Siyasi iktidar milyonlarca boş konut, binlerce otel dururken “depremzedeleri yerleştireceğiz” diye gençleri KYK yurtlarından kovdu. Apar topar uzaktan eğitim kararı verdiler. Yapılan tercih belli. Patronları karşısına alamayan iktidar her koşulda bu ülkenin yurttaşlarını, emekçilerini, gençlerini karşısına alıyor.

Cumhurbaşkanı Erdoğan KYK yurtlarının depremzedelere tahsis edileceğini açıkladı. Bu sebeple yalnız deprem bölgelerinde değil, tüm ülkede  üniversitelerde uzaktan eğitime geçileceğini duyurdu. İnşaat çetelerine çürük binalar yapma izni verenler, depreme zamanında müdahale edemeyenler, halkımızı enkazlarda ölüme terk edenler kendileri. Ancak “çözüm” diye sundukları kararla depremin yaralarını sarmak yerine gençlerin eğitim ve barınma haklarını gasp ediyorlar.

Sözde depremzedelere yardım için bir anda tüm ülkede uzaktan eğitim kararı verdiler. Fakat depremzede öğrenciler, dönecek evi yıkılmış olan öğrencileri asla düşünmediler. Kaç öğrencinin bilgisayara, internete erişimi olduğu belirsiz. Evsiz, yurtsuz bıraktıkları gençlerin hangi psikolojiyle derslerine odaklanacaklarını da önemsemediler.

Milyonlarca öğrenci yurtlarından atıldı, evlerini kapattı, eşyalarını sattı. Planlarını değiştirdi, memleketine döndü. Şimdi de YÖK Başkanı alay edercesine çıkıp “Nisan’da yüz yüze eğitime yeniden bakacağız” diyor. Gençlerin eğitimleriyle, hayatlarıyla, gelecekleriyle istedikleri gibi oynayabileceklerini düşünüyorlar.

İktidarın tercihi siyasi bir tercih. Daha en baştan bu rezillik yaşanmadan depremzedelere barınma imkanı sağlanabilirdi. Sadece İstanbul’da 1 milyonun üzerinde boş konut var. Ülkede binlerce otel ve konaklama yeri var. Onlar dururken üniversiteli gençlerin zaten güçlükle bulabildiği KYK yurtlarını kullanmaya karar verdiler.

Özel yurtlara, cemaat yurtlarına ise asla dokunulmuyor. Halkın vergileriyle ayakta duran kamu yurtlarına dokunuyorlar. Patron sınıfını bir kez olsun karşısına alamayan siyasi iktidar, her koşulda bu ülkenin yurttaşlarını, emekçilerini, gençlerini karşısına alıyor.

Her olağanüstü durumda vazgeçtikleri ilk şey eğitim. Çünkü üniversiteler kapalı kalsın istiyorlar. Genç insanlar bir araya gelmesin istiyorlar. Özgürce düşünmelerini, tartışmalarını, örgütlenmelerini istemiyorlar. Atadıkları rektörlerin karşısına çıkıp siyasi tepkiler ortaya koymasından korkuyorlar. Fakat tüm çabaları boşa.

Üniversitelerini kapattıkları, sokağa attıkları gençler örgütlenecek.
Haklarını mücadele ederek alacak.
Dünü, bugünü yıkanların hesabını soracak.

Editör: Haber Merkezi