Tarsus Kadın Platformu  Yarenlik Alanında Gerçekleştirdiği Basın Açıklamasında; "Bugün savaşa, işgale, soykırıma karşı yaşamı, gericiliğe karşı laikliği savunmak için buradayız. Sokakları kadın düşmanlarına terk etmiyoruz demek, bizleri hedef gösterenlerden hesap sormak için buradayız" dedi.

Platform adına basın açıklamasını Çiğdem Serin okudu.

Serin sözlerine şu şekilde devam etti;

Kıyafetimize, yaşam biçimimize dil uzatanlara beden benim, hayat benim karar benim demek için buradayız. Özgürlüğümüz için buradayız. Türkiye’den Filistin’e Ortadoğu’ya özgürlükleri için direnen tüm kadınlara, işgale karşı direnen halklara bir kez daha selam  olsun demek için buradayız.

Emperyalist güçleri arkasına alan işgalci İsrail 19 gündür aralıksız olarak Filistin halkına saldırıyor. Okul, hastane, yerleşim yerleri fark etmeksizin bombaladığı Gazze’de binlerce insan öldü, her gün çoğunluğu çocuk ve kadın yüzlerce insan ölmeye devam ediyor. Her 5 dakikada bir Filistinli’nin öldüğü günler yaşıyoruz. İsrail Filistin topraklarında sadece bugün değil 75 yıldır işgale ve öldürmeye devam ediyor. Filistin halkı 75 yıldır olduğu gibi bugün de özgürlüğü için direniyor. İsrail işgaline, soykırımına karşı direnen Filistinli kadınların ve Filistin halkının yanındayız.

WhatsApp Görsel 2023-10-25 saat 18.14.53_1ead61e3

İsrail’in yaptığı katliama karşı dünyada eylemler sürerken Tarsus’ta İslami örgütlerden oluşan Ashabı Kehf adı altındaki oluşum geçtiğimiz Pazar günü “Filistin’e destek” adı altında şehrin ortasında Yarenlik Alanında adeta şeriat eylemi yapmış, İmam Hatip Lisesinde müdür yardımcısı olan Hilmi Tuzcu tekbirler eşliğinde giyimlerimiz üzerinden hakaret içeren ifadelerle kadın düşmanı söylemlerde bulunup, kadınları hedef göstermiştir. “ Gazze’de şehit olan çocuklara mı acıyalım, Yarenlik Alanında anadan üryan dolaşanlara mı acıyalım? Burası daha çok acınacak halde” ifadeleri ile Gazze’de yaşanan katliamın, Filistin halkının acıları üzerinden kadın düşmanlığı yapılmaktadır. Her gün Filistin’de yüzlerce çocuk, yeni doğan bebekler ölürken ölen çocuklar üzerinden kadın düşmanlığı yapmak üstelik de sözde kıyaslama yaparak hangi akla, ahlaka, vicdana sığar.

Gericilikten beslenen kadın düşmanlığı her gün aramızdan bir kadını alırken, kadınlar eşleri, eski eşleri, aile yakınları tarafından katledilirken “ peki bunların kocalarına ne oluyor” demek açıkça hedef gösterme, “kin ve nefrete” sürükleme suçu değildir de nedir? Tarsus’ta kıyafetinden ötürü tek bir kadının kılına zarar gelirse bu açıklamayı yapanlar ve ortak olanlar sorumludur.

Bu zihniyet kadınları savaş ganimeti olarak gören IŞİD’le, Talibanla aynı zihniyettir. Kadınları örtünmeye zorlayan, zorunlu baş örtüsüne karşı direnen kadınları sokak ortasında döven, katleden Molla rejimi ile aynı zihniyettir. Bu zihniyet 22 yıldır haklarımıza, özgürlüklerimize göz diken AKP ile aynı zihniyettir ki zaten AKP’nin  Meclis’teki ittifakıdır. Bizler sizin bu karanlığınıza hiç bir zaman teslim olmadık, olmayacağız. Kadın dayanışmasından aldığımız güçle sokakları isyanımızla doldurmaya devam edeceğiz.

Savaşlarda ve çatışmalarda en çok kadınlar zarar görüyor. Erkek egemen  sistemde kadın bedeni bir çatışma alanı, savaş ganimeti olarak görülüyor. Erkekler tarafından kadın bedenine yönelik saldırılarla güç gösterileri yapılıyor. Kirli ellerinizi hayatlarımızdan, bedenlerimizden çekin. Kadınların bedeni bir çatışma alanı, savaş meydanı değil.

2 gün önce burada Filistin halkına yönelik katliam bahane edilerek emniyet güçlerinin gözü önünde bedenlerimize yönelik hakaretler edilerek kadınlar giyimleri ve yaşam tarzları üzerinden hadsizce hedef gösterilmiştir. Anayasanın laiklik ilkesine aykırı hareket ederek şeriat propagandası yapılmıştır. Hakları için direnen, insanca yaşam mücadelesi için sokağa çıkanlara çok kolay “halkı kin ve nefrete sürüklemek” suçu icat edenler asıl kin ve nefret içeren, kadına  yönelik şiddete teşvik eden bu açıklamaya sessiz kalarak suça ortak olmaktadır. Bu açıklamayı yapanlar hakkında ve kadınları hedef gösteren lise müdür yardımcısı Hilmi Tuzcu hakkında yasal işlem yapılması için ilgili kurumları göreve çağırıyoruz.

Gerici kadın düşmanlarının bizleri hedef gösterdiği yerdeyiz, buradayız. Ne giydiğimiz üzerinden hesap soranlara sesleniyoruz: Beden benim, hayat benim sana ne? Sokakları kadın düşmanlarına terk etmiyoruz.

Emperyalizme, siyonizme karşı direnen kadınların, Filistin halkının yanındayız. Savaşlar, çatışmalar üzerinden kadınların bedenini, hayatını hedef alanların karşısındayız. Hayatlarımız özgürlüğümüz için laikliği savunuyoruz.

Susmuyoruz korkmuyoruz itaat etmiyoruz!

Editör: Haber Merkezi