Bulut: “Zeydan Karalar yine makamına dönecek, Adana’yı yönetmeye devam edecek”
Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar’ın bu sabah gözaltına alınmasının ardından Adana Büyükşehir Belediyesi önünde CHP tarafından kitlesel bir protesto gerçekleştirildi.
Basın açıklamasına CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, CHP Kadın Kolları Genel Başkanı Asu Kaya ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut katıldı. Açıklamada, Adana halkına ve demokrasiye yönelik bir müdahale yaşandığı vurgulandı.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut, yaptığı konuşmada Karalar'ın gözaltına alınmasını “demokrasi felaketi” olarak niteleyerek şunları söyledi:
“Zeydan Başkan burada olsaydı, herhalde ilk sözü ‘Allah’ınıza kurban’ olurdu. Gençler, bu defa sert kayaya çarptılar. Hâlâ Zeydan Karalar’ı, Adana’yı, Çukurova’yı tanımıyorlar. Bu topraklar Yılmaz Güney’in, Orhan Kemal’in, Yaşar Kemal’in toprakları. Bu topraklarda Abdi Ağa’lara geçit yok!”
Karalar’a yönelik operasyonun sadece bir siyasi müdahale değil, toplumsal vicdana ve Türkiye’nin geleceğine dönük bir saldırı olduğunu vurgulayan Bulut, “Zeydan Karalar’a yapılan bu itibar suikastı, aslında halk iradesine dönük bir darbe girişimidir” dedi.
Bulut, CHP'nin geçmişten bu yana her türlü baskıya boyun eğmeden halkın yanında yer aldığını belirterek, şunları kaydetti:
“Cumhuriyet Halk Partisi bu ülkenin kurucu partisidir. 48 yıldır iktidar olmamış ama hep halkın, ezilenin, yoksulun yanında yer almıştır. Bugün de boyun eğmeyecek, yarın da eğmeyecek.”
Gözaltıların “organize bir kötülüğün” parçası olduğunu belirten Bulut, Karalar’ın 2014’te Seyhan Belediyesi’ni, 2019’da Adana Büyükşehir’i, 2024’te ise iki katı oyla tekrar kazandığını hatırlatarak, “Bu mücadele devam edecek. Zeydan Karalar yine makamına dönecek, Adana’yı yönetmeye devam edecek” dedi.
Konuşmasının sonunda iktidarın “korku” içinde olduğunu ifade eden Bulut, şu sözlerle konuşmasını tamamladı:
“Korkuyorlar bizden. Ama biz korkmuyoruz. Çünkü biz haklıyız. Ekrem İmamoğlu’nu Cumhurbaşkanı yapana, belediye başkanlarımızı yeniden koltuklarına oturtana kadar bu mücadele sürecek. Kurtuluş yok tek başına! Ya hep beraber ya hiçbirimiz!”
