Eğitim-İş, Ankara’da bir öğretmenin öğrenciler tarafından sözlü ve fiziki zorbalığa uğramasına ilişkin açıklama yaptı. Açıklamada, yaşananların münferit bir olay olmadığı vurgulanarak, öğretmene şiddetin yıllardır uygulanan yanlış eğitim politikalarının doğal sonucu olduğu belirtildi.

MESEM Protestosunda 17 TİP’li Öğrenci Gözaltına Alındı
MESEM Protestosunda 17 TİP’li Öğrenci Gözaltına Alındı
İçeriği Görüntüle

Sendika, öğrencilerin öğretmenlerine yönelik saldırgan tutumunun “bir oyun gibi görülmesi” ve sınıfın büyük kısmının tepki göstermemesinin, toplumsal açıdan tehlikeli bir eşik aşıldığını gösterdiğini ifade etti.

“Sorun birkaç öğrencide değil, bütün eğitim sistemini çürüten politikalar”

Eğitim-İş, öğretmeni yok sayan, değersizleştiren ve güvencesizleştiren yılların politikalarının, okullarda otorite krizine ve öğrenme ortamının bozulmasına neden olduğunu vurguladı. Açıklamada şu değerlendirmeler yer aldı:

  • Öğretmeni ekonomik olarak zorlayan ve güvencesiz çalıştıran uygulamalar,

  • Mesleki itibarı aşındıran söylem ve düzenlemeler,

  • Eğitimde nitelik yerine gösterişi ve propaganda amaçlı adımlar,

  • Pedagojik yetkinliği olmayan kişi ve yapıların protokollerle okullara sokulması,

  • Ücretli öğretmenlik adı altında asgari ücretin dahi altında yürütülen istihdam,

öğretmenlik mesleğini gençler için gelecek vaat etmeyen, güvensiz ve itibarsız bir alana dönüştürdüğü ifade edildi.

Sendika, yaklaşık bir milyon öğretmen atama beklerken okulların ihtiyaçlarının ücretli ve düşük ücretli istihdamla karşılanmasının “kamusal eğitimin nasıl değersizleştirildiğinin en açık göstergesi” olduğunu belirtti.

“Ankara’daki olay, sistemin çığlığıdır”

Açıklamada Ankara’da yaşanan son olayın yalnızca bir öğretmene yönelik saldırı olmadığı, yıllardır biriken sorunların görünür hale gelmiş hâli olduğu ifade edildi. Öğretmenlerin ekonomik, sosyal ve mesleki olarak güçlendirilmesi, okulların güvenli ve saygılı öğrenme ortamına kavuşturulması gerektiği vurgulandı.

Eğitim-İş’in çözüm çağrıları

Sendika, çözümün açık olduğunu belirterek şu talepleri sıraladı:

  • Ataması yapılmayan hiçbir öğretmen bırakılmamalı,

  • Ücretli öğretmenlik uygulaması tamamen sona erdirilmeli,

  • Tüm öğretmenler kadrolu ve güvenceli istihdam edilmelidir,

  • Öğretmen maaşları yoksulluk sınırının üzerinde belirlenmelidir,

  • Okulların fiziki koşulları —deprem güvenliği, sınıf mevcutları, ikili eğitim, hijyen ve altyapı— hızla iyileştirilmelidir,

  • Eğitim sistemi gençlere belirsizlik ve sınav stresi değil, gelecek ve istihdam sunmalıdır.

Açıklamada, üniversite mezunu gençlerin iş bulamadığı, öğretmenlik okuyanların yıllarca atama beklediği mevcut sistemin sürdürülemez olduğu vurgulandı. Eğitim-İş, eğitim yapısının bilimsel, laik ve kamusal bir anlayışla yeniden inşa edilmesi gerektiğini belirtti.

“Bu bir uyarıdır; görmezden gelen daha ağır bedeller öder”

Sendika son olarak, yaşananların toplumun nereye sürüklendiğini gösteren ciddi bir uyarı niteliğinde olduğuna dikkat çekti:

“Bu uyarıyı görmezden gelenler, yarın çok daha ağır bedeller ödemek zorunda kalacaktır.”

Muhabir: Haber Merkezi