Eğitim-İş Sendikası Adana 2 Nolu Şube Üniversite Temsilcisi Demet DUYULER, Çukurova Üniversitesi Rektörlük Binası önünde 2024-2025 Akademik Yılı Yükseköğretim Değerlendirme Raporu’na ilişkin kapsamlı bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Açıklamada Türkiye’deki üniversitelerin içinde bulunduğu yapısal sorunlar, akademik özerklik eksikliği ve eğitimin ticarileşmesi eleştirildi.

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.01

"Üniversiteler, Bilimin Taşıyıcısı Olmaktan Çıktı"

Açıklamada üniversitelerin tarihsel olarak toplumsal dönüşümlere yön veren kurumlar olduğu vurgulanarak, “Bugün üniversiteler, eleştirel düşünceyi besleyerek nitelikli bireyler yetiştirmeye devam etmeli. Ancak bilgi üretimi, liyakat ve özgür düşünce konusunda ülkemiz üniversiteleri olması gerekenin çok gerisindedir” denildi.

“Rakamlar Yalan Söylemez: Üniversiteler Alarm Veriyor”

Rapora göre Türkiye’de 129’u devlet, 79’u vakıf olmak üzere toplam 208 üniversite ve 6,8 milyon öğrenci bulunuyor. Ancak, üniversiteler bilim üretme ve eğitim verme misyonunu giderek yitiriyor. Özellikle vakıf üniversiteleri “apartman üniversiteleri”ne dönüşerek ticari mantıkla yönetiliyor. Reklam harcamalarının AR-GE bütçelerini geçtiği bu yapılar, akademik ciddiyeti zedeliyor.

2015-2023 yılları arasında 2 milyondan fazla genç ekonomik nedenlerle üniversite eğitimini yarıda bırakırken, mezun olan gençler işsizlik ve düşük ücretle karşı karşıya kalıyor.

“YÖK, Bilimin Önünde 44 Yıllık Engel”

12 Eylül darbesinin ardından kurulan Yükseköğretim Kurulu’nun (YÖK), akademik özerklik önündeki en büyük engel olduğuna dikkat çekilen açıklamada, Avrupa Üniversiteler Birliği’nin 2024 raporuna göre Türkiye’nin akademik özerklik açısından 35 ülke arasında son sırada yer aldığı belirtildi.

Rektör atamalarının Cumhurbaşkanı tarafından yapılmasının liyakati zedelediği ifade edilerek, atamaların seçimle ve tüm üniversite bileşenlerinin katılımıyla gerçekleştirilmesi gerektiği vurgulandı.

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.01 (5)

“Akademik Kadro Eriyor, Eğitim Kalitesi Düşüyor”

Üniversitelere yeterli akademik kadro sağlanmadan yeni fakülteler ve bölümler açıldığı belirtilirken, araştırma görevlisi sayısının 2022'de 52 binden 2025'te 39 bine düştüğü aktarıldı. Doktor öğretim üyelerinin ve araştırma görevlilerinin sözleşmeli, güvencesiz koşullarda çalıştırıldıkları, iş güvencelerinin olmadığı kaydedildi. Açıklamada, tüm akademik kadroların süresiz ve güvenceyle atanması gerektiği belirtildi.

“Bütçe Var Ama Üniversitelere Yok”

2025 yılında devlet üniversitelerine ayrılan toplam bütçenin 487 milyar TL (yaklaşık 12,5 milyar dolar) olduğuna dikkat çekilen açıklamada, tek başına Harvard Üniversitesi’nin bütçesinin 53,2 milyar dolar olduğu örneği verildi. Türkiye’de üniversitelerin teknik donanım, laboratuvar, kütüphane ve kampüs imkanlarının yetersiz olduğu vurgulandı.

“Üniversiteler Lise Düzeyine Geriliyor”

2016 yılında URAP sıralamasında ilk 1000’de 18 üniversite varken, bu sayı 2023’te 9’a düştü. Türkiye, bilimsel yayın kalitesi bakımından birçok Orta Doğu ülkesinin gerisinde yer alıyor. Üniversitelerin akademik ve mali özerklikten yoksun yapılar haline geldiği, unvanların kişisel ilişkilere göre dağıtıldığı ifade edildi.

Bu gidişatın devam etmesi halinde, Avrupa başta olmak üzere birçok ülkenin Türkiye’deki üniversite diplomalarına denklik vermeyeceği uyarısı yapıldı.

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.01 (3)

“Öğrencilerin Hakları Yok Sayılıyor”

Üniversite öğrencilerinin demokratik taleplerinin baskı ve disiplin soruşturmalarıyla bastırıldığı, bazı öğrencilerin KYK yurtlarından atıldığı, haksız yere tutuklandığı ve eğitim haklarının ellerinden alındığı belirtildi. Açıklamada, “Bu ülkenin en başarılı öğrencilerinin yeri hapishaneler değil, üniversite kampüsleridir” denildi.

“İdari Personel de Görmezden Geliniyor”

Üniversitelerde görev yapan idari ve teknik personelin, görevde yükselme ve unvan değişikliği sınavlarına erişimlerinin sınırlı olduğu, mülakat sisteminin ayrımcılığa yol açtığı ifade edildi. Sınavların yılda en az iki kez yapılması ve kapsamının genişletilmesi gerektiği belirtildi. Ayrıca, teknik hizmetler sınıfındaki personelin ek gösterge haklarının iyileştirilmesi gerektiği vurgulandı.

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.01 (4)

“Üniversitelerimiz Geleceğimizdir”

Basın açıklamasının sonunda, bilimsel özgürlüklerin ve akademik özerkliğin güçlendirilmesi gerektiği vurgulandı. YÖK’ün kaldırılması, üniversitelerin demokratik bir yapıya kavuşturulması, yükseköğretime yeterli bütçe ayrılması, akademik ve idari personelin haklarının iyileştirilmesi çağrısı yapıldı.

Kariyer Merkezi şu ana kadar 10 binden fazla öğrenciye erişti Kariyer Merkezi şu ana kadar 10 binden fazla öğrenciye erişti

“Üniversitelerin bilim yuvası haline gelmesi ve hak ettiği saygınlığı yeniden kazanması için desteğimizi kararlılıkla sürdüreceğiz.”

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.02

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.00

Whatsapp Image 2025 05 26 At 14.39.01 (1)

Editör: Haber Merkezi