"Depremin ardından 31 gün geçmiş olmasına rağmen barınma, temiz suya ve sağlığa erişim hala sağlanamıyor. Deprem bölgesindeki kadınlar ciddi bir çocuk-yaşlı ve hasta bakım yükü altında yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. AFAD'ın resmi internet sitesinde acil ihtiyaçlarda hijyenik ped bulunmuyor. Deprem bölgesindeki kadınların taleplerine buradan bir daha ses oluyoruz."

Adana’da Kadınlar İnönü Parkından Atatürk Parkına Yürüdüler, Depremde Yaşamını Yitirenler İçin Mum Yaktılar.

WhatsApp Image 2023-03-08 at 22.28.41

Adana Kadın Platformu, “Yaraları Sarabilmek, Hayatı Yeniden Kurabilmek İçin; Yaşasın Kadın Dayanışması!” başlıklı çağrısı ile gerçekleştirdiği yürüyüş ve basın açıklamasına yüzlerce kadın katıldı.

HDP Adana Milletvekili Tülay Hatimoğulları’nın da katıldığı ve konuşma yaptığı etkinlikte Adana Kadın Platformu adına basın açıklamasını Mihriban Yumuşak okudu.

Yumuşak; “Hayatımızdaki tek adamları gönderecek, eşit, özgür bir dünyayı kuracağız” dedi.

Adana Kadın Platformu adına Mihriban Yumuşak sözlerine şu şekilde devam etti;

Erkek ve devlet şiddetine, kadın cinayetlerine, yoksulluğa, siyasal islama, savaşa, doğa olaylarının katliama dönüştürülmesine, rant ve talan siyasetine karşı öfkemiz ve isyanımızla bir aradayız!

Bu yıl 8 Mart’ı, 6 Şubat’ta Maraş merkezli yaşanan 11 ilde ve Suriye’de büyük yıkıma neden olan depremin gölgesinde kutluyoruz, üzgün ve öfkeliyiz.

8 Mart 1857 yılında New York’tan yükselen alevler, İran’da başörtüsünü yakan kadınların isyanı; “Ses var devlet yok” diyen halkların öfkesiyle 8 Mart’ta geceyi aydınlatıyoruz. İnşaat sermayesine terk edilen kentlerin yarattığı enkazın altında kalan devlete, homofobiye-transfobiye, kadın cinayetlerine, şiddete, patriyarkaya, patriyarkal kapitalizme, ırkçılığa, savaşa, faşizme, OHAL’e, erkek-devlet şiddetine karşı kadınların, LGBTİ+’ların isyanı ile buradayız. Size inat yaşamak, size inat birbirimizi yaşatmak için, yarınlar için, dayanışma ve direnişimiz için, isyanımızla 8 Mart’ta bir aradayız.

WhatsApp Image 2023-03-08 at 22.10.33

Soracak hesabımız, yeniyi kuracak gücümüz var!

Deprem bölgesinden bir ses yükseliyor “Devlet nerede?”

Biz buradan kadınlar olarak söylüyoruz:

Devlet, depremde on binleri alınmayan önlemlerle enkaz altında katledip, yüzbinlerce insanı göçük altında, göndermedikleri yardımlar sebebiyle ölüme terk etti.

Devlet; kadınların, LGBTİ+’ların, karşısında; faillerin, çocuk istismarcılarının, cemaat-tarikatların, çetelerin, patronların ise yanı başındaydı.

Depremin ilk günlerinde hayati önem taşıyan adımları atmayan devlet, biz kadınların deprem bölgesinde yaşayan kadınlarla kurduğumuz dayanışmayı engellemeye çalışmakla meşgul. Biz bu saldırıları bir gecede İstanbul Sözleşmesi’nin feshedilmesinden, kadın özgürlük mücadelesi yürüten kadın kurumlarının kapatılmaya çalışılmasından, kadın kurumlarına ve iradesine atanan kayyımlardan,25 Kasım’larda, 8 Mart’larda, 1 Mayıs’larda sokağa çıkan kadınların işkence edilerek gözaltına alınmasından tanıyoruz. Gerici politikalarla güçlendirilmiş aile yapısını dayatarak bizleri aileye sıkıştırmaya çalışanlar, kamusal yaşamdaki varlığımızı baskı altına alıyor.

334950958_1252686708786214_6518862140039327309_n

Kadın işsizliği rakamları son bir yılda çığ gibi artarken, güvencesiz, düşük ücretlerle ve kötü koşullarda çalışmak zorunda bırakılıyoruz. Ev içi emeğimiz daha da görünmez kılınıyor, mutfağın tüm yükü bize yükleniyor. Bu yük deprem bölgelerinde yaşamı yeniden inşa etmek için mücadele eden kadınlarda çok daha ağır; yemek yapma, çocukların bakımı, yaşlı ve sakatların bakımı, temizlik gibi birçok ağır işi çok daha kötü koşullarda üstlenmek zorunda kalıyoruz. Kadın sağlığının en temel ihtiyaçları olan ped, hpv aşısı, tampon ve tüm hijyen ürünleri bizler için ulaşılamaz hale geldi. Barınma sorununun artan kiralarla en temel yaşamsal sorunlarımızdan olduğu bugünlerde, bizim emeğimizden çalarak zenginleşen bir avuç sermayedar sefa içinde yaşarken, milyonlarca kadını sömüren bu sistemin içine mahkum ve mecbur bırakmaya çalışıyor. Biz kadınlar bizlere  dayatılan bu yaşama mecbur değiliz.

Tarikat ve cemaatler eliyle kadınların, çocukların yaşamını gerici bir kuşatma altına alanlar, çocuklara yönelik hak ihlallerinden biri olan cinsel istismar vakalarının Türkiye'de son 15 yılda yüzde 400 arttmasına sebep olanlar, İsmailağa Cemaati’ne bağlı Hiranur Vakfı’nda 6 yaşında kız çocuğunun istismarına da göz yumdular. Şimdi ise Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Derya Yanık, depremden etkilenen çocukların güvende olduğunu söyleyip cemaatlere-tarikatlara-İHH’ya verildiğini açıkladı. Depremden etkilenen çocukların siyasi, dini, maddi çıkar için kullanılmasına izin vermeyeceğiz. Çocukların takipçisi olduğumuzu bir kez de buradan ilan ediyoruz.

334990646_1395571147869606_6668296902749489029_n

Her fırsatta bizlerin hayatına ve haklarına saldıran AKP, anayasanın eşitlik ilkesine aykırı bir şekilde ne giyeceğimizi düzenleyen, kadınların,LGBTİ+’ların bedenine, hayatına, cinsel yönelimine karışan, toplumsal cinsiyet eşitliği karşıtı bir anayasa değişikliğini meclise getirmeye hazırlanıyor. AKP’nin LGBTİ+’ları her gün hedef göstermesi, doğrudan Soylu’nun talimatı ile örgütlenen “nefret mitingleri” LGBTİ+’lara yönelik hem polis-bekçi baskısının artmasına, hem de nefret cinayetlerinin ve fobik şiddetin artmasına neden oluyor. Nefretiniz bizi öldürüyor! Varoluşumuzu yok sayamazsınız! Nefrete inat yaşasın hayat diyen LGBTİ+’ların mücadelesi ile hayatımız, bedenimiz, özgürlüğümüz, toplumsal cinsiyet eşitliği ve laiklik için anayasa değişikliğine tartışmasız hayır diyoruz!

Saray, iktidarını korumak için her seferinde savaş politikalarına sarılıyor. HDP İzmir İl Binası'nda katil Onur Gencer tarafından katledilen Deniz Poyraz'in düşlerindeki barışın ülkesini kurmak için davanın takipçisi olanlara jandarma doğrudan mahkeme başkanının emri ile saldırıyor. Hapishanelerde ve gözaltılarda çıplak aramalar yaparak işkenceyi normalleştirmek isteyenler daha depremin 4.gününde insanlar enkaz altında yaşam mücadelesi verip çadır beklerken biber gazı ile deprem bölgesindeki cezaevlerinde kalanların üzerine ateş açıyor. Militarizme ve savaşa karşı barışı savunmaktan vazgeçmeyeceğiz. Sözümüz var barışın ülkesini kuracağız.

334535188_186291957456221_5091169029337158098_n

Meclise getirilen ve sosyal medyayı hedef alan dezenformasyon yasası ile kadınların ve LGBTİ+'ların dayanışma ile hayatta kalmasının, faillerini ifşa etmesinin, çocuk istismarının-şiddetin teşhirinin önüne geçmeyi hedefliyor. Ezilenlerin sesini kamerasına taşıyan gazeteciler tutuklanıyor. Cezasızlık politikaları, haklarımıza ve hayatlarımıza yönelik saldırıları, kadın ve LGBTİ+ düşmanlığı ile AKP, yaşanan her şiddetin sorumlusudur.

Depremin ardından 31 gün geçmiş olmasına rağmen barınma, temiz suya ve sağlığa erişim hala sağlanamıyor. Deprem bölgesindeki kadınlar ciddi bir çocuk-yaşlı ve hasta bakım yükü altında yaşamlarını sürdürmeye çalışıyor. AFAD'ın resmi internet sitesinde acil ihtiyaçlarda hijyenik ped bulunmuyor. Deprem bölgesindeki kadınların taleplerine buradan bir daha ses oluyoruz.

-Bölgede gebe kadın sayısı 214 bin. Doğumların sağlıklı gerçekleşmesi, anne ve bebek sağlığı için acil önlem alın.

-Kadınlar ciddi bakım emeği yükü altında. Bölgeye acil çamaşırhane, mobil kreş gönderin.

-Bölgede her ay 68 milyon pede ihtiyaç var. Bölgeye düzenli  ped tedariğini sağlayın.

-Kadınlar ciddi şiddet riski ile karşı karşıya. Bölgede şiddeti önleme, şiddete uğradıklarında başvurabilecekleri merkezler kurun!

Hayatımızdaki tek adamları gönderecek, eşit, özgür bir dünyayı kuracağız. Eşit, özgür bir dünya kurmadan bitmeyecek isyanımızla 8 Mart Gece Yürüyüşü'nden bir kez daha söylüyoruz. Kadınlar, LGBTİ+'lar olarak kırıntıları değil, hayatın hepsini istiyoruz. Kadın-LGBTİ+-çocuk düşmanlarına, fetvalar ile hayatımızı yönetmeye çalışanlara, haklarımıza saldıranlara, İstanbul Sözleşmesi'ni fesh edenlere, failleri aklayanlara, cezasızlık ile ödüllendirenlere, bizi enkaz altında bırakanlara oy yok. Yıkıntılar arasından birbirimize uzattığımız dayanışmayla, erkek-devlet şiddetinin karşısında birleşen ellerimizle, öfkemiz-isyanımız-yasımız-neşemiz-mücadelemizle HÜKÜMET İSTİFA!

Editör: Haber Merkezi