DEM Parti Grup Başkanvekili Gülistan Kılıç Koçyiğit, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde düzenlediği basın toplantısında, Milli Dayanışma, Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonu’nun üçüncü toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Koçyiğit, komisyonun bugünkü gündeminin, Kürt sorununun demokratik çözüm süreci açısından kritik bir eşik olduğunu vurguladı.
“Süreç toplumsallaşmalı”
Koçyiğit, komisyon çalışmalarının yalnızca siyasi zeminle sınırlı kalmaması gerektiğini belirterek, demokratik katılım mekanizmalarının genişletilmesinin ve sürecin toplumsallaşmasının hayati önemde olduğunu söyledi.
“Akademisyenlerden barolara, insan hakları örgütlerinden sivil toplumun tüm bileşenlerine kadar, Kürt sorununun barışçıl çözümüne dair sözü ve önerisi olan herkes bu komisyonda dinlenmeli” diyen Koçyiğit, barış sürecinde tek yönlü değil, çoğulcu ve kapsayıcı bir yaklaşımın esas alınması gerektiğini ifade etti.
“Tespit değil çözüm odaklı olmalı”
Komisyon gündeminin, mevcut sorunların tespitiyle sınırlı kalmaması gerektiğini belirten Koçyiğit, şu ifadeleri kullandı:
“Tespit yerine çözüm, acıları yarıştırma yerine ortak geleceği inşa etme gündemleştirilmeli. İnsanların yaralarını sarmak ve kalıcı bir barış tesis etmek için çözüm odaklı, samimi ve cesur adımlar atılmalı.”
Koçyiğit, komisyonun ekim ayına kadar belirleyeceği yol haritasının sürecin başarısı açısından kritik olduğunu vurgulayarak, “Bu sürecin hukuki teminat altına alınması şart” dedi.
“Demokratik katılım kanalları açılmalı”
Koçyiğit’e göre, kalıcı bir çözüm için öncelikle:
-
Demokratik siyasete katılım kanalları genişletilmeli,
-
Barışın hukuki güvenceye kavuşturulması sağlanmalı,
-
Çatışmalı dönemin mirası olan antidemokratik yasalar demokratik bir niteliğe dönüştürülmeli.
“Kürt sorununun siyasal nedenlerini kapsamlı bir şekilde ele alarak kapsayıcı demokratik çözüm adımları belirlenmeli” diyen Koçyiğit, barış ve çözüm dilinin toplumsal yaşamın her alanına sirayet etmesi gerektiğini söyledi.
“Şeffaflık ve kapsayıcılık şart”
Koçyiğit, sürecin yalnızca Kürt sorununu değil, bu sorundan kaynaklanan tüm demokrasi sorunlarını çözmeyi hedefleyen bir perspektifle yürütülmesi gerektiğini ifade etti.
“Komisyon, barış sürecinin hukuki güvencesini sağlama ve tüm tarafların toplumsal yaşama katılımını kolaylaştırma misyonuyla hareket etmeli. Bu nedenle sürecin şeffaf ve kapsayıcı şekilde ilerlemesi büyük önem taşıyor” dedi.
Koçyiğit’in açıklamaları, özellikle Meclis’te başlatılan diyalog sürecinin kapsamı, yöntemi ve geleceği açısından önemli bir yol haritası tartışmasının işareti olarak değerlendiriliyor.
