22 Kasım Diş Hekimliği Günü kapsamında Sağlık Bakanlığı önünde bir araya gelen Hekim Birliği Sendikası üyesi diş hekimleri, artan iş yükü, randevu sistemi baskıları, teşvik adaletsizliği ve şiddet sorunlarını protesto etti. Basın açıklamasını yapan Hekim Birliği Sendikası Genel Başkanı Hatice Çerçi Balcı, “Diş hekimliğinin omuzlarına yüklenen bu sistem artık sürdürülemez bir noktaya gelmiştir. Bugün sesimizi mesleğimizin onuru için yükseltiyoruz” dedi.
“15 dakikada bir hasta bakma dayatması, diş hekimliğinin doğasına aykırı”
Balcı, MHRS sisteminin diş hekimlerinin kontrolünde olmamasının, hekimlerin gün boyu aralıksız hasta bakmak zorunda bırakılmasına neden olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Dolgu, kanal tedavisi, protez gibi işlemler 15 dakikaya sığdırılamaz. Bu, hem hekimi hem hastayı yıpratıyor; nitelikli hizmeti imkânsız hale getiriyor. Ardı ardına randevu dayatması nefes almadan çalıştığımız bir düzen oluşturuyor.”
Teşvik sistemindeki adaletsizliğin diş hekimlerinin gelir kaybına yol açtığını belirten Balcı, 8. Dönem Toplu Sözleşme sonrası dağıtım hükümlerinin değiştirilmesinin özellikle yoğun cerrahi işlem yapan hekimleri mağdur ettiğini ifade etti.
“Şiddet artıyor, yardımcı personel yok, yük taşınamaz hale geldi”
Hekimlerin hem iş yükü hem de şiddet tehdidi altında çalıştığını belirten Balcı, artan öfkenin diş hekimlerine yöneltildiğini söyledi:
“Randevu bulamayan ya da işlemi geciken vatandaşın öfkesi diş hekimlerinden çıkarılıyor. Hekimin can güvenliği yoksa sağlık hizmeti de sürdürülemez.”
Yardımcı personel eksikliği nedeniyle pek çok görevin diş hekimlerine yüklendiğini ifade eden Balcı, yeterli sayıda asistan, teknisyen, hemşire ve sekreter istihdam edilmesini talep etti.
“Sistem düzelmezse uzun süreli iş bırakma eylemleri kaçınılmaz”
Balcı, MHRS’nin diş hekimlerinin söz sahibi olduğu şekilde yeniden düzenlenmesini isteyerek uyardı:
“Bu yanlışlık düzelmezse tükenmişlik daha da derinleşecek. Uzun süreli iş bırakma ve iş yavaşlatma eylemleri kaçınılmaz hale gelecek.”
Etkinlikte lokma dağıtarak dikkat çekmek istediklerini söyleyen Balcı, “Bu lokma; ağır iş yükü, adaletsiz teşvik sistemi ve yanlış politikalar altında diş hekimliğinin tükenişinin sembolüdür” dedi.
DİŞHEK-SEN: “20 bini aşkın atanamayan diş hekimi varken kontenjanlar artırılıyor”
DİŞHEK-SEN Genel Başkanı Banu Yıldırım, diş hekimliği alanında ciddi bir plansızlık olduğunu söyleyerek şu talepleri sıraladı:
-
Kamu Ağız ve Diş Sağlığı Hizmetleri Genel Müdürlüğü’nün kurulması,
-
Bu birimin liyakatli ve deneyimli diş hekimlerinden oluşması,
-
Teşvik sistemi, işletme yönetmeliği ve ek ödeme modellerinin yeniden düzenlenmesi,
-
Diş hekimliği kontenjanlarının acilen düşürülmesi.
Yıldırım, “20 bini aşan atanamayan meslektaşımız varken yeni mezun vermek sadece popülist bir adımdır; mesleği değersizleştiriyor” dedi.
“Hastayı tedavi edemiyoruz, sadece hastalığını söylüyoruz”
Hekim Birliği Sendikası üyesi Simge Alıcı, hem kamuda hem de özel sektörde hekim emeğinin değersizleştirildiğini belirterek şunları söyledi:
“Kamuda en büyük sorun 15 dakikada bir hasta bakmamız. Bu sistemde hastayı tedavi edemiyoruz. Sadece hastalığını söyleyebiliyoruz. Biz şifa vermek istiyoruz.”
Hatay’dan gelen diş hekimi: “Konteynerlerde çalışıyoruz, emeğimizin karşılığı verilmeli”
Deprem bölgesinde yaşanan ağır koşullara dikkat çeken diş hekimi Ahmet Taşhan ise Hatay’daki tabloyu şöyle anlattı:
“Meslektaşlarımız konteynerlerde, derme çatma alanlarda çalışıyor. Bu koşullar sürdürülebilir değil. Toplumda bu kadar ağız ve diş sağlığı sorunu varken hekimler desteklenmezse bu hizmet devam edemez.”






