyduğu memnuniyeti dile getiren Başkan Aktürk, organizasyonu gerçekleştiren Adana Büyükşehir Belediyesi’ne ve katılım sağlayan basın mensuplarına teşekkür etti.

Yenişehir Belediyesi “çöp ev” niteliğindeki meskenden 10 kamyon çöp çıkardı
Yenişehir Belediyesi “çöp ev” niteliğindeki meskenden 10 kamyon çöp çıkardı
İçeriği Görüntüle

 ‘Adana’yı Adanalılara Tanıtmak’ 

Feke, Saimbeyli ve Tufanbeyli ilçelerini kapsayan turda katılımcılar, bölgenin hem tarihsel hem doğal mirasıyla buluşurken, yerel belediye başkanları da ilçelerine ilişkin sunum ve açıklamalarda bulundu. Program boyunca katılımcılara eşlik eden Kent Tarihi ve Tanıtımı Daire Başkanı İlhan Taş, projenin temel felsefesini şu sözlerle açıkladı:

“Sevgili arkadaşlar, bizim ana derdimiz turizmi canlandırmak. Özellikle kırsalda tanıtım eksikliği büyük. Buraların başka bir geçim kaynağı yok; turizm, yerel kalkınma için ciddi bir imkân sunuyor. Bu nedenle bu projeyi ‘Adana’yı Adanalılara Tanıtmak’ olarak adlandırdık. Çünkü kendi kentimizin birçok değerini bizler bile bilmiyoruz.”

Taş, Saimbeyli özelinde yaptığı değerlendirmede ilçenin yalnızca tarihiyle değil, doğasıyla da öne çıktığını vurguladı:

“Burası yalnızca bir tarih bölgesi değil. Aynı zamanda üç büyük biyocoğrafik bölgenin – Akdeniz, İran-Turan ve Kolşik – kesiştiği nadir noktalardan biri. Bu nedenle olağanüstü bir biyolojik çeşitliliğe sahip. Türkiye'nin 10 sıcak kelebek bölgesinden biri burası. ‘Kelebeğini Keşfet’ projesiyle Saimbeyli’de 161 farklı kelebek türü tespit ettik. Bu eşsiz zenginlik doğa fotoğrafçıları, yürüyüş grupları, off-road ve motosiklet tutkunları için harika bir destinasyon olabilir.”

Doğa temelli turizmin yanında kültürel rotaların da geliştirileceğini söyleyen Taş, Kadeş Barış Yolu projesi kapsamında işaretlenecek güzergâhların ilçelere canlılık kazandıracağını belirtti:

“Saimbeyli’de halkın bile bilmediği, yer yer gizlenen kiliseler ve kültürel yapılar var. Bunları gün yüzüne çıkarmak, tanıtmak ve kalıcı kültür rotalarına dâhil etmek istiyoruz. Bu çalışmaları merkezi ve yerel yönetim iş birliğiyle sürdüreceğiz.”

Taş, gazetecilere de özel bir çağrıda bulunarak, “Her birinizin birer turizm elçisi olmasını istiyoruz. Buraları tanıtalım, değerini birlikte görünür kılalım” dedi.

Muhabir: Haber Merkezi