TÜM BEL-SEN ADANA ŞUBE YÜRÜTME KURULU BAŞKANI MEHMET ÇELİK; “ARTIK YETER. YEREL YÖNETİM EMEKÇİLERİNİN TOPLU SÖZLEŞME HAKKINI ENGELLEMEYE VE YA KISITLAMAYA YÖNELİK ANAYASAMIZA, ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE VE YARGI KARARLARINA AYKIRI MÜDAHALELERE SON VERİLSİN.”

Mehmet Çelik; Biz yerel yönetim emekçileri fiili ve meşru mücadele ile kazandığımız ve gerek iç hukukta gerekse uluslararası hukuk alanında onaylattığımız yerel yönetim emekçilerinin toplu sözleşme hakkını kullanmasını engellemeye veya kısıtlamaya yönelik her türlü müdahaleye karşı dün olduğu gibi bugün de sessiz kalmıyoruz. Bunu bugün ülkenin birçok ilinden Ankara'ya giderek bu haklı talebimizi bir kez de TBMM önünde ifade edeceğiz” açıklamasında bulundu.

Tüm Bel-Sen Adana Şube Yürütme Kurulu Başkanı Çelik açıklamasına şu şekilde devam etti;

Bilindiği üzere ülkemizde mahalli idare kurumlarında çalışan kamu emekçileri Sendikamız öncülüğünde 1993 yılından bu yana çalıştıkları kurumlarla işyeri düzeyinde toplu sözleşme imzalamaktadır.

Sendikamızın taraf olduğu tüm Toplu Sözleşmeler, ilgili sözleşmenin hukuksal dayanakları bölümünde de belirtildiği üzere 4688 sayılı yasanın yanında ülkemiz Anayasa'sına ve Anayasa'nın 90. Maddesi gereğince iç hukukta doğrudan uygulanması gereken ve mevcut yasal mevzuatla çelişmesi halinde asıl bağlayıcı kabul edilen, ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere dayanarak imzalanmaktadır.

Bu hukuksal dayanaklara rağmen Sayıştay, Belediyelere yönelik mali denetlemelerinde, belediyelerin imzaladıkları toplu sözleşmeye dayanarak çalışanlarına yaptıkları mali ödemeleri "yasal mevzuatta belirtilen üst sınırı aştığı" gerekçesiyle kamu zararına konu etmektedir.

Sayıştay'ın ilgili bu kararlarında, 4688 sayılı yasanın Anayasa'ya aykırı 32 maddesindeki miktar, süre, içerik gibi yasakçı sınırlamalarını esas almaktadır ancak bu durum ülkemiz Anayasası'nın hiçe sayılması anlamında açık bir hukuk ihlalidir.

Biz yerel yönetim emekçileri fiili ve meşru mücadele ile kazandığımız ve gerek iç hukukta gerekse uluslararası hukuk alanında onaylattığımız yerel yönetim emekçilerinin toplu sözleşme hakkını kullanmasını engellemeye veya kısıtlamaya yönelik her türlü müdahaleye karşı dün olduğu gibi bugün de sessiz kalmıyoruz.

Bunu bugün ülkenin birçok ilinden Ankara'ya giderek bu haklı talebimizi bir kez de TBMM önünde ifade edeceğiz.

ARTIK YETER. YEREL YÖNETİM EMEKÇİLERİNİN TOPLU SÖZLEŞME HAKKINI ENGELLEMEYE VE YA KISITLAMAYA YÖNELİK ANAYASAMIZA, ULUSLARARASI SÖZLEŞMELERE VE YARGI KARARLARINA AYKIRI MÜDAHALELERE SON VERİLSİN.

TBMM'de çok basit bir yasa değişikliğiyle söz konusu bu anti demokratik hukuk dışı müdahalelere son verilebilir. Yarın Ankara'da işte bu talebimizi TBMM'deki bütün parti gruplarına ileteceğiz. İstediğimiz yerel yönetim emekçilerine özel bir ayrıcalık değil ülkemizin taraf olduğu uluslararası sözleşmelere ve bunların iç hukukta bağlayıcılığını teminat altına alan ülkemiz Anayasasına ve bunları işaret eden AİHM Büyük Daire kararına aykırı bugünkü 4688 sayılı sahte sendika yasasının evrensel hukuka ve emek değerlerine uygun bir biçimde bir bütün olarak değiştirilmesidir.

Demokrasiden, hukuktan ve emekten yana herkese özelde 136 bin yerel yönetim genel olarak 3,5 milyonun üzerinde kamu emekçisinin bu haklı talebini desteklemeye çağırıyoruz.

Editör: Haber Merkezi