“Eğitimde Kamu Harcaması Yetersiz, Eşitsizlik Derinleşiyor”
Ankara Tabip Odası, OECD’nin “Bir Bakışta Eğitim 2024” raporuna göre Türkiye’nin öğrenci başına en düşük harcama yapan ülkeler arasında olduğunu hatırlattı. Rapora göre, Türkiye’de GSYH’nin sadece yüzde 4,2’si eğitim kurumlarına ayrılırken, OECD ortalaması yüzde 4,9’dur.
“Özelleştirmeci anlayış, gelir adaletsizliğini derinleştiriyor. Okul kıyafetleri, ders kitapları ve kırtasiye ürünleri için yapılan harcamalar asgari ücrete yaklaşmış durumda. Eğitim artık velilere ve öğrencilere endekslenmiş bir maliyet yükü haline gelmiştir.”
“Kırtasiye Ürünleri Çocuk Sağlığını Tehdit Ediyor”
Oda, çocukların eğitim hayatında kullandığı kırtasiye ürünlerinin toksik kimyasallar, ağır metaller ve kanserojen boyarmaddeler içerdiğine dikkat çekti:
-
Fitalatlar: Endokrin sistemine ve karaciğere zarar veriyor.
-
Azo boyarmaddeleri: Uzun süreli temas kanser ve karaciğer hastalıklarına yol açabiliyor.
-
Ağır metaller (nikel, krom, kurşun, cıva, arsenik): Sinir ve bağışıklık sistemi sorunlarına sebep olabiliyor.
-
Makas, pergel, zımba gibi araçlar: Cilt tahrişi ve alerjik reaksiyon riski taşıyor.
Oda ayrıca, TSE ve CE belgelerinin bulunması, beslenme çantaları ve sulukların mümkünse plastik olmaması gerektiğini vurguladı.
Kamusal Görev ve Öneriler
Ankara Tabip Odası, devlet kurumlarına ve bakanlıklara çağrı yaptı:
-
Sağlık Bakanlığı ve Ticaret Bakanlığı, okul araç ve gereçlerinin üretim ve satış süreçlerinde gerekli denetimleri yapmalı.
-
Tüm eğitim araç ve gereçleri öğrencilere ücretsiz ve nitelikli şekilde tedarik edilmeli.
-
KDV oranı yüzde 1’e indirilerek kırtasiye ürünleri daha erişilebilir hâle getirilmeli.
-
Okullarda sağlıklı ve ücretsiz yemek, gelişme çağındaki çocuklara ücretsiz süt desteği sağlanmalı.
“Çocuklarımıza ve geleceğimize sahip çıkmak için yoksulluğu önleyici, koruyucu ve sosyal adaleti güçlendiren politikalar yürürlüğe konmalıdır.”
“Sağlık ve Eğitim Hakkı Birlikte Korunmalı”
Ankara Tabip Odası Yönetim Kurulu, açıklamayı şu mesajla bitirdi:
“Çocukların sağlığı ve eğitim hakkı kamunun öncelikli görevidir. Eğitim araç ve gereçlerinin güvenliği, beslenme hakkı ve erişilebilirliği, geleceğimizin güvencesidir.”